FERHAT’IN TORPİL İSYANI

FERHAT’IN TORPİL İSYANI

İşe alımlarda torpil ile ilgili kaleme aldığım 21.09.2018 tarihli yazımın girişine bir okuyucumdan gelen yazıyı da ekleyerek tekrarlayacağım.

Yazı kaleme almamın üzerinden 3 sene geçmiş ancak kamuda ve özel sektörde işe girmede görevde yükselmede değişen bir şey yok.

Bu yüzden bunalıma giren üniversite mezunu Ferhat isimli okuyucumun yazısını, virgülüne noktasına dokunmadan paylaşayım.

Adım Ferhat Üniversite mezunuyum.  

Sınavda 85 puan aldım hala atamam olmadı

KYK borcum var 5, 6 aydır memleketten Uzak Eskişehir de Çok zor şartlarda Garsonluk yapıyorum

Kazandığım haftalığı KYK borcuna ödüyorum

Dayısı olanlar bir kuruma torpille işe yerleştiriliyor

Ben ise 85 puan aldım üstüne yetmez gibi bir işe girmeden para ödüyorum

Birikimim bir şey yok zor durumdayım aileme de bakıyorum, kamuda çalışan başka aile biriyemiz de yok.

24 yaşına bastim hayatımı kurmam gerekir artık.

 Dayımız, torpilimiz yok diye boşta kalıyoruz.

Buda  3 sene önce kaleme aldığım yazı;

Torpil ahlaki değildir

… 

Yaşamın neredeyse her alanında işler, torpil ve kayırma ile yürüyor.

Her şey değişti, modası geçti ama torpil ve kayırma, yerini koruyor.

Neredeyse bu ülkede torpil ve kayırmaya bulaşmamış kimse yok.

Ne yapacaksın, çark böyle dönüyor.

Özellikle de kamuda işlere torpil işi çok giriyor.

Çoğu kurumda dayısı olan, işini görebiliyor.

Dayısı olmayan ise hak ettiğini bile alamıyor.

Mesela yıllarca okulda başarılı olan ve en iyi üniversiteden mezun olan biri, torpili yoksa işsizler sınıfına katılıyor.

Görevde yükselmede torpil gerekir.

Evlenmede torpil…

İlla ki referans ve kefil gerekir.

Torpil ve kayırma en çok da kamuya personel almada işliyor.

Sınavlar ne kadar adil yapılırsa yapılsın, mülakat ve seçimin olduğu her işte mutlaka torpil oluyor.

Bu da insanlarda adalet ve eşitlik duygusunu zedeliyor.

Örneğin Batman Belediyesi, geçenlerde 5 engelli personel alımı yaptı.

Günlerce kamuoyunda torpil söylentileri dolaştı.

Sonuçta işe alınacaklar kura ile belirlenince kimse duruma itiraz etmedi.

Eminim bu yöntem birilerini rahatsız etmiştir.

Çünkü oy ve başka kaygılarla insanların yoksulluğunu sömürenler, hiç de bu yöntemden hoşlanmazlar.

Ama olması gereken, yol ve fırsat eşitliğidir.  

Siyasilerin İŞ-Kur’a alınacak personellerin belirlenmesinde bile isimlerinin geçmesi doğru değildir.

İşe alınan personellerin belirlenmesine müdahale ederek siyasi kazanç elde ettiklerini düşünüyorlar.

Oysa birkaç kişiyi memnun edelim derken siyasiler, yüzlerce kişiyi de küstürüp kendilerine düşman ettiriyorlar.

Siyasilerin personel alımlarına sürekli müdahale etmesi, kadro simsarlarının işine de yarıyor.

Bu aralar yine ortalık, torpil söylentisi ile çalkalanıyor.

Şehrimizde İl Milli Eğitim Müdürlüğü emrinde yaklaşık 9 ay çalıştırılacak olan 291 güvenlik görevlisi ile 400 hizmetli alımı için İş Kur’a şu ana kadar 5.000 kişinin üzerinde başvuru yapıldı.

İŞKUR bünyesinde çalışan personeller aylık ortalama 1500-1700 TL alıyorlar.

Bu, günümüz şartları için çok iyi bir ücret değil.

Ancak muhtaç ve mağdur oldukları için bu geçici işe binlercesi başvuruyor.    

İşe alınacak insanlar, maddi durum, evde başka sigortalı kişi çalışıp çalışmadığı, başka bir gelir kaynağı olup olmadığı gibi kriterlere göre belirlenirse hadi neyse deriz…

Ama kesinlikle mağdur insanlar arasında torpil ve adam kayırma, ahlaki ve vicdanı değildir. 

 

SİZİN DÜŞÜNCELERİNİZ