Ekonomi ve gerçekler

Ekonomi ve gerçekler

Ekonomi krizin varlığını hükümette kabul ediyor.

Ortada küresel ekonomik bir kriz var.

Salgının sürdüğü süreçte üretim azaldı, tüketim çoğaldı ve dünyanın ürettiği gıda dünyadaki 8 milyara yetmedi.

Hele de Rusya Ukrayna savaşı krizi iyice tırmandırdı.

Dolayısıyla ortada ciddi bir ekonomik kriz var.

Sadece Türkiye'de değil, dünyanın tamamında artık hiçbir şey salgın öncesine dönmeyecek.

Yani hiç bir şey eskisi gibi olmayacak.

Her şeye rağmen hükümet emekli, memur ve asgari ücretliye enflasyon farkı ve zammı ödüyor.

Asgari ücretliye ek ödeme yapılacak.

Yüzde 30 maaşlarında iyileştirme olacak, memur ve emekliye yüzde 40'ı bulan bir enflasyon farkı yansıtılacak.

Kimse bunu görmezden gelmemeli.

Sosyal yardımlaşma ilk günkü gibi yoksula hizmet vermeye devam ediyor.

Evde bakım, engellilere destekler ve diğer desteklemelerin tamamı ödenmeye devam ediyor.

Evet, ekonomik kriz var ama bunun etkilerini vatandaşına en asgari şekilde yansımasını sağlayan bir iktidar var.

Şimdi birileri siyasi yalakalık yaptığımı düşünecek.

Düşünsünler çok da umurunda değil.

Ben gördüğümü yazıyorum.

Her şey on numara değil, belki olacağın en iyisi yapılmaya çalışılıyor.

Aslanın hakkını aslana teslim etmek gerekiyor.

Ben onu yapıyorum.

Unutmayalım ki asgari ücretliye verilen yüzde 30'un maliyeye, bütçeye bir yükü var.

 Enflasyon farklarının da öyle.

Lakin, 'ödeyeceğiz, vereceğiz, mağdur etmeyeceğiz' diyen bir iktidar var.

Ağlayıp sızlanmıyorlar. 'Maaşları bu ay ödeyemeyebiliriz'  diyen bir hükümet yok.

Olaya bir de böyle bir pencereden bakın olur mu?

 

SİZİN DÜŞÜNCELERİNİZ