- 27-08-2017 21:47
- 46
400 bin nüfuslu Batman için 20 bin kişi, konu her ne olursa olsun, çok ciddi bir rakam!
Bu rakam bu şehri birçok noktada ciddi manada sürükler!
İyiye sürerseniz iyiye, kötüye sürerseniz kötüye…
Çok şükür, bu 20 bin kişilik güç, Batman’ı iyiye sürükleyen bir güç.
Tekstilci ordusu ya da gücü diyebilir miyiz bilmiyorum.
Çünkü bunların ordu ya da güç olabilmesi için ortak hareket etmeleri gerekir.
Niye ortak hareket!
Batman’da ki geçmişi birkaç yıla dayanan tekstil sektörü çok kısa sürede 150 firma, 20 bin çalışan ve trilyonlarca liralık bir ticari hacme dönüştü.
Bu ne demek biliyor musunuz?
20 bin haneye birer sigortalı işçinin girmesi demek.
Genelde 16–35 yaş aralığında olan bu gençlerin, sokakta, kahvede veya başkalarının ağında değil işinde, gücünde, mesleğinde olması demek.
Koca-koca firmaların gelip Batman’ı tanımaları, anlamaları, yeri geldiğinde yatırımı yönlendirmeleri demek.
20 bin kişiyi çevirecek yan sektörlerin gelişmesi demek.(banka, muhasebe, gıda, taşıma, sağlık, güvenlik...)
Ulusal değerlendirmelerde, Batman’ın ticari hacminin somutlaşması demek!
Yarın o bürgün bunlarla bağlantılı sanayi ve tarım sektörünün gelişmesi demek…
Aslında bunlar saymakla bitmez!
Buna, sokakta olmayan 20 bin gencin, otomatik olarak kötü niyetlilerin potansiyelinden çıkmış olmasını da ekleyelim!
Yani şehrin huzur ve güvenliği noktasında da ciddi bir etken olduğunu söyleyebiliriz.
İyi de Batman için bu kadar hayati öneme sahip sektöre biz ne kadar sahip çıkıyoruz?
Siyaset, bürokrasi, medya, sivil toplum…
Seçim öncesi ziyaret ve sıcak demeçleri saymazsak, çok fazla ilgi alaka gösterildiğini düşünmüyorum.
Sektör, bol ziyaret, övgü ve başının okşanmasını mı istiyor?
Hiç sanmıyorum!
Ama çok kısa sürede bu kadar devasa hacimlere ulaşan bir sektörde mutlaka ciddi sorunlar da vardır.
Bunların kronikleşip ciddi sorunlara yol açmadan çözümlenmesi gerekmektedir.
Bu adamlar ticaret yapıyor, kazanıyor, bize ne demek, bu şehre haksızlık yapmaktır.
Bu adamlar kazanacak ki Batman kazansın, Batmanlı kazansın, devlet kazansın.
Batman’a yatırım yapılsın, Batmanlı çalışsın, devlette vergisini alsın dövizini kazansın!
Malum Batman’da üretilen birçok ürün yurt dışına ihraç ediliyor.
Biz tekstilcilere sahip çıkarken, onların da birlik olup sorun ve problemlerini tek ağızdan iletecek güçlü bir sese ihtiyaçları var.
Tek çatı altında toplanıp örgütlenebilseler, muhatap bulma, problemlerin çözümü ve sektörün gelişmesi noktasında çok daha verimli sonuçlar alınacağı kanısındayım.
Birleşme noktasında bazı girişimlerin olduğu haberlerini alıyorum.
Umarım en kısa sürede birleşip örgütlenirler ve sektörün önünü açarak, hem kendi kazançlarını hem Batman’ın kazancını hem de Batmanlının kazancını artırırlar.
Bu konuda biz üzerimize düşeni yapmaya hazırız.
Herkes kıskançlıkları, küçük hesapları, siyasi ve ideolojik kaygıları bir tarafa bırakıp ekmeği ve memleketi için elini taşın altına koyması gerekir.
Ünlü bir kıssa vardır,
Padişahın biri bir köylüyü huzuruna almış, “dile benden ne dilersen” demiş.
Ama bir şartım var diye eklemiş, “sen ne istersen, komşuna iki katını vereceğim” demiş.
Köylü düşünmüş taşınmış, “benim bir gözümü çıkarın” demiş…
Belki padişah, köylü, dilek ve çıkan bir veya iki göz yok ama hikâye günümüze birebir uyuyor. Çevremizde bu zihniyete sahip çok fazla insan var.
Unutmayın, 2 gözü olmayan bir komşunun size bir faydası olmaz, tam tersine size yük olur!
Kıskançlığı, kini, garezi bir kenara bırakalım. Komşumuzun kazandığına değil kazandırdığına bakalım. Her kazanan mutlaka (istemese de) çevresine de kazandırır.
Birbirimize destek olalım.
Kendi menfaatimiz için (bile olsa) komşumuzun gözüne sahip çıkalım.
O iyi görürse, biz geleceği görürüz.
Sektör geniş ve oldukça zeki adam barındırıyor.
Bunlar basın sektöründe olduğu gibi beş başlı değil de tek başlı olarak çıksalar meydana, herkes onları ciddiye almak, dertlerini dinleyip çözüm üretmek zorunda kalacak.
Öyle olunca da belki, endüstriyel tarım ürünleri ekilmeye başlanacak, boya, iplik ve kumaş fabrikaları açılacak, yeni organize sanayi bölgeleri kurulacak, 20 binler 2 ile 3 ile çapılıp gidecek…
İnsanların birbirini sevdiği, sahip çıktığı ve destek olduğu, sorunların çözümünde kurumların daha efektif çalıştığı yarınlar dileğiyle, sağlıklı ve mutlu kalın…