Rahmetten kovulmuş şeytanın şerrinden, bütün mahlukatı yaratan Allah’a sığınırız ve sığınalım.
Rahman ve rahim olan yüce Allah'ın adıyla. Onun verdiği güç ve yetkiye dayanarak ve yalnızca onun emriyle söylüyor ve anlatmaya başlıyoruz.
Tüm övgü ve takdirler Allah'a mahsustur. Salat ve selam Kainatın efendisi, rehber ve rahmet Peygamberi efendimiz Muhammed sav’me, tertemiz ehli beytine, onun güzide ashabına ve kıyamete kadar onların izinden şaşmadan yürüyen tüm bahtiyar müminlerin üzerine olsun.
Kıymetli Okurlar; Mümin ve Müslüman fertleri, iman ve gaye bağıyla birleştiren dinimiz,içtimai hayatı manevi temeller üzerinde kurmak ve Müslümanlar arasında kalbi rabıtalar tesis etmek için ”Müminler ancak kardeştirler öyleyse aralarını ıslah edin Allah’tan korkunda aralarını bozup, ayırmayın. O zaman Allah’ın rahmetine nail olursunuz” düsturunu mukaddes bir kanun, kaçınılmaz bir ilke olarak ilan etmiştir. Ayrıca iman edenlerin eşit olduklarını beyan etmiş ve maddi güce, siyasi otoriteye dayalı üstünlük anlayışını yıkmış şeref ve fazilet ölçüsü olarak, Allah’a en çok saygıyı,emirlerine en çok rıza gösterenin üstün olduğu kaide ve gerçeğini ortaya koymuştur.Yani birlik ve kardeşlik olmadan,eşitlik ve adalet olmadan,tevazu ve tenezzül olmadan bu mükemmel dinimiz korunamaz ve Müslümanlarda bir varlık teşkil edemezler.Öyleyse evvel emirde bu birlik ve kardeşlik ilkesine sıkı bir şekilde sarılmak,var gücümüzle onu muhafaza etmek en önemli görevimiz olmalıdır.
Müminler arasında adalete dayalı birlik ve kardeşliği emreden dinimiz,bu kardeşliğin devamını sağlamak için…
Müminler elele verip, omuz omuza vererek hem dünyaları, hem de ahiretleri için, o oldukça önemli gelecekleri için sa’y ve cihat etmelidirler. Sadece detay farklıklardan kaynaklanan gereksiz ve önemsiz şeylerden ötürüde tartışma ve ayrılıkların içerisine asla girmemeli ve buna özen göstermeliyiz. Yüzyıllardan beri küfür düzenin, tağuti düzenlerin aramıza koymaya çalıştıkları ve koydukları nifak tohumlarına karşı uyanık olup, tartışmalardan uzak, ayrı gayriliklerden uzak bir tavır sergilemeliyiz. Bu şeytan ve destekçilerinin oyununa gelmemeliyiz.
Yüce Allah buyuruyor;
"Bir de, Allah’a ve Elçisine gönülden boyun eğerek itaat edin ve sakın birbirinizle çekişmeyin(kavga etmeyin, gereksiz yere tartışmayın. Aksi hâlde korkuya kapılırsınız da, bütün heybet ve kuvvetiniz kaybolup gider. Ve en sıkıntılı anlarda bile, zorluklara göğüs gererek sabredin! Unutmayın Allah, dâimâ sabredenlerle beraberdir.” diye buyurmaktadır yüce Rabbimiz.(Bir ve beraber olmamızı emir buyuruyor yüce mevlamız.) (Enfal;46.)
*Bizleri ayrı kılan; Kendimizin oluşturduğu tercihlerimizdir. Bizleri ayrı kılan, kendi mantıklarımıza göre şekillendirdiğimiz, dini aylayışlarımızdaki farklı yöntem ve uygulamalarımızdır.
*Bizleri ayrı kılan; Duruşlarımıza, konumlarımıza, yaşantılarımıza, rahat ve zevklerimize göre bir dini motifi oluşturduğumuzdan kaynaklanıyor.Ve daha bir çok sebep ve gerekçe.
Değerli okurlar; Allah’ımız bir, Kitabımız bir, Efendimiz, önderimiz ve rehberimiz bir, dinimiz bir, babamız ve annemiz birdir. Ayrılığa düşmemiz için, bir ve beraber olmamamız için, kardeş olmamamız için hiçbir sebep ve gerekçemiz yoktur.Birbirimizi sevip saymamamız için hiç bir nedenimiz yoktur ve olamaz. Birbirimizi sevip bir olmalıyız. Hem dünya ve hem de ahiretimizi yakından ilgilendiren bir önem arz etmektedir bu konu. Yüce peygamberimiz s.a.v şöyle buyurmaktadır:
“Nefsim elinde olan Allah’a yemin ederim ki, birbirinizi sevmedikçe iman etmiş olamazsınız. İman etmedikçe de cennete giremezsiniz”. İman etmenin yolunun sevgiden geçtiğini beyan ediyor efendimiz. Ve ” En faziletli amelin, Allah için sevmek ve Allah için buğz etmek, nefret etmek” olduğunu beyan ediyor.
Başka bir rivayetinde de; ”Öyle kullar var ki ne peygamber nede şehittirler.Ama kıyamet günü peygamber ve şehitler bile onlara gıpta ederler.İşte onlar,Allah için birbirini seven ve destekleyen mü’minlerdir” diye buyurmaktadır yüce peygamber s.a.v
Evet: Seven, sevilen ve bir olmayı başarabilen Müslümanlar olmalıyız. Birbirimize karşı dargın durmamalı ve habersiz olmamalıyız. Kendi nefislerimiz için istediklerimizi, Müslüman kardeşlerimiz içinde isteyeceğiz. Kusurlarını araştırmayacak ve hatalarını affedeceğiz. Bununla beraber bir Müslüman olarak sahip olmamız gereken, bizlerde mevcut olması elzem olan şey, Kainatın önderi olan Efendimizin, bütün içtimai emirlerin ruhu olarak sunduğu şefkat ve merhamet duygusudur. Her canlıda olması gereken bir haslettir.
Rabbim bu doğrultuda bir hayatı yaşamayı cümlemize nasip etsin. Bizleri bir, beraber ve kardeş kılsın. Ve o şuurla hareket edenlerden eylesin. AMİN
DEVAMI BİR SONRA Kİ YAZIMIZDA…