Orman yangınlarının en az meydana geldiği illerden birinin Batman olduğuna dair basında bir haber okumuştum.
Hangi seneydi bilmiyorum ama bazı ilgili kurum müdürleri bunu bir başarı olarak görüp gururlanmıştı.
Bu trajikomik habere tepki göstermiştim
“Batman’da ormanlık alan mı var yansın” diye bir yazı yazmıştım.
Batman genelinde hiç ormanlık alan yok demek elbette haksızlık olur.
Hatta son senelerde Batman şehir içinde yeşil alan sayısı artmakta, kırsalda ağaçlandırma çalışmaları da yoğun biçimde yapılmaktadır.
Batmanda ağaçlandırma çalışmasının olması gayet olumlu bir gelişmedir.
Ancak diğer bir yandan eldeki ormanlık alanlarımız da birer birer yok oluyor.
Kozluk -Mutki sınırındaki yağmur ormanları, gençleştirme adı altında talan ediliyor.
Beşiri’de Kaymakam Raşit Zengin Hatıra Ormanı bu sene yine yandı.
Beşiri’deki bu ormanlık alanda bu kaçıncı yangın?
Bundan bir türlü ders çıkarılmıyor.
Önlem alınmıyor, sorumlulardan hesap sorulmuyor.
Faili meçhul yangın diye kayıtlara giriyor.
O kadar zor mu ormanlık alanın etrafını otlardan temizlemek, senede bir ağaçların etrafını sürmek veya çapalamak?
Zor değil.
Ama buna rağmen belki 10 seferdir burada yangın çıkıyor, yine de doğru dürüst bir önlem alınmıyor.
İtfaiye ve yangın söndürme ekipleri, yetersiz kalıyor.
Yangını kim çıkardı, nereden çıktı, doğru dürüst araştırılmadı bile?
Bu sene yine onlarca ağaç zarar gördü yangından.
Bu gidişle Beşiri’nin tek ormanlık alanı da yok olacak.
Ormanlara sahip çıkmak lazım.
Her türlü tehlikeye karşı koruma altına almak gerekir.
Ormanlar dünyayı güzellik katar ve canlıların sağlığına iyi gelir.
Ormanlık alanlar, hava kirliliğini azaltır.
Ormanlar atmosferik sera etkisine karşı savaşır.
Ormanlar suyu korur ve toprak erozyonunu azaltır.
Ormanlar enerji tasarrufunu sağlar.
Ormanlar yerel iklimi değiştirir.
Ormanlar ekonomik yarar sağlar.
Ormanlar gürültü kirliliğini azaltır.
Ormanlar fırtına ve rüzgârın eteksini perdeleyerek azaltır.
Ormanlar dünyanın akciğeridir kısacası.
Bu nedenle faydaları saymakla bitmeyen ormanları sahiplenmek gerekir.
Yangınlar ve odun tüccarları, ormanlarımızı tarumar ediyor.
Bu iki riskli unsurlara karşı dikkatli olmak gerekir.
Yeni ormanlık alanları oluşturmasını cani gönülden destekliyoruz.
Ama öncelik mevcut ormanlık alanlarımızı korumamız gerekir.
Bu alanlar, belki yüz yıl ve yüzyıldan da daha fazla sürede bu aşamaya geldi.
Yeni ormanlık alanların oluşması bu yüzden kolay değil.
Öyle birkaç itfaiye aracı ve birkaç güvenlik görevlisi ile ormanlık alanlar korunamaz.
Daha kapsamlı, planlı ve özellikle yangınların önüne geçecek önlemler almak gerekir.
Yoksa bu gidişle elde avuçta kalan üç beş ormanlık alanımız da yok olacak.