BATMAN MI ELİH Mİ

Habercilikte kimi ifade şekilleri var ki tartışmalı ve aslında habercinin kendi yorumunu ve iddiasını, kim olduğu çok da netlik taşımayan muhattabın sırtına yükleme yöntemidir.

“Vatandaş rahatsız”Halk istemiyor” “Sokağın Nabzı” gibi ifadelere karşı okuyucu demez mi vatandaş kim, halk kim, sokaktaki kim, buna ilişkin sokağın nabzını kim tutuyor. Politikacıların da sıklıkla kullandıkları bir dildir bu. Politikacı da halk şunu istiyor derken ya da bir iddia da bir talepte bulunurken temsil ettiği seçmeninin ya da halkın kahir ekseriyetinin söz konusu talepte karar kıldığı zannını meclise kadar taşır.

Lakin öyle mi bilemeyiz.

Politikacı etrafında kümelenmiş cenahı bütün bir halkın minimal ölçekteki sesi olarak kabul eder ve bunu dillendirir. Gazeteci de haberini dayandırdığı 5 ya da 10 kişinin düşüncesini yüz bin kişinin temsili sayar.

Politikacı ya da gazeteci bir iddia ya da talepte bulunurken bu iddia ve talebin sahipliğine halkı koyacaksa ellerinde ya bir anket çalışması ya da bir imza kampanyası olmalı değil mi?

Yoksa gerek gazetecilerin gerekse de politikacıların yaptıkları Türkiye’nin makus siyasal tarihinde büyük ölçekli yaygın medya kuruluşlarının desteklemedikleri ve hortumlarının ağzını tıkayacaklarından korktukları hükümetleri devirmek için yaptıklarına benzemez mi?

Yaygın medyanın “Genç Subaylar Rahatsız” diye manşetlerle darbe çığırtkanlığını genç olduğu şüpheli subay olduğu tartışmalı afaki gizli öznelere dayandırdığı günleri çok yakın tarihin en canlı örnekleri olarak unutmadık.

“Halk Tedirgin” “Vatandaş Huzursuz” “Halkın tercihi Batman” gibi bir manşet atmadan önce halkı temsil gücü yüksek kaç kişilik bir niceliği ve niteliği çeşitlendirilmiş kişiyle anket yapıldı bu soru? Elimizde bunun kaydı olması gerekir diye düşünüyorum.

Olayın daha da vahim bir diğer boyutuna gelince HDP Batman Milletvekili Ayla Akat Ata Batman isminin Elih olarak değiştirilmesini talep etmeden önce gerçekten Batman halkının nabzını ölçtü mü Batmanlıların ne istediğini araştırdı mı yoksa Batmanlılardan ziyade temsil ettiği partinin bu yöndeki politikasını esas alarak mı bu talepte bulundu?

Bugünün koşullarında bunu yapmak o kadar kolay ki. Gazete internet sitesinde tek soruluk bir anket bölümü açar. Batman’ın ismi Elih olarak değiştirilsin mi? Diye sorar. Altına iki cevap sekmesi evet ya da hayır iliştirerek nabzı gerçekten ölçer.  Ya da Batman Belediyesi aynı şeyi yapabilir ve iki taraf da bunu ölçtükten sonra biri haberini diğeri talebini bu cevapların ağırlığına dayandırarak yapar.

Ama hayır gerek politikacılar gerekse de biz haberciler alışkın olduğumuz tarzı yürütmeye devam edersek halka sormadan halk adına konuşursak, yeri gelir birileri de bizim adımıza konuşur ve böylece bu dümen güçlü olanın elinde döner durur.

Batman’ın ismi kalsın mı yoksa Elih olarak değiştirilsin mi? Buna gelince İçinde yaşadığımız bölgede Kürt halkını yok sayan dağlı Türkler olarak tanımlayan baskıcı rejimin temsili ile verilmiş bir isim olduğunu düşünmüyorum ki böyle olsaydı Dersim’in Tunceli, Amed’in Diyarbakır, Qubin’in Beşiri ve benzeri örnekleri gibi eski isimlerin tekrar verilmesi ve mevcut isimlerin değiştirilmesi gerektiğini düşünürdüm. Henüz yeni genç bir il olan ve adını nerden aldığını bilmemekle beraber o malum zihniyetin değiştirme despotluğundan beslenmeyen bir Batman isminin yıllar öncesinin burada kurulu bulunan köy ismiyle değiştirilmesi anlamsız geliyor bana.

Asimilasyon politikasının bir ürünü olmadığı bariz olan Batman ismiyle kimin ne alıp veremediği var niye değiştirmek ister bir daha düşünmek gerekir.

SİZİN DÜŞÜNCELERİNİZ