Bu toplumun en büyük zaafı, evliyasıyla arasına mesafe koymasıdır!
Cumhuriyet sonrası, toplumun sigortası olan evliyalar ya idam edilmiş ya itibarsızlaştırılmış, yada içi boş bir etiket haline getirilmişti.
İtilaf devletlerine kan kusturan milletin önderleri, itilaf devletinin yıkamadığı devletin yeni neferleri tarafından adeta imha edilmişti.
Buda, toplumun ferasetini elinden alıp, büyük musibetlere düçar olmamıza yol açmıştı!
Büyük evliyalar, zındıkları gözlerinden anlar ve toplumu onlara karşı uyarırlar. Uyardılar da ama biz onlara karşı sağırdık. Evliyalarla aramızda set vardı engel vardı!
Üstad Bediüzzaman bu hoca kılıklı soytarı hakkında uyarılarda bulunmuş, üstadın öğrencileri bu soytarının hain olduğunu ifade etmişti.
Yaklaşık 20 yıl önce vefat eden amcam Molla Şerif(babamın amcası), büyük bir alimdi ve o soytarıyı tv de ilk gördüğünde "kapatın bu zındığı" demişti.
O zaman, bu kadar sert tepki vermesini anlayamamıştık!
Toplumda anlamadı. Çünkü evliyasının manevi dünyasına girmemişti! Giriş yolları da birileri tarafından engellerle çevrelenmişti.
Kadrolaştıklarında gördük, soru çaldıklarında, şantaj yaptıklarında, ihale kayırdıklarında, milletin yatak odasına girdiklerinde, iftira attıklarında…
Gördük ama çok geç kaldık, artık çok güçlü, arsız ve pervasızdılar!
Mit’in tırlarını durdurdular, Yahudi’nin menfaatine çomak sokan bankayı yağmaladılar, onların sadece bir isteğini geri çeviren Başbakanı katletmeye çalıştılar…
Kızdık, gerildik, nefret ettik ama gereğini yapmadık. Halbuki Hz Peygamber(SAV), ihanet edeni asla affetmemişti, Hz Ömer’de Hz. Ali’de…
Geç kaldık, tokat yedik. Büyük acılar çektik, çok şehitler verdik!
Şimdi oturup ders çıkarma zamanı!
Toplumun sigortası olan evliyaların önü açılmalı, halkla arasında olan engeller kaldırılmalı, ilmini siyasete alet edenler ayıklanmalı, itibar kıyımının önüne geçilmelidir.
İhanet edene asla merhamet edilmemelidir. Zalime merhametin mazluma zulüm olduğu unutulmamalıdır.
Şehitlerimizin emanetlerine sahip çıkılmalıdır. Tanka kafa tutan, mermiye göğsünü geren, uçaklara meydan okuyan şehitlerimizin anne babasının ellerinden öpülmeli, evlatları öpülüp baş tacı edilmelidir.
Onları yetiştiren anne babada, onların yetiştirdiği evlatlarda bu toplumun namusudur!
Sahip çıkılmalı, ihtiyaçları giderilmeli, kalitelerinden faydalanılmalıdır. Bu çocuklar, devletin en üst kademelerine kadar taşınmalıdır.
Gözünü kırpmadan ölüme yürüyen cengâverlerin çocuklarının gözünden asla yaş akmamalıdır.
Devlet, en büyük ihtiyacı olan kaliteli adam açığını bunlarla kapatmalıdır.
Emanet baş tacı edilmeli, devlet emin ellere teslim edilmelidir.
Sulatan Alpaslan’ın, Fatih’in, Abdulahmid’in, Selahaddini Eyyubinin tohumları yeşertilmeli ki onların zaferleri tekrar etsin!
***
Bizde Batman Çalışan Gazeteciler Derneği olarak, bu evlatlarımıza destek olmak ve toplumda farkındalık yaratmak için 2 bin liralık bir destekte bulunduk.
Bütün dernek, cemiyet, ve işadamları destek olmalı, bu aslan parçaları maddi manevi hiçbir eksiklik hissetmemelidir.
Evliyasına ve şehitlerin emanetine sahip çıkan bir toplum dileğiyle, sağlıklı ve mutlu kalın...