AKP VE ÖTEKİLER

Allah aşkına gelinen duruma bakın koca ülke kutuplaştı, kamplaştı, ötekileştirildi adeta… AKP ve ötekiler hale geldik mi? Getirildiler mi? Bu bir karabasan rüya mı? Hakikat mi? İnanın karar verebilmiş değilim yazısal “depresyon”dayım desem azıcık hak verin lütfen. İçinden geçtiğimiz sürece bakın, düşünün, gelişmeleri filtrize edin. Bakalım sizler gayet rahat, sabırlı ve üzülmeksizin bu anaforun, girdabın içinden sağ salim çıkabilecek misiniz?

Türkiye; yeni Türkiye, fiili durum değişmiştir. 1 Kasım seçimleri, olmayan ya da özellikle oluşturulmayan koalisyon hakkıyla, özgürce anlamlarını verilmek istenen mesajı ve nedenlerini yazmaya kalkışsam üç ciltlik bir eser olur mu? Olmaz mı? Lütfen analiz edin.

Sayın Davutoğlu Başbakan mı? Başbakan görünümlü bir misyoner mi? Görevini yapıyor mu? Kendi iradesini kullanıyor mu? İradesi ipotek altında mı? Değil mi? Hukuk ne âlemde? Öncelikle var mı? Yok mu? Varsa nerede? Kime ait ve bağlı? Basın özgür mü? Değilse ne yazılabilir? Hür iradeyle yazılabilir mi? Yazılmak istenen gerçek nedenleri?

Cemaatle on iki yıldır ortaklık ve beraberliğin sonucunda gelinen nokta ve durum tespiti olarak “aldatıldık” çözüm sürecinde “yanıldık” ve bu aldatılma ile yanılma itirafları eğer gerçek ve safça ise bu çok çabuk ve kolay aldatılabilen, yanıltabilen irade öyleyse tekrar ve defalarca aldatılma yanıltma ihtimalleri olmayacak mı?

Öyle ya hemen yanılıyorlar, aldatılıyorlar. Çok saflar, masumlar, peki!

Bu saf ve masum hemen aldanabilen bir siyasi irade niçin ısrarla ve akla hayale gelmeyen kurnaz projelerle, planlarla halen ülke yönetimine iktidara talip oluyor, olabiliyor ve oldukça hırsla bu taleplerini devam ettiriyor?

Bu nasıl saflık? Bu nasıl aldatılma?

Ülkeye ve 78 milyon vatandaşa ağır ve büyük bedeller ödeten, ödemeye halen devam eden siyasal iktidar hukuka, yasalara, vicdanlara ve kamu vicdanına hesap vermeyecek mi? vermemeli mi?

1 Kasım seçim sonrası yine sandıklar koalisyon çıkarsa ne olacak? Ne olmayacak?

Koalisyon kurulacak mı? Biz yazarlar böyle düşünüyor, yazarsak terör örgütünün elemanları mıyız? Teröre hizmet mi ediyoruz? Doğruları yazmayıp büyük maaşlar alarak sadece AKP’yi övseydik, her şeyi görmezden gelseydik ismimiz AKP vekil listesinde olur muydu? Bir takım meslektaşlarımız gibi. O zaman kahraman mı olurduk?

“AKP’ye oy vermek Farz-ı Ayin” diyen dindar görünümlü di-ni-dar-lar gibi 0 zam daha mı iyi olurdu?

İşte cevabını bulamadığım sizlerin de bulamayacağınız bu soruların gerçek ve net cevapları 1 Kasım seçiminde sandıktan çıkacak oy oranları ile netleşecek.

Milli irade çok güzel verecek. Allah nasip ederse birlikte göreceğiz. Uzatmalarda bir son dakika golü kaleminize elle atılmaz ise göreceğiz, göreceksiniz, görecekler.

Bir oy alma “av mevsimi”nde aman yarabbim neler oluyor? Neler olmuyor? Gözlerimize, kulaklarımıza inanasımız gelmiyor.

Ancak her şeye rağmen hüner o ki, ne AKP’li olmak ne öteki olmak… Doğru dürüst, onurlu cesur ve elif harfi gibi dik durmak insan olana yakışan bu değerlerle donanmaktır.

En önemlisi de Allah’a inanıp bel bağlamak ve teslimiyettir. Emperyalist, faşist, vampir, kan emen rejimler ve yöneticilerini istediği gibi şekillendirip evirip çeviren ABD bile kendi parasının yani doların arkasında “İn God We Trust” diyorsa, yazıyorsa; dikkatle bakarsanız göreceksiniz anlamı! “biz Allah’a güveniriz” anlamındadır.

Ben de derim ki her olan ve olacak, yüce Allah’a aittir. Mutlak güç ve hâkimiyet hiç ebed ezel yalnız ona aittir başka da kimsenin.

Kalın kararlı, inançlı pes etmeyen ve yüce Allah’a daima, inanan güvenen kişilikler olarak siz saygın Batman Sonsöz okurlarımız.

SİZİN DÜŞÜNCELERİNİZ