Meydanlar, kurtuluş savaşımızdan günümüze ilk defa bu kadar derin bir birlik ve ayrışma yaşadı!
Her ne kadar birileri toplumun tüm katmanları birleşti dese de bu çok büyük bir yalan!
Bu yalanı devam ettirmek birliğe değil ayrışmaya hizmet eder. Çünkü karşımızda ki düşman çok profesyonel ve toplumun sinir uçlarını çok iyi analiz edip yönlendirebiliyor.
Bunu bile bile “hepimiz kardeşiz” Türküleri söyleyip zaaf tabloları göstermek, çok büyük facialara yol açabilir.
Dün öyle olmadı mı?
Büyüklerimiz bize, bunlar zalim bir güruhtur, islam’a değil, küfre hizmet ediyorlar, ellerine fırsat geçse tüm Müslümanları katlederler, dediklerinde, kimimiz inanmadı, kimimiz bunlar art niyetli dedi, kimimiz OHAAA dedi.
OHAAA’dan OHAL’e geldik!
Hâlbuki Allah'ın Hükmü çok net: “Yahudiler ve Hıristiyanlar sizden asla memnun olmazlar, ta ki siz onlardan oluncaya dek”(Bakara 120) .
Yahudiler de Hıristiyanlar da Fetöcülerden(ve başkalarından) çok memnun. Bu ayet gereği bunlar…!
Biz bunlara hüsnü zanla bakarak çok büyük yanlış yaptık. Devlet ise aynı şeyi yaparak büyük felaketlere yol açtı.
Milletin yanlışı kendini, devletin yanlışı ise herkesi bağlar(dağlar).
Savaş başlayıp saflar netleştiğinde, dost, düşman, hain, münafık çok net olarak çıkar ortaya. Saflar kalabalık görünsün, renkler çoğalsın diye onlardan bazılarını saflara monte etmeye çalışırsanız, safları dinamitlemiş olursunuz.
Teyakkuz halinde böyle bir sendelemenin telafisi de çok zordur.
Hainler ve münafıklar zaten siz onları çekmeseniz de gelecektir. Sizin yapacağınız, onlara açık bırakmamak, bir olmak, birlik olmak, tek renk olup renk vermemektir.
***
Bugün meydanlar da çok güzel bir birlik tablosu var. AK Partililer, Hüdaparlılar, Saadet partililer, Kdpliler ve partisizler tek ses tek yürek meydanlardalar.
Buda birilerini ziyadesiyle rahatsız ediyor. Bu rahatsızlar, birlik tablosunu bozmak için malzeme arıyorlar. Çokta aramıyorlar aslında, biz onlara o malzemeyi fazlasıyla veriyoruz.
Mesela milletvekilleri niye meydanlarda değiller diyorlar!
Aslında çokta haklılar. Milli iradenin temsilcileri, milli iradeye yapılan saldırılarda başı çekmeliler.
AK Parti milletvekili de 6. gün meydandaydı. Buda çok büyük bir zaaf. Darbenin asıl muhatabı sizsiniz. Halkı sizin cesaretlendirmeniz, yönlendirmeniz, bilgilendirmeniz, sahiplenmeniz gerekir. Lakin millet meydanlarda tanklara kafa tutarken, siz başında yoktunuz. Mutlaka işleriniz vardır. Yoğunluğunuz ve sorumluluklarınız vardır. Ancak hiçbiri burada olmamanıza bahane değildir.
Milletin moralini bozmaya fitnecilerin eline malzeme vermeye hakkınız yok!
Millet meydana değil, yakınının taziyesi için Batman’a geldi diyor!
Buna hakkınız yok!
Batman halkını temsil ediyorsanız, onun yanında, onun başında, onun derdinde olmanız gerekir, böyle kritik süreçlerde mutlaka halkın içinde olmanız gerekir.
Hâlbuki bir memur olan vali, ilk gece meydanlara çıkıp tankları bekleyen halka hitap etmiş, “bu hain çeteye karşı gerekirse beraber öleceğiz” diyerek halkın dik duruşunu pekiştirmişti. Önceki gün komutanları yanına alıp meydana gelmesi de halkı ziyadesiyle memnun etti.
Halk, dar zamanda yanında olanı da karşı da olanı da asla unutmaz.
Bu dar günlerde, evde oturanlar, uzaktan izleyenler, hakaret ve iftira edenler, iyiler, kötüler, çirkinler çok net ve ortadadır.
Bunlardan bazıları zaaf, bazılarıysa ihanet kokmaktadır!
Zaaflar telafi edilir de ihanetin tek bir tedavi yöntemi vardır!