- 24-01-2018 21:43
- 9866
Genel hatlarıyla emperyalistlerin oyunları çok büyük benzerlikler gösterir.
Tarihte bu emperyalist güçlerin birçok oyunlarına, işgallerine şahit olduk.
Bu konuda çok kitaplar okuduk, filimler izledik.
Anlatmak istediğim o ki bizler bu oyunlara ve maskeli balolara aslında hiç de yabancı değiliz.
Örneğin kalkınmakta olan ülkeler veya kalkınması halen devam eden ülkelerin önlerine hep set koyarlar.
Kalkınmalarını, güçlü modern bir devlet olmalarını istemezler.
O kalkınma hamleleri hep devam eder.
Her nedense bu kalkınma süreçleri hiç bitmez ya da bitmesini istemezler.
Biliyoruz ki zayıf ülkeler ve güvenlik zaafı gösteren devletler, potansiyel yemdir.
Emperyalist güçlerin, her zaman onların üzerlerinde emelleri vardır.
Mutlak surette onlardan her anlamda yararlanmak isterler bu emperyalist güçler.
Patron-garson ilişkisi gibi yahut modern kölelik misali...
Bakın bir de bunlara asla güvenilmez.
Dost ülkeler değillerdir.
Dostlukları olmaz.
Olsa çıkarları olur.
Çıkarları uğruna her kanunsuzluğa, vahşete, işgale başvururular.
En canlı örneği ABD ve Türkiye müttefikliği, dostluğu, tarihe dayanan yarım asırdan fazla olan birçok değişik dalda olan ilişkilerimiz gibi.
Siyaset, bilim ve eğitim konusunda NATO’da olan birlik ve ilişkilerimiz, iktisadi siyasi v.s gibi.
Şimdi bizler ABD’yi tanıyamıyoruz.
Tanımakta da fazlasıyla güçlük yaşıyoruz.
Hatta hatta tanıyamamakla tanımış oluyoruz.
Ortadoğu’yu getirdiği hale bir bakın.
Adına ve dünya kamuoyunda yaratmış olduğu prestij ve şöhrete hiç mi hiç yakışmayan bir profil çizdi.
O bu hatayı bu vahşeti ve ikiyüzlülüğü hep yapıyor, geçmişte de yaptı.
İnanıyorum ki gelecekte de yapacaktır.
Dost gözüken ama asla dost olmayan ve binbir maske takan, menfaatleri ve çıkarları uğruna yapmayacağı olmayan basit; kişilik, kimlik ve asaletten son derece yoksun bir ülke ve siyasi misyonları hep bulanık, hep kan ve vahşet üstüne çizilen emperyalist, işgalci kan emen bir ülke.
Tüm dünya kamuoyunun gözlerinin içine baka baka yalan söyleyen ve söyledikleri yalanlarla adeta kendini bile küçük düşüren bir ABD profili gördük, üzüldük.
adeta inanamadık.
Üst düzey siyasilerimiz, artık bırakın onlara saygı duymayı, adeta alay ettiler, meydan okudular.
ABD denilen emperyalist gücü, işte bu kimliksizlik, kişiliksizlik, bu hale getirdi.
Afrin’de yaptıkları ve yapmak istedikleri o kadar net ortadayken çark ettiler, inkar ettiler.
Bir günde kendileriyle çelişen çok zıt fikir ve siyasi demeçlerle, dünya alemi kendilerine güldürdüler.
Akan ve akacak kanın savaşların kirli mimarı diye ben buna derim.
Maddi manevi tahribatların baş sorumlusu, figüranları ve uşaklarının, Ortadoğu’yu getirmiş olduğu hale bakın ve kanaat notunuzu kendiniz verin, bu işgalci kan emen emperyalist güce.
Demem o ki dünya milletleri bu emperyalist güçlere karşı koymadıkça ve maskelerini çok net olarak düşürüp karşı önlemler almadıkça bu gezegen ve yaşayan milletler, daha çok çekecek bunlardan…