Yine bir Cumartesi.
Güne sisle uyandık.
Mavi kotumu,
Blazer ceketle kombinleyip,
Rugan topukluları giydim yine.
Bu kez Mezopotamya Otel'deyiz.
Yedinci Katta restorana çıktık maskelerimizle.
Cumartesi Buluşmalarımızda bu hafta
Kentin hem Valisi
Hem Belediye Başkan Vekili.
Hulusi Şahin’i ağırlıyoruz.
Belediye ve hizmetleri,
Valilik, kurumlar ve yatırımları,
Mevzu derin.
Batman Çalışan Gazeteciler Derneğinin
Emekçi basın mensupları sıra sıra.
Herkes pür dikkat.
Tandır ekmeğini,
Tuzsuz bir peynire sarıp yerken,
Karton bardakta çayımı yudumluyorum.
Çok geçmeden ısınıyor sohbet.
Sorular peş peşe.
Vali Bey epey dinç, belli ki hazırlıklı her soruya.
Anlatıyor uzun cümlelerle.
Dikkati en fazla da imar sorununa çekiyor.
“Kentin önü açılmalı” diyor.
Batman’ın, İkinci bir antep olabilmesi için
Ticarette, sanayide gelişebilmesi,
Alıp başını yürümesi için.
Epey de sitemli ama.
Tekstil kente ilave yapılacak ama arsa yok.
Hayvancılık OSB yapılacak ama arsa yok
Organize sanayi bölgesi büyütülecek ama arsa yok.
Oysa bir olsa;
Fabrikalar gelecek sıra sıra.
Her birinde yüzlerce kadın ve genç çalışacak.
Vali beyin dediğine bakılırsa
İmar sorunu, engel buna.
Kamulaştırma yapılacak;
Vatandaş ve devlet karşı karşıya geliyor.
Her bir mahkeme yılları buluyor.
Vali bey anlatırken,
Film çekiyorum kafamda,
Batman'da parsel savaşları PART-1
Sinemalarda.
Sonra bir İluh deresi giriyor muhabbetin içine.
Anlatıyor Sayın Vali.
“Sağlı sollu yürüyüş alanı yapsak
Berrak bir su
O yol inse cumhuriyet meydanına kadar
Hastane, stad ve bakımlı bir iluh deresi...
O semtteki binalar değer kazansa” diyor
Ne de güzel anlatıyor.
Çevre Bakanı Murat Kurum’la da öyle konuşmuşlar.
Hatta dahası var;
Zamanla o binalar yıkılsa
TOKİ’ler yapılsa...
Gördüğüm kadarıyla Vali Bey
İluh Deresi Projesinde epey istekli görünüyor.
Sağlığı konuşuyoruz.
Açılacak Yeni Kadın Doğum Hastanesi'ni.
Eğitimi.
Esentepe Projesini anlatıyor detaylıca.
Fernas’ın şehre hediye olarak yaptığı
Cami ve sosyal donatılardan oluşan külliye,
Devamında Çevre ve Şehircilik Bakanı’nın yapacağı şehir meydanı ve millet parkıyla
Burası bir yaşam alanına dönüşecek anladığım kadarıyla.
Röportaj uzayıp gidiyor.
Notlar tutuyorum altı çizili cümlelerle.
Gazetemizde detaylıca okuyun diye.
Meşhur 40 soru -41 cevabımızı da yönelttim röportaj bitince.
Ama bu kez sorular daha zor.
Vali Bey de farkında.
İnce eleyip yanıtlıyor her bir soruyu.
Fedakârlık, en sevdiği kelime.
Sinirli olmak da en önemli kusuruymuş, öğrenmiş bulunduk böylece.
Sevgili eşini anıyor satır aralarında, yüzü gülümseyerek.
Bu arada;
Vali Bey’in
Batman’da göreve başlamasının
İkinci yıldönümüne denk geldi bu buluşmamız, güzel tevafuk.
2 yılın genel bir değerlendirmesi oldu sohbetimiz.
Eeee hayat bu,
İyilikler de olmuştur mutlaka,
İstenmeyen şeyler de.
Önemli olan;
İyi duygular bırakmak gönülde,
Önemli olan;
Karşılıklı iyi niyetler.
Temennimiz;
Vali ve halk,
Vali ve biz gazeteciler arasında
Güzel bir muhabbeti daim kılmak,
Kendi yağında kavrulan biz gazeteciler
Başka ne isteyebilir ki?
