GİZLİ ÖZNE İSRAİL

Sanırım kuruluşundan bu yana İsrail, hiç bir zaman kendini bu kadar güvende his etmemişti. Bulunduğu coğrafyada asla yakınlarında ve etrafında güçlü bir ülkenin olmasını istemeyen İsrail, şimdi dört köşe durumunda güvenlik açısından…
ABD’nin elleriyle yaptırdığı Mısır darbesinden ötürü Mısırı halletti.
Yine aynı İsrail, adeta taşeron firması gibi kullandığı ve ilerde de kullanacağı ABD sayesinde Irak ve Suriye’yi de kan gölüne çevirdi.
Nasıl olsa içi boşaltılmış ve bölünmüş komşu ülkeler, artık ona hiç bir konuda zarar veremezler.
Zira kendi dertleriyle ve büyük sorunları olan beka ve sınır bütünlükleriyle uğraşıyorlardır.
Oh ne ala?
Gel keyfim gel.
ABD’deki lobileri sayesinde başkan kim olursa olsun bir şekilde onları kucakta buluyor.
Nasıl yöntem ve metotlar kullanıyorsa bir bakıyorsunuz ki kendisinin uygulamak istediği plan ve projeleri ABD uyguluyor ve her konuda yapılanlar, direkt yahut dolaylı, mutlaka İsrail’e yarıyor.
Bilindiği üzere komşularının kalkınması, güçlü olması, uykularını kaçırıyor.
Bu yüzden Ortadoğu Ülkeleri ehli keyf Araplar, kendi sorunlarıyla uğraşırken, İsrail hiç boş durur mu? 
Başka başka planlar yapma hazırlığında, zamanı gelince de gizli özne olmak koşuluyla mutlaka hayata geçiriyor.
Nasıl olsa elinde değişik maşa ve piyonlar var.
Başta da ABD olmak üzere en yakın örneği Bay Trump’ın Kudüs’ü tepsiyle kendilerine el-ikram etmesi, servis etmesini örnek olarak vermek mümkün.
Elbette ki ABD, bu konuda çok yalnız kaldı ve inanılmaz prestij kaybına uğramasına rağmen gizli özne istediklerini yapıyor, hatta yaptırıyor, desem daha doğru olur.
Aynı zamanda bu skandalla Bay Trump, kendisine de zarar vermiş oldu.
ABD’yi hem karıştırdı hem de itibarsızlaştırdı.
Akla şu geliyor;
Bu riski ve prestij kaybını göze alacak kadar hata yapan Trump’ın ne tür açıkları yahut çıkarları olabilir ki?
Bunu da ileriki zamanlarda tarih, çok net olarak ortaya koyacak, netleştirecek.
Zira hiç bir zaman yapılan büyük skandallar, gizli kalmaz.
Zamanla öğreneceğiz, ama bu gün ama yarın.
Ortadoğu’nun kan gölüne dönüşmesi, iflah olmaması ve daima iç çatışma ve savaşlarla kaynaması, her şekilde İsrail’e fazlasıyla yarıyor.
Bu da adamların BOP projesinin bir parçası mı, demeden geçemiyorum.
Hesaba katmadığı illahi bir gerçek var ki…
Eninde sonunda bu kavim iflah olamayacak, irşad olamayacak ve çok büyük kayıplara maruz kalacak.
Bunu ben söylemiyorum.
Benim kişisel fikrim değil.
Yüce ve kutsal kitabımız olan Kur’an-ı Kerimin birçok ayetleri apaçık ifade ediyor.
Mutlak surette Allah’ın dediği ve ayetlerin buyurduğu hakikatler gerçekleşecek.
Bunu zamana bırakıyorum.
Ancak tarihte çok garip örnekler var, yaşanmış olan.
Zafer görünümlü helak olmalar ve büyük kayıplar yaşamış nice kavimler var.
Bu gerçeğe ve hakkın güneşine, gözlerini kapayıp kulaklarını tıkayan İsrail, ne zamana kadar bilmezden, duymazdan gelecek?
İşte bu gerçeği içinde bulundukları gafletten ötürü göremiyorlar, duyamıyorlar, anlayamıyorlar.
Mutlaka bu yaşadıkları gaflet ve inançsızlık da ilahi adaletin ta kendisidir diye düşünüyorum.
Suriye’de katledilen yüz binlerce insanın, yine göç eden milyonlarca Suriyelinin hakkı yanlarına kalacak mı ?
İlahi adalet, er yahut geç mutlak surette yerini bulacak.
Benzer kavimlerin nasıl helak oldukları apaçık ortada.
Bunları da zaman ve mekân isim vererek bizlere açıklayan, deşifre eden, ilahi emirler ve ayetler, elbette ki yanılmaz.
İsrail, ağzıyla kuş tutsa, başka başka gezegenlere de kaçsa, mutlaka o akıbete uğrayacaktır.
Aksini düşünenler varsa akıl süzgecinde, günümüzü ve günümüzde olup bitenleri aklıselim bir tarzla incelesinler.
Tarihte bu kavmin yaptıkları ve uğradıkları azapları da araştırsınlar hodri meydan…

SİZİN DÜŞÜNCELERİNİZ