- 26-07-2015 21:04
- 21462
Barış deyince korkar olduk artık!
Savaş tacirlerinin kamuflaj olarak piyasaya sunduğu “barış örtüsü” çok tuttu son zamanlarda!
Herkes bu örtüyü örtüp vuruyor, kırıyor, öldürüp, dağıtıyor…
Ben şu haklı, bu haksız, o öldürdü, bu dövdürdü işine girmeyeceğim. Amaç üzüm yemek bağcı dövmek değil!
Suçlu da aramıyoruz!
Niye ölüyoruz?
Ölmek zorunda mıyız?
Kim bizi ölüme sürüyor?
Bunun bir çaresi var mı?
Kim buna nasıl cevap verecek?
Ben, yazacaklarımı nasıl cümleye dökeyim diye kıvranıyor, buraya yazabilecek bir cevap bulamıyorum…
Cevap veremesem de şunu net olarak söyleyebilirim!
Herkes kanın ve gözyaşının müsebbibini biliyor. Bunu şimdilik burada ilan etmenin hiçbir anlamı yok. Yapılacak erken seçimde, halk birilerine katil sensin diye mühür basacak!
Şayet halk bunu yapmazsa, ölmeye devam edecek ve birileri de sen buna müstahaksın diyecek!
Ben bu halkın, buna müstahak olmadığını düşünüyorum. Bu halk her şeyi görüyor. Her şeyi çok iyi çözümleyip yorumluyor. Bu yorumlar sahaya yansıyor. Bu yansıma yaşamın her alanına sirayet ediyor.
Burası Irak, Suriye veya Libya değil!
Bir camiye bomba atıldı mı intikam için kimse diğer camiyi bombalamaz.
Adamın kafasına sıkıp barış diye bağıran katile kimse itibar etmez!
Verilen bir tas çorbaya tekme atana, kimse ikinci tası uzatmaz…
***
Yazmak istediklerim içimde evrilip çevrilip kıvrandığı için öyle kısır bir yazı çıktı ortaya. Ama bu ortamda, bu coğrafyada gerçekleri ortaya koymak ve bunları yayınlayacak bir köşe bulmak çok zor.
En aykırı köşe olan benim köşemde bile…
Kurban eti dağıtan Yasin’in, eylem yaparken bombalanan gençlerin, uyurken vurulan polisin, sınırda nöbet tutarken taranan askerin, kaza ihbarına giderken infaz edilen trafikçinin katillerinin hepsi aynı kaynaktan besleniyorlar.
Bu katillerin hepsini, Allah’ın Kahhar ismine havale ediyorum…
Bu topraklarda huzuru barışı ve kardeşliği bozmaya çalışanların hiçbir zaman muvaffak olmaması dileğiyle, sağlıklı ve mutlu kalın.