Satırlar, bazen canlanırlar.
Can suyu verirsen eğer, gerçeğe dönüşürler…
Annelerle gerçekleştirdiğimiz 3 günlük Edremit Gezisi de tam olarak bu duyguları taşıyor.
9 Nisan 2018 tarihinde bir yazı kaleme almıştım, hatırlarsanız;
Kimse, deniz görmeden ve uçağa binmeden ölmesin dedim…
Ve eğer biz, bu coğrafyada birlikteliği istiyorsak, Doğu-Batı kaynaşmasını, anneler üzerinden kurmalıyız diye de ekledim…
Çağrım, hayat buldu…
Can suyu, Batman Belediye Başkan Vekili Ertuğ Şevket Aksoy ve Hayırsever İş Kadını Emine Arık Tuncer’den geldi.
Kadınlarla 3 günlük Balıkesir Edremit tatili yaptık.
Onların ilklerine, heyecanlarına şahit oldum.
Bunları, sizinle paylaşmak için sabırsızlanıyordum.
Şimdi paylaşma zamanı…
***
Sabahın 06.00’sında Batman Belediyesi önünde bir araya geldik.
Annelerimiz, el valizleri ile beklenen saatin çok öncesinde toplanmaya başlamıştı.
Kimisini kızı bıraktı yanımıza, “size emanet” diyerek,
Kimisini ise kocası…
Bir vedalaşma anı…
Sonra minibüsle Diyarbakır Havaalanına…
Havaalanı önünde bir toplu selfie…
Biletler, check in’ler…
Sonra hurra İstanbul Uçağına…
Bazısı korku, bazısı heyecan…
Ellerini tutup, fotoğraflarını çektim boy boy…
Heyecanlarını bu şekilde yatıştırdım haliyle…
Gittikçe ufalan evleri, insanları izlediler…
İstanbul Havaalanından aktarmalı Edremit Uçağına geçiş yaptık.
Ve o heyecan, bir daha…
Edremit Havaalanında yerel basın karşıladı bizi.
Batmanlı Annelerle tanışmaya gelmişler.
Tanışma ve röportajlar…
Sonra direk Emine Hanımın Oteli Akçay Resort’a…
Otel, denize sıfır…
Huzur kokuyor…
Kadınlar, koşa koşa denize…
Kunduralardan kurtuluyor ayaklar, hooop deniz suyuna…
“Odalarınız hazır, çıkabilirsiniz” deniyor
Ama nafile…
Akşam yemeği, deniz kenarında yeniyor.
Yol yorgunluğu unutuluyor.
Gecenin ilerleyen saatine kadar herkes deniz kenarında…
Kadınlar birbiriyle tanışıyor,
Hayat hikâyeleri anlatılıyor derin derin…
Güzel bir akşam…
Huzuru bir uyku…
***
Sabah 10.00 gibi yine deniz kenarındaki masalarda kahvaltı…
Herkes güler yüzlü…
Belli ki mutlular…
Sonra minibüse ve Edremit’in yaylalarına…
Kaz Dağları Eteklerinde Adatepe Köyü ve Zeus Altarı’nı geziyoruz,
Buralar tam bir doğa harikası…
Dağların tepelerinden, mavi suları izliyor, bol bol fotoğraf çektiriyoruz.
Yeşilyurt’ta mantı, manlama ve gözleme yiyoruz, epey de lezzetli her biri…
Yöreye özel aromalı dondurmalardan tadıyoruz…
Bilhassa zencefillisini…
Meşhurmuş Edremit’in zencefili…
Bol bol hatıra fotoğrafları…
Akşamında güzel bir sürpriz bekliyor bizi.
Edremit Belediye Başkanı Kamil Saka, yemekte ağırlıyor…
Edremit Tarım ve Hayvancılık Müdürlüğünde Ziraat Yüksek Mühendisi Bülent Coşar, kendini zeytin ve zeytinyağına adamış bir isim, 9 Nisan tarihli “Yaşlılarımız da Deniz Görsünler” başlıklı yazımı seslendiriyor.
