- 26-06-2014 22:12
- 100
Efendim bendeniz yazarınızın canı sıkkın bu aralar.
Zira Yüksek Lisans final sınavlarında bir dersten FF alarak (bu tam olarak en düşük nota denk gelmektedir) geçtiğimiz hafta bütünlemeye girdim, lakin o da fayda etmedi.
Notum henüz açıklanmamış olsa da öyle görünüyor ki bu dersten yine kalmayı hak kazanacağım.
Takdir edersiniz ki Batmanın sorunlarıyla bu kadar içli dışlı bir yazar olarak sınavlara hazırlanmaya vakit bulamıyorum ne yapayım?
Milli Eğitiminden, Karayollarına kadar bütün kurumları denetlemek, kentteki tüm sorunları bir bir ele alıp çözüm önerileri üzerinde dâhiyane analizler yapmak öyle her yiğidin harcı değil bilesiniz. (not: bu bir şımarıklık değil, itiraf örneğidir)
***
Her neyse sevgili okur, lakırdı yapmaya vakit yok bu hafta. Zira meselemiz derin.
Uyuşturucu bağımlılığını konuşacağız sizlerle.
Ufacık çocukları tuzağına düşüren uyuşturucu tacirlerine ve bu soruna seyirci kalan kentin bütün ileri gelenlerine sitemlerim olacak.
Biraz da haddimi aşıp sorumluluk üsteleyeceğim, kurum amirlerine, vakıf yetkililerine ve derneklere. (ne yapayım sevgili okur, bu sorunun başka türlü çözüleceği yok)
Haa “Bana addedilen sorumluluğu yerine getiremem” diyen bir kurum veya STK yetkilisi çıkarsa, yetkiyi kendilerinden alacak ve bu sorun çözülene dek o kurum veya STK’nın yetkilisi olarak bu sorunun çözümünde aktif rol oynayacağım benden söylemesi.
Şimdi pek muhterem yetkililer diyecekler ki “Batmanda madde bağımlılığı ile ilgili yaptığımız seminerlerin, eğitimlerin ve bilgilendirme çalışmalarının haddi hesabı yok”
Geçin bunları efendim. O eğitimler, maddeye bulaşmamış 100 çocuktan 2’sini belki maddeden uzaklaştırmaya yetebilir, ancak maddeye çoktan bulaşıp çaresizliğin pençesinde kıvranan çocukları o illetten kurtarmaya yetmiyor görün artık bunu.
İş, eğitimle, seminerle, afiş ve broşür asmakla bitmiyor sevgili okur.
Keşke çözüm bu kadar basit olsa…
Lakin bu durum, vicdanınızı rahatlatmak için uydurduğunuz saçmalıklardan başka bir şey değil bilmenizi isterim sayın yetkili.
Demem o ki, daha büyük gayretler lazım bize. (İşin detaylarını birazdan bir bir anlatacağım zira önce çocukların uyuşturucuya nasıl yaklaştığını anlatmakla başlayayım işe)
***
Efendim biliyorsunuz köyden kente göç, işsizlik, siyasi baskılar ve kültür arayışı derken sorunlarla boğuşur hale geldi coğrafyamız.
Bu durum, aile yapısında yarattığı değişikliklerin yanı sıra agresif mi agresif bir genç nesli de beraberinde getirdi.
Bir yandan büyüyen ve gelişen coğrafyada panikleyen ve giderek baskıcı olan bir aile yapısı, öte yandan ekmek kavgasıyla meşgul olurken aşırı serbest bir yapıya bürünen aile yapısı türedi toplumda.
İşte madde bağımlılığı bu iki zıt karakterin çatıştığı yerde, büyüdükçe büyüdü.
Agresif gençlik, kendisini meşgul edecek şeyler ararken esrarla tanıştı veyahut hapla, tinerle… (hepsini bir bir sayarak kafanızı şişirmeyeyim, dedim ya mevzuumuz derin)
Okullar, kentte sayısı hadsizce artan internet cafe’ler, sokaklar, parklar, gözünüzü çevirdiğiniz her yer, madde’nin mekânı oldu velhasıl.
Kullanım yaşı küçüldükçe küçüldü. Maddeye bağımlı olan çocuklar ve gençler, aile içi huzursuzlukların daha da artmasına neden oldu.
