- 22-02-2016 20:21
- 96
Hep savaş, hep zulüm… Uzun zamandır içiniz kararmış durumda farkındayım.
Ufak da olsa güzel haberler alıp “ohh bee” demek isteyenler için umut kokan, yüzleri gülümseten bir yazı hazırladım.
Dün gazetemizin 1. sayfasında okuduğunuz (okumayanlar varsa karnelerine bir eksi puanı not düşsünler) “Artık Sıcak Bir Yuvaları Var” başlıklı haberimizin hikâyesini sizlere anlatacağım.
Haberde söz konusu aile, 9 kişilik Şut Ailesi.
Anne Süslü Şut… 38 yaşında. Sason’un Karameşe Köyünden… Daha önceki evliliğinden 2 çocuğu olan bir adamla evlendirilir. Ama gel gör ki çoluk çocuk sahibi olduktan sonra kocası tarafından terk edilir.
Çocuklarından biri konuşma engelli güzel mi güzel bir kız çocuğu. En büyükleri 16 yaşındaki bir genç kız…
Anne Süslü Şut, Valiliğe bağlı Sosyal Yardımlaşma Vakfı’ndan aldığı yardım paraları ile çocuklarını geçindirmeye çalışır.
Onları okutur, hem annelik hem de babalık yapar. Ancak onlara çok iyi şartlarda bir yaşam sunabilmiş midir?
Maalesef hayır!
Başyazarımız Recep Kavuş’un yönlendirmesi ile evi ziyaret ettiğimizde bu kadar karamsar bir manzara ile karşılaşacağımı tahmin etmemiştim.
Evdeki yoğun mu yoğun rutubet kokusu, içeriye girmenizi engelleyen bir duvar gibi adeta.
Duvarlar çatlak ve odalar su içinde.
Pencerelerin camları yok, naylon ve poşetlerle soğuk havaya karşı önlem alınmaya çalışılmış.
Anne Süslü Şut, tek kelime Türkçe bilmiyor.
Okula giden ufak çocuklar dışında evde kendini Türkçe ifade edebilen kimse yok.
Bu yüzden olacak ki Anne Süslü Şut, kurumlara ve yardım derneklerine kendini yeterince anlatamamış.
Haberimiz, ses getirdi ve hayırsever vatandaşlarımız ile bazı yardım derneklerinden aileye erzak yardımları yapıldı. Ancak ailenin önceliği, sıcak ve temiz bir yuvaydı.
***
Siz okurlarımızdan aldığımız güçle Şut Ailesi için “Ev Kuralım” Kampanyası başlattık. Tam da tahmin ettiğim gibi… Bizi yalnız bırakmadınız.
Başta Vali Azmi Çelik… Gerekli talimatları vererek kampanyamızın sahiplenilmesini sağladı. Talimatı üzerine Sosyal Yardımlaşma ve Dayanışma Vakfı Müdürlüğü ile iletişim kanallarımız oluştu.
Sosyal Yardımlaşma ve Dayanışma Vakfı Müdürü Beşir Arslan, kentin en duyarlı idarecilerinden biri olduğunu bir kez daha kanıtladı ve aileye ev bulunması durumunda kira bedelinin kurum tarafından karşılanacağını söyledi.
Muhabirimiz Yusuf Kavak ile birlikte kollara düştük, Batman’ı sokak sokak gezerek aileye ev aradık.
Veeee o evi zor da olsa bulduk : )
Çamlıca Mahallesinde bulduğumuz tek katlı müstakil ev, Sosyal Yardımlaşma Müdürlüğü tarafından istihdam edilen kadınlarımız tarafından temizlendi. (O gizli kahramanlara da teşekkürler bu arada)
Haberimizi sosyal medyada okuyup benimle iletişime geçen İş Kadını Emine Arık Tuncer… Kendisini AK Parti Milletvekili Aday Adayı olarak tanımış, seçim sürecinde keyifli bir söyleşi gerçekleştirmiştim. İstanbul’da yaşamasına rağmen Batman’la gönül bağını hiç koparmayan Emine Hanım, çocukların ranzalarını, kıyafet dolapları ile çalışma masalarını yaptırdı.
Batman Basın İlan Kurumu’ndan Hasan Kutay, kampanyamızı sahiplendi ve hayırseverleri bize yönlendirmede iyi bir koordinatör görevi üstlendi.
Yusuf Binarbaşı ve Eğitimci Eşi Songül Binarbaşı, en ufak isteğimizi dahi geri çevirmeden ev taşıma ile ilgili bütün işlemlerin takipçisi oldu.
DEDAŞ İl Müdürü Faruk İşlek, Dicle Epsaş Müdürü Serhat Öztürk ve Basın Sorumlusu Zeki Gün, elektrik hizmeti için gerekli yardımları yaptı. Ancak aileye elektrik hizmetinde kolaylık sağlanması için de ricalarımız olacak yakında :)
Kızılay Başkanımız Sabahattin Tezdiğ, aileye gıda yardımında bulundu.
Ayaz İletişim Sahibi duyarlı esnafımız, evin perdelerinden mutfak hırdavatlarına, ütüsünden soba ve elektrik süpürgesine kadar bütün ihtiyaçları karşıladı.
Eğitimci ve KEY Animasyon Koordinatörü Medeni Arslan, kampanyamızın duyurusunda rol aldı, sosyal medyada yaptığı paylaşımlarla en iyi internet editörlerini aratmadı: ))
Bir öğretmen grubu, evin halılarını satın aldı.
Pensan Fatih Kalem Firması Sorumlusu Osman Bağaç, okuyan çocuklar için kırtasiye malzemesi desteğinde bulundu.
CİHAN Ajansı Muhabiri Emrah Kocabey, saatlerce eşya taşıyıp durdu. Kendi evini kursa bu kadar yorulmazdı inanın.
Ve tabi ki Muhabirimiz Yusuf Kavak… Günlerce hem haber peşinde koştu hem de ev bulmadan tutun, eşyaların taşınmasına, evin elektrik ve su kaydının yapılmasına, halıların serilmesi ve hatta perdelerin takılmasına kadar her şeyle birebir ilgilendi. Yorgunluk, onu hasta edip yatağa düşürse de bir gün bile “off” demedi (ben bizzat şahidim yemin ederim)
***
Yardım edip destek verenlerin listesi aslında epey uzun ancak makaleme ayrılan yer bu kadarla sınırlı. Haberimizle ilgili hazırladığım Teşekkür Metni, dünkü sayımızda da yayınlandı. Bu listede yer alanların hepsi, karşılıksız bir şekilde bütün fedakârlığı göstererek yanımızda oldu. Umut verdiniz bana, teşekkürler...