- 22-01-2015 18:51
- 122
Bu devletin özrünü telafiye yeltenene kesilen cezanın hikâyesidir. Bu engelli vatandaşa devlet özrünün ödettiğidir. Bu başkalarının koltuk hırsının içinde ezilen engellinin çaresizliğidir. Çareyi esirgeyen bir Bakanın, vekillerin ve idarecilerin vurdumduymaz körlüğü ve sağırlığının resmidir.
125 engelli ailesi haciz korkusuyla bekliyor. Kim haczedebilir dersiniz? Muhtemelen devlet demiştir birçoğunuz. Devlet aldığını geri istiyor. Niye peki. Erken vermiş. Neye ve kime göre erken ve de ne vermiş de pişman olmuş? Bakalım.
Aile ve Sosyal Politikalar İl Müdürlüğü Batman’da yaklaşık 5.000 engellinin ailesine evde bakım ücreti ödüyor. Bu tutar engelli başına 800,00 TL. Aslında güzel bir uygulama. Yeterli mi değil elbette. Gelelim uygulamanın nasıl olduğuna, engelli ailesi ki sanırım bu engel oranı yüzde 50’nin üstünde olmalı. Aile ve Sosyal Politikalar İl Müdürlüğüne başvuruyor. Kurumdan görevli memurlar aileyi yerinde ziyaret ederek başvurunun gerekli koşulları taşıyıp taşımadığına karar verdikten sonra engelli bakım ücreti engelli ailesine bağlanıyor.
Tabi her zaman böyle kolay olmuyor ve aksaklıklar ister istemez yaşanıyor bu aksaklıkların faturası kime çıkıyor peki ona bakalım şimdi.
2008 – 2010 yılları arasında Aile ve Sosyal Politikalar İl Müdürlüğünün adı henüz Sosyal Hizmetler İl Müdürlüğü iken engelli bakım ücreti talep eden ailelerinin talebini incelemek için kurumun elinde öldü ölecek namı değer, topal aksak bir Toros araç vardır. Engelli bakım ücreti talep eden ve kurumun memurlarını bekleyen 1000’den fazla aile, bir gün olur da o topal aksak engelli Toros, bizim kapıya park eder mi diye hayal kurup dururmuş.
Günler haftalar aylar geçmiş lakin ne Toros gelip park etmiş kapıya ne de kapıyı çalan bir memur olmuş. Derken kurumun yöneticileri ve memurları biraz mantık arar olmuş (sen misin devletin işine mantık karıştıran) ve devletin 2022 sayılı yasasını emsal kabul ederek, engelliyi yerinde yani ailede tespiti gecikse bile, komisyonun tespit tarihini değil ailenin müracaatla talep tarihini esas alarak aileye bakım ücretini ödemeye başlamış.
Neden olmasındı Sosyal Yardımlaşma ve Dayanışma Vakfı da 2022 sayılı yasayı esas alarak yardımlarında komisyonun tespit tarihini değil müracaat tarihini esas alıyordu. Onlar da aynı şekilde yapabiliriz diye düşündüler ve olan oldu.
Ne oldu dersiniz? Dönemin Sosyal Hizmetler İl Müdürü Ali Turhan’ı yerinden etmek için çalışan, sızıntı ehli muhterem kardeşler birliği (bugün ki adıyla paralelciler) teftiş marifetiyle bir kulp arayışına düştüler. Hal böyle olunca işte bu engelli ailelere verilen bakıcı ücretlerine soruşturma açıp neden komisyon tespit tarihi değil de müracaat tarihi esas alınarak bu paralar hak ettiği aşikar engelli ailelerine verildi diye hesap sordular. Emellerine ulaşmışlardı Ali Beyi koltuğundan etmişlerdi. O engelli ailelerinden de müracaat ve komisyon tespit tarihi arasındaki ayların farkı kadar ödenen bakım ücretlerini geri istediler. Sadece ücreti isteseler iyi, üstüne faiz eklediler, üstüne mahkeme masraflarını eklediler verin paramızı dediler.
Birçoğu başına gelebileceklerden korkup ki haklı bir korkuydu bu, karşılarında sopa sallayan devlet babaydı, ödemeyi yaptı. Ama gelin görün ki olan var olmayan var. Ödemek isteseler de buna gücü yetmeyen aileler kaldı geriye: 125 aile.
Devlet tamam senin gücün yok mu dedi? Hayır demedi demez ki bu devlet, değil mi ki intihar eden askerin ailesinden kurşun bedelini istiyor. Neyse konuyu bulandırmadan ben devam edeyim. 125 aile gücümüz yok diyor. Devlet ben paramı alırım diyor gerekirse haciz yoluna giderim, olmadı o parayı devletin gecikmesini telafi etmeye çalışarak sana bağlayan ilgili mantık sahiplerinden tahsil ederim diyor.
Bu 125 engelli ailesi çalmadık kapı bırakmamışlar, ne bakan, ne vekiller ne de gelen giden valiler, kimse meseleyi dert edinmemiş. Kalmışlar bir başlarına. Ne verecek bir paraları var ne de haczedilecek bir malları var ama devlet ister, vazgeçmez. Her bir engelli ailesinden 2 bin ile 14 bin arasında değişen miktarlardaki alacağı ister. Ya o ailelerden alacak ya da memurlarından.
Deniliyor ki Türkiye genelinde 3 bin aile var benzer durumda. Bakanlık bir ara bu paranın terki içi yasa teklifinde bulunmuş, plan bütçe komisyonunda da olumlu değerlendirilmiş ama son anda birileri teklifin üstünü çizmiş.
Şimdi böyle bir habere nasıl başlık atılır. “Devlet Engelliyi Haczetmeye Hazırlanıyor”, “Devletin Özrü Engelliyi Vurdu” ya da en güzeli, “Devletin Özrü, Engellinin Gırtlağına Çöktü”.