Erken seçim hastalığı

Erken seçim hastalığı

Türkiye'de bazı şeyler insana adeta dejavu hissi veriyor.

Muhalefetin erken seçim istemesi tam da bunlardan bir tanesi.

Gidin Avrupa ülkelerini gezin son 40 yıldır bizim kadar erken seçim isteyen başka bir ülke var mıdır?

Biz de seçim bittiği gün erken seçim masadadır ve erken seçim hep gündemdedir.

Erken seçim ne demek?

İktidar parti ve partilerinin "biz ülkeyi iyi yönetemiyoruz daha iyisi varsa buyrun sandığa gidelim" demektir.

Türkiye'de ise erken seçim bir spordur.

Çünkü başarı olsa da olmasa da muhalefet erken seçim ister.

Muhalefetin ülkeyi daha iyi yönetmekle ilgili programı da yoktur ama bu bir oyunmuş gibi spormuş gibi etken seçim ister.

Erken seçimin maddi manevi ağır bir faturası var ama kimin umurunda yeter ki erken seçim olsun.

Vatandaşı mağdur eden erken seçim söylentisi dahi yatırımcının bekleme odasında durmadı demek.

Yani her şey durur.

Erken seçim bir ülkenin durağanlık yaşaması demektir.

Bu ülkeyi durmadan durağan ve üretmeyen, gelecek kaygısı yaşar hale getirmek neyin kafası.

Oysa genel seçim takvimi belli.

Ona göre hazırlık yapar, program ve strateji hazırlarsın.

Ana nerede bizim zihniyetlerimizde strateji yoktur.

Muhalefet partilerinin bir programı yok.

Her kafadan bir ses çıkıyor.

Tek stratejileri Osman Kavala.

Bu ülkenin başka bir derdi yok mu?

Sanki bütün millet bu adamı tanıyor.

Milletin derdi başka, muhalefetin derdi başka.

Açıkçası ben erken seçime oldum olası karşıyım.

Seçimin her zaman zamanında yapılmasını istiyorum.

Ülke önünü görsün.

Herkes takvimi bilsin ona göre planlamasını yapsın.

Milleti durmadan erken seçim metaforuna sokmak bu ülkeye zarar veriyor.

Artık bunu herkes anlasın.

Erken seçim isteyen seçimin maliyetini de karşılasın o zaman.

Seçimin maliyeti milletin cebine yansıyor.

Faturayı hep millete çıkarma hastalığından vazgeçelim.

Bu hastalık milleti tedirgin eden kaygı oluşturan bir hastalık.

Buna hiç kimsenin hakkı yok.

SİZİN DÜŞÜNCELERİNİZ