ABD VE TUZAKLARI

Bir çok makalemde, emperyalist güçlerin oyunlarını, tuzaklarını, yem konumundaki ülkelere ne tür tuzaklar hazırlayıp hayata geçirdiklerini yazmıştım  ve yazmaya da devam edeceğim.

Ama önemli olan onlara yem ülke olmamak.

ABD’nin galerisinde tuzaklar ve hileler bitmez, tükenmez sayıdadır.

Düşünsenize adamlar kendi başkanlarını bile suikastla yok ettiler.

John F Keneddy örneğini fazla uzatıp, kafa karıştırmaya gerek yok.

Ancak adaletsizliği, her tür işgali ve kanlı oyunu sergileyen bu kan emen vampir ülke ve yandaşları, bu gezegeni adeta kan gölüne çeviriyor.

“Arap baharı ve demokrasi” sloganlarıyla yola çıkıp (bu nasıl bir baharsa) dünyayı allak bullak ettiler ve halen de etmeye devam ediyorlar.

Hatta bir zamanlar kendilerine rakip gördükleri Rusya’yı bile paramparça ettiler.

Rusya, her tür teknik askeri ve savaş araç gereçleri üretmelerine rağmen bir türlü toparlanamadı

Irak’ın hali ve son manzarası gözler önünde.

Suriye’de tam gaz her oyun oynanıyor.

Libya’nın farkı yok.

Sudan, Yemen…

Anlayacağınız Ortadoğu, adamların antrenman sahalarına dönmüş durumda.

Şimdiler de sırada İran var, biz varız.

Ancak direk saldırıyı göze alamıyorlar.

İçerden dışardan ve dünya kamuoyuna haklı çıkmak için yapay ve suni zeminler hazırlıyorlar.

Unuttukları ve hesaba katmadıkları en önemli faktör;

Bizi asla uyduruk kaydırık ülkelere benzetmesin.

ABD entrikalarını ve planlarını bizde ve İran’da denemeye kalkarsa büyük bedel öder.

Tarihi hata yapar.

Sanırım kendileri de bunun farkında olmuşlar ki direkt değil de dolaylı, eften püften oyunlar hazırlayıp sergiliyor.

AKP bunun çok iyi farkında olup; zaman zaman kendilerine adam akıllı mesajlar veriyor.

Vermeye de devam etmeli diye düşünüyorum.

Kendi içimizde bir takım sorunlar anlaşmazlıklar yaşasak bile konu, ülkemizin bekası ve istiklalimiz olunca işler değişir.

Bu durumda ölümüne var olup yok olma mücadelesini, her vatandaşımız gözünü kırpmadan kanının son damlasına kadar, gerekenden fazlası ile yapar.

Bu benim teorim değil gerçek tespitimdir.

ABD, tarihimizi ve verdiğimiz o çetin savaşların epikrizini gözden geçirsin.

Akıllarınca bizi ekonomik olarak içerden çökertip karışıklık ve sokağa dökme, iç çatışmalarla zayıf hale getirip grogi durumuna düşürdükten sonra hamlelerini rahat yapabilme ve işgal stratejisini devreye koymaya hazırlanıyor.

Ama halkın gücünü yanına almış seçilmiş Cumhurbaşkanın Sayın Erdoğan, bu oyunların neden ve niçin hazırlandığının farkındadır.

Taviz vermeyip gereken cevabı yerli yerinde hem de fazlasıyla veriyor.

Bu konuda ana muhalefet de ödün vermiyor.

Neden versin ki söz konusu vatan ise…

CHP’yi kutluyorum, asla taviz vermiyor.

Gün, birlik, dirlik, beraberlik, kardeşlik günüdür.

An ve tarih itibariyle bu beraberliğe, kardeşliğe, vatanımızı kimselere yem etmeme açısından en çok ihtiyaç duyduğumuz gündür.

Bizler her tür siyasi, iktisadi, ekonomi sorunlarımızı bir şekilde hal edebilecek bilgi azim ve güçteyiz. Yeter ki oyuna gelmeyelim.

Güya NATO müttefikiyiz.

Ggüya tarihe dayalı yarım asrı aşkın ilişkilerimiz var.

Aldırdıkları yok.

Her oyunu oynuyorlar.

Ellerinden her tür entrikayı masaya koyuyorlar.

Zaten FETÖ’yü iade etmemekle maskeleri düştü.

Onlara asla güvenemeyiz.

Her tedbirimizi her konuda almalıyız.

Bu emperyalistlerin yapmayacakları hile ve tuzak yok.

Onların da tarihte neler yaptıkları ve neler yapmadıkları son derece belli ve net.

Sıkıştıklarında, kaybettiklerinde atom bombası bile kullanabilecek kadar insafsız adaletsiz ve kahpe olduklarını unutmayalım, Japonya’da olduğu gibi.

Bilinmeli ki Türkiye, eski Türkiye değil.

Kolay yutulur çiğnenebilir bir ülke değiliz.

Bunun farkında olduklarını sanıyorum.

Zaten farkında olsalardı şimdiye değin çok yol kat etmiş olurlardı.

Şunu da unutmayalım ki yapılan ve yapılmak istenen bu oyunların ve oyunların baş mimarı İsrail’dir.

Keşke bu çok sinsi projeyi Dünya kamuoyu bilebilseydi…

SİZİN DÜŞÜNCELERİNİZ