Batman’ın tatlı çekişmesi

Batman’ın tatlı çekişmesi

Batman köşe yazılarının sessiz kalemiyle sert tartışmalarını harmanlayan bir şehir.

İşte bu şehrin iki güçlü kalemi, Recep Kavuş ve Hatice Türkan, adeta gazete sayfalarını birer arena, köşe yazılarını ise söz okları haline getirmiş durumda.

Suriye’nin savaşı mı?

Ekonomi mi?

Asgari ücret mi?

Hepsi bir kenara, Batman kamuoyu nefesini tutmuş, bu iki yazarın birbirine laf çaktığı yazıları pürdikkat izliyor.

RECEP KAVUŞ: OBJEKTİFLİĞİN SİVRİ KALEMİ

Recep Kavuş, Batman Sonsöz’ün “son sözünü” gerçekten hakkıyla söyleyen bir yazar. Kalemi hem sivri hem de ağır. İnsan hakları aktivisti, çevre gönüllüsü, doğa savunucusu… Liste uzar gider. Öyle ki bazen bir gazeteci mi, yoksa Batman’ın modern çağdaki Robin Hood’u mu olduğunu karıştırıyorsunuz. Ancak son zamanlarda doğaya olan sevgisini, Hatice Türkan’la yaptığı tatlı sert çekişme kadar dillendirmiyor. Onun kalemi, eleştirinin bir sanat olduğu kadar bir spor olduğunu da Batman’a öğretti.

HATİCE TÜRKAN: SÜSLÜ AMA İŞ BİTİRİCİ

Gelelim Hatice Türkan’a… Sabahın erken saatlerinde gazetede bulunmasa da kimse ona “işini aksatıyorsun” diyemez. Çünkü her zaman işini bir şekilde mükemmel hallediyor. Üstelik yoğunluğuna rağmen Recep Kavuş’a gönderme yapacak zamanı da buluyor. Kalemini ele aldığında, bir taraftan Batman’ın sorunlarına değinirken diğer yandan bu çekişmeye tatlı bir mizah katmayı ihmal etmiyor. Bu yoğunluk için dede süslenmeyi asla ihmal edildiği görülmüş değildir.

***

İki yazarın bu söz düellosu, neredeyse Batmanlılar için bir sabah kahvesi ritüeline dönüştü. Hangi yazıda kim diğerine daha ince bir göndermede bulunmuş? Kim lafını daha ustalıkla dokundurmuş? Hatice Türkan’ın mı imzası daha parlak, yoksa Recep Kavuş’un mu? Tartışmalı. Ancak kesin olan şu ki, iki yazar da birbirini kızdırırken Batman’ı güldürmeyi başarıyor.

Şimdi herkesin merak ettiği soru şu: Bu tatlı çekişme ne zaman tatlı bir barışa dönüşecek? Söylentilere göre, bir barış yemeği gündemdeymiş. Ama bu barış yemeği bir sofradan çok yeni bir tartışma arenasına dönüşürse şaşırmayın. Çünkü bu iki yazarın kalemlerini bir kenara bırakıp sadece yemek yemesi, Batmanlılar için sıradan bir gün kadar inandırıcı.

SONUÇ: BATMAN KAZANIYOR

Kim kazanırsa kazansın, bu tatlı çekişme Batman için bir kazanç. Çünkü hem şehir meselelerini gündeme taşıyorlar hem de gülümsetiyorlar. İki yazara da önerimiz: Barış yemeği bir kenara, köşe yazılarından bir anı kitabı yapmayı düşünün. Kim bilir, belki de Batman’dan bir uluslararası OS kârlık bir ödül çıkar.

Hadi bakalım, barış yemeği nerede ve ne zaman? Biz de Batmanlılar gibi sabırsızlıkla bekliyoruz.

SİZİN DÜŞÜNCELERİNİZ