Futbol hatalar oyunudur derler doğrudur ama kritik bir dönemeçte, riskli bir zamanda yapılan hata da kabul edilir cinsten değil.
90 dakika boyunca kalede kontrolü elinde tutan Kaleci Ahmet Taş'ın son dakikada yaptığı gereksiz çıkış pahalıya mal oldu.
Zarar cepte olan 2 puan.
Maç 1–0 bitse kimse Ahmet Taş ve takım için bir şey söylemeyecekti ama beklenmedik puan kaybının reçetesi ve nedenleri konuşulmak zorunda.
Bana sorarsanız da bu beraberliği tek kelime ile özetlerim, "Yazık"...
İyi bir çıkış yakalayan ve moralmen de iyi durumda olan Petrolspor’un rakibi dişine göre Düzcespor’du.
Deplasman karnesi kötü olan ve teknik direktörsüz bir rakip karşısında favori elbette temsilcimiz Petrolspor’du.
Kaldı ki dakikalar henüz 5'i gösterdiğinde Serhat Özyılmaz'ın golü İle 1-0'lık skor yakalanmıştı.
Erken gelen golün heyecanı ve sevinciyle bu maçı koparırız dedik ama Düzcespor maçı bırakacak gibi değildi.
Geriye düştükleri andan itibaren yarı devrenin sonuna kadar oyunun tüm kontrolünü ele geçirdiler.
İlk yarı bitsin de ikinci yarı toparlanırız diye dua ederken yarı devre geride kaldı.
2.yarı ise daha etkili bir Petrolspor vardı sahada.
Rakibin de riskleri göze aldığı zamanlarda ileride boşluklar bulan Petrolspor, Batuhan ve Serhat’la hızlı gelişen gol pozisyonlarını değerlendiremedi.
Sonradan oyuna giren Reha Kurt'ta net bir pozisyondan faydalanmayınca, umarım “atamayana atmazlar” deyip durduk.
Önde olmanın avantajını değerlendirmek isteyen Kaleci Ahmet maçın başından itibaren zamana oynayarak sanki maça damga vuracakmış imajı vermiyor değildi.
Hızlı gelişen Düzcespor atağında savunma yerinde iken riski göze alıp topa boş çıkmasının ardından boş kaleye topu yuvarlayan Düzcespor, tüm stada soğuk duş aldırdı.
Maçın bitmesini beklerken son saniye golü ile yıkılan tribünler neye uğradığını.
Hakeme uzun süre kaleciye faul var diye itiraz eden takım geçen sürenin de farkında olmamaları ilginçti.
Sonuç olarak mutlak kazanılması gereken ve hatta farkla kazanılması gereken maç 1-1'lik sonuçla tamamlandı.
Şimdi kalkıp bu sonucu birine veya birilerine yığmak doğru değil elbette.
Bu bir takım oyunu ama bir takımda ciddiyetin de son düdüğe kadar sürmesi gerekir. Hücumda yakaladıklarını atacaksın ve kalede son dakikanın ciddiyetini bileceksin.
Başka açıklaması yok bunun.
Sadece Bazı oyuncuların hakkını her zamanki gibi vermeliyim.
Savunmada Celal ve Ensar, Orta alanda Bahri ve Emre Aydın'a söylenecek bir şey yok. Mücadeleleri ve oyuna katkıları takdire şayandı.
Takımda sakat ve eksik oyuncuların yokluğu teknik heyeti düşündürse de saha da rahat kazanılacak bir maç vardı.
Olmadı ve çok yazık demekten başka bir şey gelmiyor insanın elinden.
Sezonun başı ve sonraki maçlara odaklanıp, hatalarımızdan ders çıkarmalıyız.
Bu maçı unutup zorlu Dardanel A.Ş deplasmanına kilitlenmeliyiz.
Umarım iç sahada yaşayan talihsizlikler, zorlu deplasman galibiyetleri ile telafi olur.