Düşmana karşı koymak için önce onu tanımlamak gerekir.
Tanımlanamayan yada yanlış tanımlanan düşmana karşı başarı şansı düşük olur.
Önceki gün 8 evladımızı katlettiler, dağ gibi 8 adam. Adeta dağlar geldi üstümüze, kaynar kazanlar döküldü başımıza, kelimeler düğümlendi boğazımıza…
Söylenecek söz çoktu ama kime?
PKK, YPG, CHP, ABD…
Sizce hangisi, bu olayın arkasında kim olabilir?
Maşanın çok anlamı yok!
Maşayı hepimiz biliyoruz, asıl maşayı tutan el, eli besleyen bel, beli tutan yel kimin, ona bakmak lazım. Bunlar durdukça maşanın çok anlamı olmaz. Çünkü maşa, ahhh maşa!
Kendimizle çelişiyoruz bu noktada!
Asıl düşman dururken maşa ile uğraşmayın diyoruz ama yüreğimizde ki kor dururken maşayı görmezden gelemiyoruz. O maşayı kırmak gerek diyoruz. Kökünü kazımak, onu tutan el ile birlikte gömmek gerek diyoruz.
Asıl düşmanı biliyoruz, derdini de anlıyoruz, bizden ne istediklerini de.
Biz içimizde ki hainlere yanıyoruz.
Onların da bize hain demesine gülüyoruz.
Dünyanın en vahşi katili, en sinsi, en ahlaksız, en namussuz çetesi olan büyük şeytan lakaplı devletin bayrağını çekmiş, silahlarını kuşanmış, arabalarına binmiş, dolarına bürünmüş, kendi toprağını bombalıyor, kardeşini, komşusunu, ırkdaşını, yoldaşını öldürüyor, sonrada çıkıp onun gibi olmayana hain diyor!
Sizin hainliğiniz hakkında kitap yazılsa, 30 cilt yetmez!
Bu nasıl bir hainliktir?
Kürtler için de, en çok Kürtleri öldür.
Kürtler için de, Kürtlerin topraklarını yağmala!
Kürtler için de, git evlerini bombala!
Özgürlük de, git dünyanın en büyük köle tüccarının kapı kulu ol!
Sen olmamışsın PKK, baban olan ABD, ülkede ki koruman CHP ve diğer üç harfliler seni kurtaramayacak artık.
Zulüm ile abad olanın ahiri berbat olur!
Ve sen zulümden hiç vaz geçmedin! Bu zulmü de hep kendi halkına yaptın. Gerçi senin halkın kim bilmiyoruz. Dışarıya lanse ettiğinizden bahsediyoruz.
Bir olay yaşandığında kime yaradığına bakıyoruz. Geçtiğimiz bu kritik süreçte, 8 askerimizin haince katledilmesine baktığımızda, olayın kimin işine yaradığını anlıyoruz.
Yeter diyoruz, ellerini kanımızdan, toprağımızdan, gençlerimizden çek diyoruz.
Biz ABD bayrağı altında savaşana adam demiyoruz!
Bunu tek tarafa da söylemiyoruz. İktidar da ticareti, siyaseti, istihbaratı, teçhizatı veya ekonomiyi ABD’ye teslim ederse, ona da aynısını söylüyoruz.
Ayetin hükmü açıktır, “siz onlardan olmadıkça, onlar sizden asla memnun olmazlar”(Bakara 120)
Onları memnun etmeye çalışmayın, kaybedersiniz!
Kardeşlik bilincinin oturduğu, ihanet kültürünün bertaraf olduğu aydınlık yarınlar dileğiyle, sağlıklı ve mutlu kalın…