Bazen ufak bir olay gününüzü mahvedebilir. Karşılaştığınız bir kişiyle yaşadığınız tatsız olay huzurumuzu kaçırabilir.
Ben de böyle can sıkıntısına sebep olacak olaylarla çok karşılaşırım.
Genelde olaylar karşısında tepki verdiğim için bazen gerginlikler yaşarım. Ve eğer şikâyet edebileceğim bir üst merci varsa mutlaka arayıp bildiririm.
Ya da şikâyet kutularına yaşanan sıkıntıyı ya da memnun kalmadığım durum ve davranışları belirtirim.
Geçen hafta açık öğretim sınavı vardı. Birçok kişi bu sınava giriyordur.
Okulların girişinde polis memurları tarafından kontrol noktası vardır.
Sınava girecek kişilerin çantası ve üstü aranır. Kişinin üzerinde giriş belgesinde yasak olarak belirtilen bir eşya varsa o eşyayla sınava alınmaz. Bunu herkes bilir ve kimse de sıkıntı yaratmaz.
Ben de sınava girenlerdenim. Okul girişin de üst araması yapan bayan polis memuru ile yaşadığım tatsızlığı anlatmak istiyorum.
Görevinin ne olduğunu tam idrak edememiş birisiyle karşılaştım.
Bana denk gelen polis, üst araması yaparken aradığı kişide telefon bulmaya odaklanmıştı. Orada yaptığı işin sadece telefon bulmak olduğunu düşünmüş ki aradığı kişide telefon olmadığını görmesine rağmen telefon bulma çabasına giren bir polis memuruyla karşı karşıya kaldım.
Üst araması yapan polis memurunun yanına geldiğimde zaten aranacağımı bildiğim için açık çantamı polise uzatım.
İçini iyice aradıktan sonra çantanın içinden cüzdanımı çıkardı.
Genelde pek cüzdanımın içini açmazlar hızlıca dokunarak yeniden çantaya geri koyarlar.
Bu bayan polis cüzdanı açtı.
Cüzdan dikdörtgen ve büyük ebatta olduğu için açmasını garipsemedim.
Cüzdanı açıp bir şey olmadığını görüp çantaya koymasını beklerken, açık olan cüzdandan tatmin olmayan polisin “cüzdan ağır telefon mu var?” sorusuyla karşılaştım.
Polisin elinden aldığım cüzdanın bozuk para kısmını da açarak oraya da bakmasını söyleyip sadece sınava gireceğimi söyledim.
Benim bu lafıma bile tahammül edemeyen polis, kaba bir şekilde görevini yaptığını bağırarak geçmemi söyledi.
Ben de sakinliğimi koruyamadım aynı şekilde sesimi yükseltmek zorunda kaldım.
Aramızda yaşanan tartışmada kendisinin de sınava gireceğini bağırarak söylemesi daha da ilginçti.
Sanki odak noktası onun sınava girmesiymiş gibi saçma sapan diyaloglar yaşadık.
Neyse sizi konun detaylarıyla fazla sıkmak istemem.
Bu yazıyı yazmamın sebebi bu sıkıntılara maruz kalan kişilerin okuması değil de bu tür sıkıntılara sebep olan kişilerin amirlerinin, müdürlerinin okuyor olmasıdır.
Görev yapmak başka bir şeydir. Üstündeki üniformaya güvenerek karşındaki kişiye kaba davranmayı hak görmek başka bir şeydir.
Daha önce hızlıca üst arayıp başarılar dileyen polis memuru da denk geldi. Görevini yapmamış mı oluyor?
Sonucu yazayım gergin bir şekilde sınava giren ben, sınavdan çıktığımda hiçbir şey olmamış gibi bir köşede elinde kitabıyla ders çalışan polis memuru...