Sisli ve puslu bir süreçte Petrolspor, güneşi görmek için kendi evinde Halide Edip Adıvar Spor kulübünü ağırladı.
Ağırladı diyorum ama lafın gelişi!
Güya kendi sahasında ama kendi şehrinden uzak.
Bir takım bu kadar kaderine terk edilemez.
Kulübü ayakta tutmaya çalışan Yarasalar Taraftar grubu ve takıma gönül veren bir kaç insan dışında koskocaman stat yalnızları oynuyor. Haliyle iç saha maçlarımızın hiçbir kerametini göremiyoruz.
Hatta tam tersi son dakikalarda yenilen gollerle kaybedilen puanların lanetini yaşamaya devam ediyoruz.
Petrolspor iki defa öne geçtiği karşılaşmada avantajı değerlendiremeyerek rakibiyle puanları paylaşmak zorunda kaldı.
Sahaya iyi yayılan ve zaman zaman hücumda etkili olan bir takım izledik.Direkler ve kaçan net pozisyonlar etkinin sonucuydular.
Maç genelinde rakibine oyunu bırakmadı desek yeridir.
Sadece basit top kayıpları ve orta alanda mücadelenin az oluşu sonuca hemen gitmememizde önemli etkenler oldu.
Bu anlamda Burak Seres ve Sabahattin Usta’nın artık sirkelenmesi gerektiğini düşünüyorum. Burak, topları olması gerektiği gibi kullanamadı.
Sabahattin’in ise daha hızlı oyun kurması ve daha etkili olmasının vakti geldi de geçiyor. Savunmanın sağında Fatih Aydın bana göre maçın en iyisiydi.
Mücadelesi ve oyuna katkısı takdire şayandı. Ama Hücumda Emrah Metoğlu attığı iki gol ve hırslı futbolu ile takım galip gelseydi maçın adamı olacaktı.
Gerçi son dakikada yediği kırmızı kartla bir nebze maçın konuşulan adamı oldu diyebiliriz. Diğer taraftan dikkatimi çeken iki hamle ile Teknik Heyetin de konuşulacağını düşünüyorum. Şöyle ki; Karşılaşmanın 75.dakikasında Veli Akbulut, yerini Aziz Ceylan’a bıraktı.
Buraya kadar her şey normal gibi göründü.
Çünkü mutlak galibiyet lazımdı ve hücuma katkı olsun diye Aziz Ceylan hamlesi gerekiyordu. Ayrıca Veli performans açısından da belki çıkarılabilecek bir isimdi.
Ancak Veli’nin oyundan alınmasından sonra sol bekte boşalan bölgeye, sol açıkta mücadele veren Ali Kemal’in çekilmesi enteresan geldi.
Rakip bu değişiklikten sonra bu kanattan bir kaç pozisyonda etkili oldu.
Bir savunma oyuncusu olmayan Ali Kemal, son dakikalarda eline gelen topla da penaltıya sebebiyet veren isim oldu.
İkinci ve beni en çok şaşırtan hamle ise son saniyede yapılan değişiklik. Maçın 5. yani son uzatma dakikasında bir köşe vuruşu kazanıyoruz.
Korneri kullanmak İçin Ali Kuleli Topun gerisinde.
Ama ne hikmetse kenardan öndeymişiz gibi oyuncu değişikliği yapıyoruz.
Skor 2-2 ve son pozisyon.
Hem de korneri kullanacak Ali Kuleli, değişikliğin ismi.
Etkisiz kornerden sonra zaten karşılaşmada son düdük çalındı.
Oradaki zaman kaybı bir yana ne düşünüldü anlamadım.
Ben daha önceki yazılarımda da dile getirdim.
Bireysel olarak kadromuzda iyi isimler var.
Sadece takım olmamız ve takım oyunu oynamamız lazım.
Şimdi buradan kalkıp gidip gelen ve bu enkazı devralan Tarık Hocayı elbette eleştirmeyeceğim.
Zamanla kendi projelerini sahaya yansıtacağını ve takım üzerinde etkisini göstermesini bekliyoruz.
Naçizane düşüncem, takıma öncelikle mücadele ruhu ve konsantrasyon yüklemeli.
Son dakika kâbuslarının çoğu sebebi şanssızlık gibi görünse de motivasyonsuzluğun olduğu aşikâr.
Bu elbette kulüpte son dönemde yaşanan belirsizliklerin devam etmesinden de kaynaklanıyor. Önünü göremeyen ve kaygı içinde işini yapmaya çalışan futbolcuların bir an önce bu psikolojiden çıkarılmaları gerekiyor.
İvedilikle yeni yönetim netleşmesi ve hocanın planlarını sahaya yansıtması şart.
Zira haftalar ilerliyor ve rakipler fırsatı kaçırmıyor.
Çok geç olmadan herkes taşın altına elini koymalı.
Özellikle şehir olarak bu gelişmelere kulak tıkanmamalı ve desteklerimizi esirgememeliyiz. Klasik olacak belki ama unutmayın, başka Petrolspor yok.
22°