Yazı, adeta bir kez daha hayat buluyor…
Belediye Başkan Yardımcıları Mehmet Ertaş, Fatma Özgirgi ve Meclis Üyesi Şengül Sönmez’in, Batmanlı Kadınlarla kurduğu muhabbet, yüzümüzü güldürüyor.
Edremitli Kadınlar, bizim için halaya duruyor önce,
Sonra kendi yörelerinden zeybekle sahnede…
Halay-Zeybek Dostluğuna şahit oluyoruz…
“Biz de Batman’a geleceğiz” diyorlar.
Bizim Kadınlarımız;
“Baş göz üstüne…”
Programın sonunda kadınlara hediyeler dağıtılıyor.
Sonra biz otele…
Gecenin ilerleyen saatlerine kadar yine deniz kenarında…
***
Üçüncü günün sabahı,
Duyuyoruz, Batman’da şiddetli bir yağmur ve dolu…
Oysa Edremit’te hava mis…
Papazlık denen bir yer var, mistik bir havası…
Orayı geziyoruz ilkin.
Sonra devasa bir tesiste, kaplıca, hamam keyfi…
O sıcak su, tüm yorgunluğumuzu alıp götürüyor…
Annelerimizden biri;
“50 yaşındayım, ilk defa hamam gördüm, suya girdim, dünyaları verdiniz bana” diyor.
Sonra otele dönüş…
Balıkesir Büyükşehir Belediye Başkanı Zekai Kafoğlu’nun Eşi Didar Kafoğlu, otelde verilen akşam yemeğinde konuğumuz oluyor.
Yanında da Kültür ve Sosyal İşler Koordinatörü S. İmran Tolacıoğlu…
Yemek öncesi ve sonrası, kadınlarla birebir görüşmeler yapıyorlar.
Her birinin hayat hikâyesini tek tek not ediyorlar, kadınlara hediyeler dağıtıyorlar.
Kadınların kimisi ağlıyor, hikâyesini anlatırken.
Gecenin ilerleyen saatine kadar sürüyor bu sohbet…
“Batman’ın, tuttuğunu koparan kadınlarına yönelik projeler üretelim” diyorlar…
Emine Hanım da sohbetin başköşesinde;
“Ne gerekiyorsa, hemen…”
İyi şeyler olacak belli…
Bekleyip, görelim…
***
4. günün sabahı, yağmurla uyanıyoruz.
Ama nasıl serin ve güzel.
Denizle buluşuyor yağmur damlaları…
Kadınlar, hemen yanıbaşımızdaki semt pazarına…
Sevdiklerine hediyeler alıyorlar…
Eee bu gün yolculuk var tabi…
Programımız boyunca güzel bir ev sahipliği örneği sergileyen Emine Hanım’a sarılıyor kadınlar, sıkı sıkı…
Ve otelin güler yüzlü personelleri
Resepsiyon Görevlileri Salim Bağcılar ve Serdar Arslanboğa,
Şef Garson Bekir Iğırçık, Garson Dinçer Özgenç ve Esma Bildik,
Aşçı Necmettin Yıldırım,
Ve otelde her isteğimize koşturan Şeyda Kavak…
Hepsiyle tek tek vedalaşıyoruz…
Çok iyi ilgilendiler…
Kendi anneleri gibi…
***
Edremit’ten bu kez Ankara aktarmalı uçakla Batman’a dönüyoruz.
Kadınların duaları…
İçimi rahatlatıyor.
“3 kez Hacca gitmiş gelmiş gibi oldun kızım, bizi böyle mutlu ettin” diyor annelerimizden biri.
Elimi sıkı sıkı tutuyor,
Sıkı sıkı sarılıyorlar…
Şimdi, arada gazeteye gelip, ziyaret ediyorlar beni…
Artık 15 annem daha var iyi miJ
Güzel duygular bunlar…
Tabi bu işte yalnız değildim…
Emeği geçen herkese yürekten teşekkür ederim…
