- 01-10-2022 12:07
- 180
Doğum gibi ölümde bir hakikattir.
Doğarken aslında insan ölüme nişanlanıyor.
Hiçbir can ölümsüz değildir elbette.
Hani insan doğum sonrasında insanlar çok seviniyor ya ve kimisi sevinçten ağlıyor ya, o zaman o doğumuna sevindiği kişinin her an ölebileceğini hiç düşünmüyor.
Gebeliğin öğrenmesi ile ne çocuğun ne zaman doğacağı gelişen tıp sayesinde öğreniliyor.
İnsanın doğması zordur ama ölmesi kadar basit bir işlem yoktur.
Ölüm sadece bir gıdım soluğa ve nefese bağlıdır.
Nefes almadığın anda ölüyorsun.
Doğumun bir yöntem ve şekli var ama ölümün bin bir şekli ve çeşidi var.
Ölümün en kötüsü ağırı nedir diye bana sorarsanız bence insanın insan eliyle ölmesidir.
Her ne gerekçeyle olursa olsun öldürmenin haklı bir gerekçesi olamaz.
Ölümle öldürmekle hak aranmaz.
Ölümle öldürme ile sorunlar çözülmez.
Allah’ın verdiği canı Allah alır.
Bu yüzden dünyanın en kötü ölümü insanın insanı öldürmesidir.
Kardeşin kardeşi öldürmesidir.
Müslüman’ın Müslüman’ı öldürmesidir.
Hayatım boyunca ölümden öldürmeden yana olmadım.
Öldürmenin her yöntemi ve şekli kötüdür.
Daha kötüsü ise insanın kendi kendisini öldürmesidir.
Malumunuz intiharlar sıradanlaşmış.
Şehrimizde sık sık bu tür vakalar yaşanıyor.
İntihar bir insanın bir cana kıyarak katil olması ve kendi canından olmasıdır.
"Bir insanı öldüren bütün insanlığı öldürmüş gibidir” hadisi şerifi aslında intihar ve cinayetlerin vebalinin büyüklüğünü net bir biçimde ortaya koyuyor.
İnsanın günlük hayatta karşılaştığı sorun ne kadar büyük veya zor olursa olsun baş edilmesi ve çözüm bulması mümkündür.
Elbette insanlar yaşamında zorluklarla karşılaşabilirler.
Dara düşüp sıkıntı çekebilirler ancak bunun çözümü ne ölüm nede intihardır.
Sorunlara karşı direnmek, çözüm bulmak yerine intihar etmek acizliktir.
Dünyanın en kötü ölüm yöntemidir.
Ama buna rağmen ne yazık ki şehrimizde buna teşebbüs edenler var.
Batmanın intiharla anılması insanı kahrediyor.
Sonuç olarak öldürmenin ve her yöntemi kötüdür en kötüsü de intihardır.