Batman’da son yıllarda meydana gelen yangınlar, sebep ve sonuç açısından tartışma konusu.
İlimizde en son Ccma akşamı OSB’de bir fabrikada çıkan yangın sonucu mobilya fabrikası tamamen yandı.
Saatlerce süren bir yangında 66 ülkede satış yapan ve Batman’ın önemli markalarından biri olan Raudi Mobilyalarının üretildiği fabrika ne yazık ki küle döndü.
Fabrikadaki maddi zararın 100 milyar civarında olduğu tahmin ediliyor.
Oluşan felaket nedeniyle üretime ara verilecek. Oluşan zarar, marka değerindeki kayıp ve fabrikanın eski haline dönüştürülmesi de düşünülürse, zarar ziyanın haddi hesabı yok.
Yüzlerce kişinin ekmek yediği fabrikanın yanması ile Batman’da bir servet yok oldu.
18 yıllık bir geçmişi olan fabrikaya hiçbir firma sigorta yapmaya yanaşmamış.
Batman’da yanan fabrika ile ilgili tek teselli, yangının diğer fabrikalara sıçramaması ve can kaybının olmamasıdır.
Elektrik kontağından çıktığı sanılan yangına müdahaleyle ilgili de çeşitli iddialar var.
Yangın, bina bekçisi tarafından yaklaşık 10 dakika sonra fark ediliyor.
İtfaiye ekiplerine haber veriliyor ve fabrikadaki yangına müdahale başlıyor.
Hava sisli olduğu için itfaiyenin fabrikaya ulaşması yarım saati buluyor.
Bu da yangının büyümesine neden oluyor.
4 Ekim 2017 yılında da Batman OSB’de bir ısı yalıtım fabrikasında yangın çıkmış, o yangın da güçlükle kontrol altına alınmış, hatta itfaiye erleri de söndürme çalışmalarında yaralanmıştı.
Yine 20 Haziran 2020 yılında kent merkezinde Soraçan AVM’de yangın çıkmış, çevre il ve ilçelerden gelen itfaiyelerin yardımı ile kontrol altına alınmıştı.
Bu sene Bahçelievler Mahallesi Huzur Sitesinde bir apartmanın teras katında çıkan yangında itfaiye ekibi yangına müdahalede zorlanınca çevre il ve ilçelerden ekipler istenmiş, Tüpraş İtfaiyesi yangına müdahale ederek alevleri kontrol altına almıştı.
Son 5-6 yılda hem OSB hem şehir merkezinde korkutan ve güçlükle kontrol altına alınan yangın vakaları yaşandı.
Bu yangınlar gösteriyor ki Batman’ın bir imtihanı da yangınlarla geçiyor.
İlerde daha büyük faciaların yaşanmaması için bu imtihana iyi hazırlanmak gerekir.
Tabi bu yangınların sadece maddi açıdan zararları yok.
Çevre boyutunda da büyük zararları var.
Yangından çıkan zehirli dumanların ve yangın enkazından çıkan atıkların, halk sağlığına ve doğaya büyük zararı var.
Bu nedenle yangınlara karşı ciddi tedbirler alınması gerekiyor.
Yangınların anında müdahale edilip kontrol altına alınması için de ekipmanlara ihtiyaç var.
Şehrimizde meydana gelen yangınlarda can kaybı olmadı ya da alevler çevreye yayılmadı diyerek teselli bulmamalıyız.
Bu yangınlardan dersler çıkarmamız gerekir.
Öncelikle, yangınları önlemek için işyerleri ve konutlarda yeteri kadar önlem alınmalıdır.
İşyeri ve konutlarda yangına yol açacak sebepler ortadan kaldırılmalıdır.
Batman’da yangınlara ilk müdahale için gerekli araç ve eğitimli personelin bulundurulmasına büyük önem vermek gerekir.
Yaşanan yangınlar nedeniyle, özellikle şehrimizdeki fabrikalar, tekstil atölyeleri, AVM’ler, siteler, akaryakıt istasyonları, lokanta ve cafeler, düğün salonları, iş merkezleri, yurt ve okullar, petrol tesisleri de yangın tedbir ve ekipmanları konusunda belli periyotlarla denetlenmelidirler.
Batman, petrol şehridir.
Bu olası büyük ve tehlikeli yangınlar, bir risk oluşturmaktadır.
Şehrimizde OSB, yüzlerce küçük ve büyük ölçekli işletmeler bulunmaktadır.
Şehir içinde kalan ya da şehrin her iki ucunda aktif sanayi siteleri bulunmaktadır.
Şehir sürekli büyüyor.
Bu etkenlerin göz ardı edilmemesi gerekir.
Batman’ın yangınlarla imtihanında sınıfta kalmaması için etkili tedbirlerin alınması gerekiyor.
Ayrıca yangına müdahale ve söndürme için güçlü ekiplerin oluşturulması gerekiyor.
Yangınla mücadele her ne kadar belediyenin sorumluluğunda olsa da her işletme ve her hane sahibi de kendi tedbirini almak zorundadır.
Şehirdeki önemli kurumlar da kendi itfaiye ekiplerini kurmak ve güçlendirmekle mükelleftir.
1990’lı yıllarda Batman'da itfaiye ağı daha genişti.
Belediye, TPAO, TÜPRAŞ ve Tekel İşletme Müdürlüğünün güçlü itfaiye ekipleri vardı.
Tekel Tütün İşletmesi kapandığından ve TPAO da tasarruf tedbirleri nedeniyle itfaiye ekiplerini lav edince, geride itfaiyesi olan iki kurum kaldı.
Sonuç olarak son OSB yangını da bize gösterdi ki yangınların çıkmasını önlemek için tedbir alma ve müdahale için ciddi manada bir ekip ve ekipmana ihtiyaç bulunmaktadır.