Dahası mı “kenti yönetiyorum” diye geçinen pek muhterem yetkili beyler, “madde bağımlılığı artıyor” diye figan yakmaktan başka hiçbir işe yaramadı. (sonucu değiştirmeyen seminer ve konferansların dışında tabi)
***
Efendim sorunu konuşmak yetkililerin işi (!)
İyisi mi biz çözümlere değinelim.
İlk icraatımız Batmanda Amatem’i kurmak olacak. (aklıma gelmişken söylemeden geçemeyeceğim. Belediye Eş Başkanlarının da seçimden önce bununla ilgili bir vaatleri vardı. Bu vaadin takipçisi olduğumu belirtmek isterim)
Amatem, alkol ve madde bağımlılığı tedavi ve eğitim merkezinin kısa adıdır efendim.
Maddeye bağımlı olan vatandaşlar, bu merkezlerde tedavi edilirler, gerekirse çeşitli kurs ve eğitimlerle tekrar hayata kazandırılırlar.
Batman ve çevre illerde Amatem olmadığından, çocukları madde bağımlısı olmuş aileler, çaresizce buna boyun eğip, duruma alışmaya çalışıyorlar.
Batıda bulunan Amatem’lere gitmek ise genelde geliri yüksek ailelerin tercihi.
Anlayacağınız Batmanda açacağımız Amatem’le büyük bir sorunu çözüme kavuşturmuş olacağız.
“Olmaz olmaz” demeyin efendim.
Her yıl onlarca boş projeye milyonlarca Tl ödenek ayıran muhterem idarecilerimiz var bizim.
Olur, hem de bal gibi olur…
***
Gelgelelim ikinci vazifemize.
Biliyorsunuz bir yıl evvel Batmanda madde bağımlılığıyla mücadele komisyonu oluşturuldu.
Bu komisyon 1 yıldır en yapıyor diye sorgularken, kentin belirli yerlerinde dün bir afiş gördüm. “Uyuşturucu bağımlılığı konusunda bilgi veya yardım almak istiyorsanız beni arayın” yazılı bir pankart hazırlamış komisyon. Takdir ettim kendilerini, lakin bu da yetmiyor efendim. Madde bağımlılarına tedaviyi kolaylaştıracak çalışmalar yapılmalı. Amatem, bu noktada da işimizi görecek…
***
Diğer bir vazifeyi Emniyet Müdürlüğü yetkililerine veriyorum. Asayiş Bültenlerinde de rastladığımız üzere, esrar taşıyan küçük yaştaki çocuklar veya torbacılar, alınan ifadelerinin ardından uğurlanıyor. Bu kadar kolay olmamalı sayın yetkili (!)
Uyuşturucu maddesini taşıyan eğer bir çocuksa onu tedaviye ikna etmek, ailesiyle görüşmek ve bunun takipçisi olmak zorundasınız.
Yakalayıp emniyete götürdüğünüzü kişi eğer bir torbacı ise (torbacı, bu zehrin satışını yapan kişidir sevgili okur) bunun yakasını asla bırakmayacaksınız. Basın açıklaması yapanı, yazı yazanı, siyasi görüşünü ifşa edenlerin yakasını tutup bırakmıyorsunuz da, uyuşturucu tacirliği yapıp ufacık çocukları zehirleyenleri veya hırsızlık yapıp halkın can ve mal güvenliğini tehdit edenleri elini kolunu sallaya sallaya sokağa salıyorsunuz, bu ne yaman çelişki yahu? (düşündükçe yine öfkeler sardı beni)
***
Demem o ki sevgili okur, bu defa yüküm ağır. Eğitimdeki sorunları Milli Eğitim Müdürlüğü koltuğuna oturarak çözebilirim veyahut Karakolları’yla ilgili sorunlarınızı Karayolları Müdürü olarak çözüme kavuşturabilirdim.
Lakin uyuşturucu bağımlılığı, diğer sorunlara benzemiyor.
Bu konuda Vali’den, Belediye’den, Yeşilay Vakfından, Gençlik ve Spor Müdürlüğü, Milli Eğitim, Uyuşturucuyla Mücadele Komisyonundan, Siyasetçilerden ve en önemlisi (burada bahsettiğim önerilerimi desteklemeniz ve bu konuda yetkililere baskı yapmanız konusunda) sizlerden yardım almak zorundayım. Vazife yüklediğim yetkililer, soruna sessiz kaldığı takdirde yazımın devamı gelecektir bu konuda son uyarımı da yapmak isterim…