Doğru yolda kalabilmek

Doğru yolda kalabilmek

Akıl, irade, bilinç imanla bağ kurarak mübarek olur. İmanın kaynağı ALLAH’IN Mesajı Kuran-ı kerimdir. Doğru yolu bulmak ve bu yolda devamlı kalmak, Kur’an-ı hayatımızın olmazsa olmaz haline getirmekle mümkündür. Doğru yolun anahtarı Kuran-ı kerim bu yolu şöyle tarif ediyor. ‘’ ALLAH’A teslim olan: Ahiret gününe inanan, ıslah edici iyi işler yapan, hiç kimse, gelecekten endişe ve geçmişten üzüntü duymayacaktır.’’(Maide suresi;69.ayet). Bu ayetle inşa olan doğru yoldadır. Önemli olan doğru yolda kalabilmektir.

  İnsanın ruh hali, enerjisi, çevre ile ilişkisi bu yolu etkiler. Her şey, her şeyle bağlantılıdır. Tebessüm dahi insanı etkiler. İnancımızla, amelimizle çevremizi etkilemeliyiz. Bir kelebek gibi etkili olmalıyız. Afrika da kanat çırparak,  Amerika da  kasırgaya sebep olan kelebek. Bize örnektir. Hayatımız duadır. Ne istediğimizi bilmektir. ‘’ Bizi dost doğru yola yönelt YARABBİ’’(Fatiha suresi;6.ayet)  Ne isteyeceğimizi bildiriyor. 10 Yaşında istediğin ile 70 yaşında istediğin bir olur mu? Ben senin ALLAH(C.C.) Olduğunu her istediğimi vermemen den öğrendim.(Hz. Ali). İstediğinizi veren ALLAH’I seviyor,  vermeyen  ALLAH’I  sevmiyorsanız,   isteğinizin mahkumu olursunuz. Bilmemenin rahatlığını sürdürüyor, parça ile oyalanarak, bütünü göremiyorsunuz demektir.  Bütünü   gören  ALLAH’A Teslimiyet şart. Gerçek ihtiyacımız olmayan şeyleri istiyoruz. Bu günkü Müslümanlar; uyuyan ve unutmayan ALLAH’I seviyorlar. Kulun görmesini ALLAH’IN görmesinden  daha  önemli  görüyorlar. Olmak değil görünmek olmak istiyorlar. Bu davranış; iyiliği ibadeti göze sokmanın  alameti.  Kur’an-ın berceste ayetlerinden Ayetel  kürsü uyumanın kul işi olduğunu bildiriyor.(Bakara suresi;286. Ayet.)

Doğru yolda kalabilmek Kur’an-ı tefekkür etmekle mümkündür. ‘’Ey insanlar! Sizi bir tek canlıdan (Ademden) yaratan, sonra ondan (Havva)  eşini  var  eden ve bu ikisinden birçok erkek ve kadınlar üretip(yeryüzüne) yayan RABBİNİZ ( gönülden bağlanarak buyruklarına itaat edin, dürüst ve erdemlice bir hayat sürerek kötülüğün her çeşidin) DEN(titizlikle) Sakının! Öyleyse,(ALLAH aşkına! ALLAH’A yemin olsun! ALLAH şahittir ki! Diyerek) adına(yemin edip) dileklerde  bulunduğunuz  ALLAH’A karşı (gelmekten sakının, emirlerine sımsıkı sarılarak kötülüklerden) korunun ve akrabalık bağlarını koparmamaya özen gösterin! (zira hiç unutmayın ki) üstünüzde, sizi sürekli gözetleyen bir ALLAH var!’’(Nisa suresi;1.)

