- 03-05-2020 18:27
- 18684
Diyanet İşleri Başkanı haklıysa, İstanbul/Konstantipolis sözleşmesine niye katlanıyoruz!
Ne demişti Sayın Erbaş?
"Ey insanlar! İslam zinayı en büyük haramlardan kabul ediyor. Lûtiliği, Eşcinselliği lanetliyor. Nedir bunun hikmeti? Hastalıkları beraberinde getirmesi ve nesli çürütmesidir, bunun hikmeti. Yılda yüz binlerce insan, gayri meşru ve nikahsız hayatın İslamî literatürdeki ismi zina olan bu büyük haramın sebep olduğu Hiv virüsüne maruz kalıyor. Geliniz bu tür kötülüklerden insanları korumak için birlikte mücadele edelim”
Doğru mu söylüyor?
Bence doğru söylüyor.
Çünkü Allah’ın dediğini söylüyor.
Devletimizin başı bunu kabul ediyor mu?
Aynen kabul ediyor.
Sayın Cumhurbaşkanımız: Diyanet işleri Başkanımız, o açıklamasıyla, sadece inancının, ilminin, yürüttüğü görevin gereğini yerine getirmiştir.
Söyledikleri de sonuna kadar doğrudur dedi ve buna karşı çıkanlara, "haddinizi bilin" diye rest çekti.
Çelişki de tam burada başlıyor!
Sayın Cumhurbaşkanım, siz doğru söylüyorsunuz, Diyanet İşleri Başkanımız da doğru söylüyor da gereği niye yapılmıyor?
Bu ahlaksız, hadsiz, lanetli insanların gösterdiği cesaretin onda birini biz niye göstermiyoruz?
Haklı olduğumuz halde niye korkuyoruz?
Niye hala onların isteğine göre düzenlenmiş yasa yönetmelik ve sözleşmelere eyvallah çekiyoruz?
Bunlar nasıl geldi, niye geldi tartışmasına girmiyorum.
Düne takılmayıp bugüne geliyorum. Zemin, ortam, durum oldukça müsait, niye bu lanetlik fiilleri destekleyen düzenlemeleri kaldırmıyoruz?
Bu düzenlemeleri kaldırmayarak, zımni olarak bu hadsizlere destek vermiş olmuyor muyuz?
Batılıların bile kendi içlerinde çoğunun kabul etmediği dayatmaları niye Müslüman halka dayatıyoruz?
Niye Allah’ın kanununa ve insan fıtratına aykırı olarak, kadını kayırıyor, eşcinselliğin önünü açıyor, aileyi dinamitliyoruz(yasalarımızla)?
Çok net soruyorum Sayın Cumhurbaşkanım, bunu niye yapıyoruz?
Siz haklıysanız, Sayın Erbaş haklıysa, o zaman bu yasal düzenlemeler ne?
Bunlar niye yeniden düzenlenmiyor?
Adamlar çıkıyor hepimiz ibneyiz diyor, dernek kuruyor, yürüyüş yapıyor, konferans veriyor, kitap, makale, dergi yayınlıyor, Milli eğitimin müfredatına giriyor…
Biz, Sayın Erbaş haklıdır diyoruz.
İyi de niye gereğini yapmıyoruz?
Madem lanetlik bir fiil, niye başta İstanbul/Konnstantipolis sözleşmesi olmak üzere onları legalleştiren tüm düzenlemeleri kaldırmıyoruz?
Biliyoruz ki batılıların en büyük derdi, bizim aile yapımız ve bunu bozmak için ciddi çabalar sarf ediyorlar.
Çok ciddi paralar koyuyorlar ortaya, çok ciddi dayatmalar yapıyorlar.
Zamanında bu dayatmalara gelmiş, bu paralardan yemiş olabiliriz (!) ama artık bıçak kemiğe dayandı.
En güvendiğimiz gücünüz olan aile yapımız sarsılmaya başladı, eşcinsellik ve feminizm bombası tüm değerlerimizi tahrip etti.
Allah'ın laneti nasıl hak olur, kimlere gelir, az çok biliyoruz.
Diyanet İşleri Başkanımız buna biraz daha açıklık getirsin de biz de sustuğumuz için o lanete maruz kalmayalım maazallah…
İnsanların eylem ve söylemlerinde tutarlı oldukları yarınlar dileğiyle, sağlıklı ve mutlu kalın.