- 13-09-2019 17:58
- 18818
Gençler; delikanlı, heyecanlı, fikir öğreten, saf ve enerji doludurlar.
Tecrübeleri az olsada, her konuda fikir ve çözüm önerileri sunacak bilgileri ve heyecanlar vardır.
Onlara değer verdiğinde değer bulursun.
Onlarla oturmak, konuşmak, dinlemek ve fikirlerine değer vermek, ufkumuzu açar.
Geçenlerde bir AVM de gençlerle sohbet etme imkânım oldu.
Sokak hayvanlarına yönelik bir etkinlik yapıyorlardı.
Toplumun dikkatini bu konuya çekmek hem de para kazanmak amaçlı idi.
Bir süre yanlarında oturdum, onlarla sohbet ettim, memleket meselelerini ve siyaset konuştuk.
İşsizliğin boyutunu anlatımlarında söze karışarak dedim ki "biz, siz, ailelerimiz ve çoğunluğumuz işsizliğe çareyi istemiyoruz." dediğimde gençler hep bir ağızdan "Hayır yanılıyorsun..." itirazlarını yaptılar.
Aynı iddiayı tekrar ettim ve aynı itirazları aldıktan sonra onlara "Arkadaşlar açmış olduğunuz stantta ürününüz rağbet görmez müşteri almaz ise ne yaparsınız?" biri "Müşterinin taleplerini değerlendirir ona göre davranırız." Ben "Yanı müşteri ne talep ederse onu satarsınız?" onlar "evet ticaretin kuralı budur" ben "Arz talebe göre yapılır öyle mi?" onlar "evet".
Ben "Şimdi gelelim asil meseleye. Siyasî partileri satıcı olan sizleri kabul edersek, politikaları da sizin sattıklarınızdır. Müşteri de oy dur. Yanı siyasetçinin politikasını oy belirler."
Gençler "doğrudur." Ben "Erbakan ağır sanayi hamlesi ile iş dedi, bizler oy vermeyerek istemeyiz dedik."
Gençler "Erbakan başka" ben "Onun kurduğu ve vefat edene kadarda onursal başkanı olduğu saadet partisi ağır sanayi, milli ve manevi kalkınma dedi, biz oylarımızla 'istemeyiz' dedik buna karşılık hiç fabrika kurmayan iş imkanı sunmayan ana muhalefet ile bölge partisi ve var olanları satan 'kıraathane ve kek' diyene oy verdik. Yıllardır, birisini iktidar oburunu ana muhalefet bir diğerini de bölgedeki birinci parti yaptık."
Gençler "doğru..."
Ben ERBAKAN hocanın sağ ve başkan iken girdiği seçimde %1 bile oy alamadı.
Gençler "Doğru"
Ben "Erbakan hocanın Diyarbakır’da kurduğu TEMSAN 12 ünite ile 60-70 bin insana iş imkanı verecek bir kapasite ile açıldı. Şimdi 100-200 kişi ile çalıştırılıyor. Sümer hali fabrikası, tek-el tutun, Et balık fabrikası, ekmek fabrikası... gibileri da satıldı. Bölge, İktidar ve muhalefet partilerinin sesi bile çıkmadı. Şimdi anladınız mı neden iş istemediğimizi."
Gençler "Yanı.." Ben " Eğer bu hizmetleri yapan partiye hak ettiği desteği verseydik bu fabrikaların kapasitesi artırılır, yeni fabrikalar kurulurdu. Bölgede işsizlik kalmaz idi. Diğer partiler de bu politikalara önem verirlerdi. Biz ERBAKANIN partisi olan ve onun politikalarını devam ettiren saadet partisine %1 oy verdik."
Bir genç sözümü keserek "Biz saadet partisi ile beraber iş ve aş imkânlarımızı da sandığa gömdük."
İğneyi kendimize batırmadan çuvaldızı başkasına batırmayalım.
Üniversite bitiren gencimizin iş bulmamasının sebeplerinden biri de biziz.
Gençlerimize iş, aş ve mutlu bir yuva lazım.
Ağır sanayi hamlesini başlatacak, hapishane yerine fabrikalar kuracak iktidar lazım.
Batıdan medet umman, milliyetçilik üzerine siyaset yapan, kıraathane ve kek verenlerle bu işin olmayacağı gerçeğidir.
Selam ve dua ile.