- 15-07-2020 16:25
- 12328
ALLAH(c.c.) İnsanı yarattı, üstün yeteneklerle donattı, sınav mahalli dünyaya bıraktı. Akıl ve irade yeteneklerini kullanan insan ya ALLAH’A şükreder, yada nankörlük. RABBİNİ Tanıyan haddini bilir, şükreder. RABBİNİ tanımayan haddini bilmez, nankörlük eder. ‘’ Şüphesiz RABBİM, Ganidir, Kerimdir.’’(Neml suresi;40.ayet) RAB Ganidir: Mutlak zengin, başkasına muhtaç olmayan, kendine ve herkese yetendir. İnsan; terbiyesine kayıtsız, şartsız teslim olduğu RABBİNİN Gani olduğunu bilirse, daha mutmain, müsterih olur. İnsan ilahi terbiyeye ne kadar dikkat ederse, ilahi ikrama da o kadar sahip olur. İlahi terbiyenin dışında kendi nefsine, gururuna tabi olan aldanış içindedir. Sahte büyüklük duygusuyla hem kendini hemde başkasını aldatır. Zira kendine yettiğini zan eder. Akıl irade nimetini kötüye kullanır. Kendini aldattığının farkına varmayarak, bir de aldanışını başkalarına pazarlayarak, başkalarının aldanışına sebep olur. İnsanın bu halinin Kur’an-i ifadesi‘’Ey insan oğlu! Bu kadar ulu ve cömert olan RABBİNE karşı seni aldatan ne? ‘’ O(ALLAH) Ki seni ( bir amaçla) yarattı, sana var oluş amacını gerçekleştirecek donanım ve dengeli bir tabiat verdi. ’’Hangi surette istemişse öyle terkip etti.’’ Yapmayın ama: Hesap gününü yalanlama eğilimini hep içinizde taşıyorsunuz (İnfitar suresi;6-9.ayetler). Gururun en tehlikeli sonucu, insana ikram sahibi ALLAH’I unutturmasıdır.
Bu gün bilim ve teknoloji çağında yaşıyoruz. İnsanlık ALLAH’Iunutmuş. Yaratılış gayesi olan sınavını unutmuş. Ahireti gündeminden çıkarmış. Bilim ve teknolojiyi bir birine üstünlük vasıtası haline getirmiştir. Bu gün dünyayı idare eden, kendilerine üst akıl ünvanı veren para babaları, kurdukları senaryolarla dünyayı şekillendirme ve idare etme azim ve kararlığı içindedirler. Bilim ve teknolojiyi kötü niyetlerine alet etmektedirler.İnterneti kullanarak, gizlive açık mesajlarla gençler akılsızlaştırılıyor. Balon projesi, JİB Projesi, sanalpara , projeleri ile dünyayı tek düz haline getirmek, yapay zeka ile dünyayı yönetmek istiyorlar.2025 yılında işlerin % 50 sini yapay zekaya sahip robotlar yapacak. Bu gün Covid-19 virüsü dünyaya hakim olma isteklerinin kanıtıdır. Fakat ALLAH’IN şu mesajından bilgisizdirler ’’Gerçekten onlar,(ALLAH’IN nurunu söndürmek için bütün maharetlerini ortaya koymuş, (sinsi) tuzaklarını kurmaktalar; ama ALLAH(C.C.) Katında da onlara tuzak var; isterse onların tuzakları, dağları yerinden oynatacak(derecede güçlü ve etkili) olsun!’’(İbrahim suresi;46.ayet.)
Yüce RABBİMİZ 1440 Yıl önce Resulüne vahyettiği Kur’an-ı keriminde bildirdiği Hz. Süleyman’ın saba melikesinin tahtının getirilmesi kıssasında, bilim ve teknoloji sınav olduğunu bildirir.’’Kendisine(kainat) kitabına dair her kesin bilmediği bir bilgi bulunan kimse, Ben dedi, sana onu gözünü açıp kapayıncaya kadar getiririm! Derken onu önünde kurulu bir biçimde görünce dedi ki; bu RABBİMİN bir lütfudur. Şükür mü, nankörlük mü edeceğim diye beni sınıyor. Oysa şükreden kendisi için şükretmiş olur. Ama kim de nankörlük ederse, iyi bilsin ki RABBİM Ganidir, Kerim’dir.’’Neml suresi;40.ayet) Bu ayet bize her bilginin ve bilgiyle elde edilmiş teknolojinin arkasında, ALLAH’A nankörlük yapan, gurura kapılan bir aklın değil, Ona şükür ve minnetle dolu teslim/ Müslüman olmuş bir aklın bulunmasının gerekliliğini ifade eder. Ortada, maddenin ışınlanmasını andıran, bir yerden bir yere anlık eşyanın transferi gibi, çok çok olağan üstü bir durum var. Kur’an bu olayın adını mucize, keramet koymuyor, olayın kahramanının dilinden sınav koyuyor. ‘’RABBİM Benim; şükür mü, küfür mü edeceğimi sınıyor.’’ İnsan yaratılış gayesi sınavını kazanmakla, kaybetme arasında muhayyerdir. İlim ve teknolojiye sahip insanın önünde iki seçenek var, şükretmek veya nankörlük. Şükreden kendi lehine şükretmiş olur. İçinde bulunduğumuz durum maddenin ışınlanması kadar olmasa da, görüntünün anında nakledildiği teknolojik gelişmeye sahibiz. İnsanlık bir yandan tabiatın bağrına yazılmış bu ilahi kanundan haberdar edilirken, bir yandan da bilgiyi ve teknolojiyi ALLAH’TAN Koparma tehlikesine karşı uyanık olmaya çağırmakta dır. Bunu Hz.Süleyman’ın dilinden nakledilen şu muhteşem cümleden anlıyoruz. ‘’Bu, RABBİMİN bir lütfu; şükür mü , nankörlük mü edeceğim diye beni sınıyor.’’
Önemli olan: bilim ve teknolojiyi, ALLAH’A, İnsana, Tabiata yabancılaşmadan nasıl kullanılacağına dair bir düşünce oluşturmak Müslümanın vazifesidir. Bilimin geliştirdiği her teknolojikalet , EL-KERİM olan ALLAH’IN İnsana ikramıdır. Ama aynı zamanda sınavıdır. Tıpkı; hayat, evlat, mal gibi. Ne fazla, ne eksik, her sınav için geçerli olan, bilim ve teknik içinde geçerlidir. KERİM olan ALLAH’IN ikramı ve sınavı olan bilim ve teknolojiyi kutsamak, ne kadar yanlışsa, Şeytanlaştırmakta o kadar yanlıştır. Dilerim insanlık Bilim ve teknolojinin sınav olduğu bilincine varır. NEML(karınca) suresinde,Hz. Süleyman’ın şahsında, güç ve iktidar ahlakından bahseder. Dünyaya hükmeden Sultan Süleyman bile olsan, bir karıncayı dahi incitmemelisin! Masajı verilir. Yüce RABBİM; İnsanlığa Kur’an-la tanışarak, Hz. Süleyman bilinciyle Bilim ve Teknoloji sınavını başarmayı nasip etsin. Bu günün konusu olan; Fatihin İslam bayrağını diktiği Ayasofya’nın ibadete açılması, Müslümanların ve İslam aleminin uyanışına, hakka talip ve teslim olmalarına vesile olur. İnşallah. Selam ve dua ile.