- 25-02-2023 13:15
- 4142
Batman 6 Şubattan bu yana Kahramanmaraş Pazarcık ve Elbistan, Hatay merkezli depremlerle ciddi manada sarsıldı, yaşanan can kayıplarından dolayı yüreğimiz yandı.
Depremin acısının Batman yüreğinde hissetti.
Deprem sonrası oluşan korku nedeni imkânları olanlar köylere kaçtı.
Kaçamayanlar ise tedirgin ve kaygılı.
Deprem dolayısı ile Batman’da birçok binada hasar meydana geldi, binalardan bazıları boşatıldı.
Zarar görmesinden dolayı mühürlenen binaların akıbetinin ne olacağı bilinmiyor.
Batman’ı da etkileyecek olası bir depremde bu binalar yıkılırsa çevrelerindeki binalara da zarar verebilir.
Bu yüzden biran önce hasarlı binaların yıktırılması gerekmektedir.
Deprem dolayısı ile kısa vadede ve uzun vadede alınması gereken hususular ile ilgili bazı kurumlar taleplerini sıralıyor.
Bu kurumlardan biri, Batman Çevre Gönüllüleri Derneğinin de bileşeni olduğu Türkiye Çevre Platformu Platformu’dur.
Platform, depremle ilgili kapsamlı bir rapor yayınladı.
Raporda
İllerde daha büyük felekatlerin yaşanmaması ve zaman kaybetmeden yeni bir yaşam biçiminin inşası için toplumun tüm dinamikleri tarafından kararlı ve etkin adımlar atılması gerektiğine vurgu yaptı.
Raporun acil önlemler kısmı özetle şu önerilerden oluşuyor;
-Doğayı, tüm canlıları ve insan topluluklarının tamamını temel alan doğa ile barışık bir yaşam biçimi ve yönetim anlayışını geliştirmek ve yaşamda egemen kılmak artık ertelenemez bir zorunluluktur.
-İnsanın doğaya egemen olma ve doğal değerlerini adeta fütursuzca tüketme, yağma ve talan anlayışı hızla terkedilmeli, doğanın doğal koşullarına uygun yaşam biçimleri ve ortamları geliştirilmelidir.
-Doğal ve kültürel değerler hızla koruma altına alınmalıdır.
-Ormanlarımız, su kaynaklarımız ticari meta olmaktan çıkartılıp kamusal sorumlulukla toplumsal yaşama sunulmak üzere koruma altına alınmalıdır.
-Barajlarımız hızla koruma ve kontrol altına alınmalı. Gerekli müdahaleler yapılmalıdır.
-Doğal alanların yağma ve talanına dönüşen her türlü maden arayışı durdurulmalıdır.
-İklim değişikliğine yol açan her türlü yatırıma dur denilmelidir.
-Depremin yaşandığı bölgede ve deprem riski olan tüm alanlarda, fay hatları üzerinde güvenlik barajları, termik santraller, nükleer santral ve havalimanı
inşaatları durdurulmalı, bu yapıların inşasından vazgeçilmelidir.
-Yaşamı risk altına alan büyük enerji yatırımları, güvenlikçi politikalar ve fosil yakıtlar terk edilmelidir. Yaşamın her alanında, doğru yerde doğru tercihlerle
yenilenebilir enerjinin kullanımını sağlayacak düzeyde enerji üretimi planlanıp uygulamaya geçilmelidir.
-Yurttaşın barınma hakkı güvence altına alınmalı, İmar barışı, imar affı gibi uygulamalar gündemden çıkarılmalı, İmar suçlarının affından hızla vazgeçilmelidir.
-Hastahaneler en başta olmak üzere tüm kamusal alanlar taranıp sağlıksız olanlar yeniden inşa edilmelidir.
-Depreme dayanıklı konut tipleri, doğa ile barışık barınma tercihleri geliştirilmeli ve kamunun öncülüğünde teşvik edilerek yaygın biçimde üretimine
geçilmelidir.
-Tarım alanları mutlak korunma altına alınarak, üretim teşvik edilmeli. Ve toplumun yaşamsal ihtiyaçları, temiz gıda ve temel gereksinim ürünlerinin
karşılanması planlanarak, Anadolu coğrafyasının hemen her karesinde umudun yeşertilerek toplumsal yaşamın kesintisiz olarak sürdürülmesi temelinde
yaşam yeniden inşa edilmelidir.
-Devleti yönetme sorumluluğunu üstlenenler var oluş gerekçeleri ve sorumluluklarının millete, topluma hizmet etmek olduğunu hatırlayıp bunun gereklerini yerine getirmelidirler.
-Mevcut tüm toplumsal yapılar, kamu ve sivil toplum yapılanmaları var oluş gerekçelerinin gereğini cesaretle ve kararlılıkla yerine getirmelidir.