- 17-05-2022 08:00
- 17-05-2022 08:30
- 26
(astrolojik etkileri üzerine)
‘Güç ve güveni hep dışarıda aradım ama bunlar insanın içinden gelir ve hep oradadırlar.’
Sigmund Freud
Kendisi de bir boğa burcu olan Freud un bu sözleri akrep ve boğa akslarındaki tutulmaların içerisinden geçtiğimiz şu günleri özetler nitelikteler. Güç Akrep’ in güven ise Boğa’nın konusudur.
Tutulma anı gökyüzü konumları oldukça vurgulu zamanın efendisi satrün tutulma derecelerine değişime zorlayıcı enerjilerini göndermekte, bununla birlikte Merkür ikizler boğa tutulması hattına geri hareket olarak adlandırdığımız Retro yapmakta, mars Neptün gezegeni balık burcunda aynı derecelerde, kadersel, geçmişten gelen tamamlanması, yapılandırılması gereken konular, bırakılması gereken konular, artık ölmüş ve bize hizmet etmeyen konular ile ilgili gündemlerimizi meşgul edebilir, insiyatif kullanmamız gereken zamanlar.
Özellikle Akrep temaları krizlerle mücadeleden sonra gelen psikolojik dönüşüm ile gelen ruhsal gücün simgesidir.
Dünyasal yaşamlarımızda aldığımız bilgileri ruhumuza iletirken ruhumuzun yolculuğunu sevgi ve saygıyla kabul edebilmeyi öğütlüyor bizlere gök yüzü mesajları; hangi yaşam planı içerisinde olursanız olun şimdi şu anda yaşadığınız her şey sizin bir üst bilince geçebilmenize hizmet etmektedir. Olmakta olan her şey ruha eziyet kısıtlılık veya haksızlık gibi görünsede ileri bir biliş seviyesine geçilebilmesi için gereken deneyimler ve kazanılması amaçlanan edinimlere işaret eden yaşam pratikleridir.
Bütün bu yaşanmışlıklardan nasıl sağ çıkılacağına da değinecek olursa gökyüzü şunu öğütler;
Şimdi fikirlerinizin, düşüncelerinizin ve kararlarınızın son kullanma tarihine bakın ne kadar daha kullanabilirsiniz? Sorun kendinize yeni karar alacak gücünüz mü yok? Sizi engelleyen duygu ve düşünceler neler , kime karşı ezik ve mecbur hissediyorsunuz ? hiç kimseye karşı değil sadece O bir olana karşı! O koyduğu sistemin mahkumu değil Hakimidir!
Ona olan sorumluluğu hatırlar isek gerçekten tam bir hürmet ile bakabilirsek o vakit ilahi adaletin şahitleri oluruz, kulların ve kullanılanların değil geldiğimiz merkezin farkındalığına uyanırız. Hakkını alamadığın ve hakkını veremediğin yaşanmışlıklar keşkelere sebep olur. Buna neden ihtiyaç halindesin.
Eski oyalanma yeridir, oyalanmalarımızı bırakamadığımızda gitmemiz gereken yere gidemeyiz işte bunun adı kayboluştur. Kayboluştan buluşmaya bir davet var ise bizim kulaklarımızı iyi açıp kendimizden kendimize akanı duyabilmek için duyduğumuzu bilgiye idrak ve şuura çevirebilmenin yollarını hayatlarımızda inşa edebilmeliyiz. Eskide ölmeyen yeniye doğamıyor.
Her yeni gün bir önceki günün ölümünün ardından doğar yepyeni taptaze bir hayata kolaylıkla geçebilmemiz için eskinin deneyimlerini alıp yeni enerjilere uyum sağlayarak yeni güne ve hayata doğabilmeyi başarabiliriz.
İrade gösterip yeniye adım atabilenler yeninin bahar kokusunu iliklerine kadar hissederler.
Sor kendine;
-Dünya ile barışıkmısın?
-Bu hayatın tadı hoşuna gidiyor mu?
-dünya ile barışık olmayan Allah ile barışamıyor.
-Buluştuklarımızı şükür ile kucaklayabilmeliyiz, şükür ile kucaklayamayanların şikayeti çoğalır, şikayeti çoğalanların isyanı oluşur, isyanı olan yoldan çıkar, yoldan çıkan kaybolur, kayboluşu hedeflerine ulaştıramayacağı için onu cehennem ile buluşturur.
AKREP temaları bolluk bilinciyle değil, yoksunluk duyguları. Kaybetmenin, yitirmenin, eksilmenin, tükenmenin kaçınılmazlığı ve kullanmanın, tüketmenin, yok etmenin, yeni yollar açmanın, çözüm üretmenin mecburiyeti üzerine kurulmuş bir hayatta kalma sistemi üzerine kuruludur. Bu temalarda dengeye, huzura ve güvene çok ihtiyaç duyacağımız bir süreç bizleri bekliyor herkese kendi yaşam yolunda kolaylıklar diliyorum sevgilerimle esen kalın.
Faydalanılan kaynak ; Ünal Güner video yayınları.