Müslüman gibi düşünüp, kafir  gibi yaşama sevdasındayız! ALLAH Bizim Mevlamız , kafirlere karşı bize yardım et. Duasını okuyoruz, kafirler gibi yaşıyoruz. ‘’ Peki onlar, Kur’an-ı hiç incelemiyorlar mı? (ALLAH, İnsan, evren, hayat, ölüm, insanın menşei, yaratılış amacı, uyması gereken prensipler, ölümden sonra onu bekleyen akıbet ve benzeri konularda Kur’an-nın getirdiği açıklamaları inceleyip de, ondaki hidayet  aydınlığını  görmüyorlar mı?) Yoksa gönülleri üzerinde, (hakikati görmelerine  engel kibir, inat, ön yargı gibi )Kilitler mi var?’’(Muhammed suresi;24.ayet)  Kafir : nimetin üzerini örten. Akıl, irade, vicdan, bilinç ve Kur’an nimetinin üzerini örten.  Hakkın  üzerini  örten.  Söylenmesi gereken gerçeği söylemiyorsanız, onun üstünü örtüyorsunuz .  İman- güven nimetinin üzerini örtüyorsunuz. Güvensizliği oluşturuyorsunuz. İslam: barış ve adalettir. İslam’ın  üzerini  örterek, Bu durumda kargaşa anarşi oluşuyor. İnsan fabrika olsaydı, en çok mazeret üretirdi. Günahlarımızdan, hatalarımızdan ders almıyoruz. Tövbe etmiyoruz. Bu günkü halimizin Kur’an-i  ifadesi : ‘’Ey iman edenler! (sizden önce kendilerine) kitap verilmiş olan (ama buna rağmen son peygambere iman etmeyen Yahudi veya Hıristiyan) lar dan  her hangi bir guruba itaat edecek olursanız, sizi inancınızdan çevirip yeniden inkara döndürürler.’’(Al-i imran;100.) Bu günkü halimiz Yahudi ve Hıristiyan gibi. Yaşantımız onların kopyası.

RABBÜL alemin ALLAH’IN mesajı bizleri uyarır İnşallah. ‘’ ALLAH’IN ayetleri size okunup dururken, üstelik O’nun Resulü ( Muhammed de nesilden nesle aktarılacak örnek hayatıyla) aranızda olduğu halde,( bu kadar açık hakikati) nasıl inkar edebilirsiniz? (Şayet inkarcılığa sapmak istemiyorsanız, işte size çaresi: ) Her kim ALLAH’A ( gönülden bağlanarak O’nun kitabına) sımsıkı sarılırsa, işte o dost doğru yola erdirilmiş demektir. ‘’(Al-i imran;101.ayet).

O halde: ‘’ Ey iman edenler! ALLAH’A karşı  O’nun şanına yaraşır biçimde saygı ve bağlılık gösterin ve ancak (O’na yürekten boyun egen bir) Müslüman olarak can verin!’’(Al-i imran suresi;102.ayet).’’ Hepiniz, ALLAH’IN (Kur’an) ipine(ama sadece bir bölümüne değil) tümüne sımsıkı sarılın; sakın(ondan)ayrılmayın! ALLAH’IN size olan nimetini hatırlayın: Hani bir birinize düşman idiniz fakat kalplerinizi kaynaştırıp birleştirdi de, O’nun sayesinde hepiniz kardeş oldunuz. Ve hani, ateş dolu bir uçurumun tam kenarında idiniz de, ALLAH sizi oradan kurtardı. İşte ALLAH,(öğüt alıp) doğru yolu bulasınız diye ayetlerini size böyle açıkça bildiriyor.’’(Al-i imran; 103.ayet)

Fakat düzensiz, başı boş ve dağınık bir toplum bu hedefleri gerçekleştiremez. Öyleyse; Kur’an-nın ifadesiyle ‘’ İçinizden,(insanlığı) hayra çağıran, iyiliği emreden ve kötülükleri önlemeye çalışan(yönetme ve yönlendirme yetkisine sahip) bir topluluk bulunsun. İşte (gerçek anlamda mutluluğa ve) kurtuluşa erenler, bunlardır.’’ (Al-i imran suresi;104.ayet.) İşte doğru yol ve doğru yolda kalabilmenin RABBANİ mesajı bu. RABBİM bizlere tanımladığı iman, irade ve bilinç nasip etsin. Doğru yolda yaşamak ve doğru yolda kalmak hayatımızın vazgeçilmezi olsun. İnşallah. Selam ve dua ile.

SİZİN DÜŞÜNCELERİNİZ