Cılkını çıkarttık!

Cılkını çıkarttık!
10-09-2024

Düğün programlarını abarttıkça abarttık.

Hayırlı bir şekilde başlanması gereken bir yola dikenler saçıyoruz.

Bu dikenlerimizi de insanlara batırıyoruz.

Bir defa düğünlerimiz mütevazılıkten çıkmış tamamen gösteriye dönüşmüş.

Gösteriş için insanları rahatsız etmekte beis görmüyoruz.

Hayırlı bir işte kul hakkı yemekte sınır tanımıyoruz.

Gece geç saatlere kadar sürdürdüğümüz düğünlerimizi düğün salonlarından dışarılara taşırıyoruz. Yollarda, sokaklarda her türlü gürültüyü yapıyoruz.

Araba konvoyu eşliğinde; korna çalıyor, trafiği tıkıyor, sürat yapıyoruz. Peki, eğlencemizi kimseyi rahatsız etmeden yapamıyor muyuz?

Hayırla başlanması gereken bir işte beddua almak mı istiyorsunuz? Eminim ki, böyle yapanlar birçok kişiden beddua alıyor.

Geçen gün bir arkadaşım mesaj attı, diyor ki; ”Gece saat 01.20 de bulunduğum binanın karşısına Gelin getiriliyor 10 dakika boyunca silah sesleri kesintisiz bir şekilde duyuluyor. Bunun üzerine 155’i arıyorum. Bir ekip geliyor ve sadece uyarıyor.”

Bu olayı ben de kaldığım sitede yaşıyorum. Gece saat 01.00,02.00 veya saat 02.30 fark etmez davul zurna eşliğinde Gelin getiriliyor.

Gelin getirilince de yaşanılan bina ve site olabildiğince rahatsız ediliyor. Neredeyse bütün bina veya site haberdar edilmek amacıyla ayağa kaldırılıyor.

Hasta insan zar zor uyanmışken uyandırılıyor. Hastanın duası da bedduası da geçerli ise karşılaşmaktan korkmuyor musunuz?

Trafikte magandaların pencereden sarkmasına ne demeli? Kıyafetle, açılmakla medeni olunamayacağını, insani ilişkilerle medeni olunacağını bu hilkatler anlamıyor.

Trafikte korna çalıp, hatalı sollamak, aşırı hızla yol almak ve böylelikle trafik güvenliğini tehlikeye sokmak suç unsuru değil mi?

Peki, bunları kameraları izleyen güvenlik ekipleri görmüyor mu? Çevreyi rahatsız edenleri, trafik güvenliğini tehlikeye sokanı emniyet görevlileri fark etmiyor mu?

Bırakın fark etmeyi ihbar dahi edilince bunlara idari para cezası yazmıyor mu? Yazmıyorsa görev ihmali suçunu oluşturuyorlar.

Trafik güvenliğini ihlal edenler, çevre gürültüsü oluşturanlar; huzur ve sükûnu oluşturma suçunu işlemektedirler.

Bu yüzden bunlar hem idari para cezasına çarptırılmalıdır. Hem de TCK m.123 gereği 3 aydan 1 Yıla kadar ceza davasına maruz kalmalılar.

Ama bunu yani kanunların düzeni oluşturma gayesiyle uygulanacağını görmeyecek miyiz?  Uygulanmayacaksa kanunlar ne işe yarar?

SİZİN DÜŞÜNCELERİNİZ?
Dilaver Adıbelli
Dilaver Adıbelli 1 hafta önce
Düğünler boş gereksiz kuru bir gürültüden ve gereksiz masraftan başka bir özelliği yok,hele düğünlerin çoğundan meydana gelen ölümlü ölümsüz kazalar da cabası, düğunlerin kaldırılması hatta yasaklanması lazım..taziyelere gelince dedikodu kazanı ve gösterişe dönmüş, ölü sahibine verilen maddi manevi zarar da cabası, gerçekten de bu işin po..u çıktı..gazı ölü sahiplerinin "acımızı da yaşayamıyoruz artık"dediklerini duyduğum çok oldu..belediyenin verdiği yemeği kesmesi fakir ailelere çok kötü oldu,çünkü taziye evleri var ve işliyor ve dışarıdan gelenler için,kendileri için illaki yemek yapılmalı,durumu iyi olmayan nasıl altindan kalkacak..bence parti seçimlerde kötü not yiyecek bu konuda..çunkü kimin ağzını açsan böyle diyor..özetle ikisinin de kaldırılması şart olmuş.