- 13-04-2015 20:39
- 130
Her hafta olur da bu hafta konuğumuz olmaz mıydı? Olurdu elbet ama malum önümüzde seçim var.
Seçim için hazırlıklara başlandı. 7 Nisan itibari ile partilerin adayları belirlendi. Gerçi 5 Nisan Cumartesi günü de Hüda Par’ın adayları belirlenmişti.
Hüda Par seçimlere bağımsız olarak girmeye karar verdi. Batman için de Eski Batman Belediye Başkanı Merhum Salih Gök’ün oğlu Dr. Aydın Gök’ü destekleme kararı aldı.
HDP ve AK Parti ise YSK’ya bildirimin son günü olan 7 Nisan’da adaylarını açıkladı. Açıkladılar açıklamasına ama ertesi güne kalmadan AK Parti aday listesinin ikinci sırasında yer alan M. Emin Ekmen muhtemelen sırasını beğenmeyerek adaylıktan çekildiğini beyan etti. YSK’ya bu beyanına istinaden dilekçesini sundu.
HDP ise yeni yüzlerle seçime gireceğini gösterdi. Hafta sonu programımda HDP İl Eş Başkanları vardı. Ancak HDP adayları hafta sonu ilimize geldiklerinden ve eş başkanlar da adayları karşıladıklarından “Söyleşi ve Sohbet Programımız” ertelendi.
Hafta sonu programımız ertelenince ne yazayım diye düşündüm. Aslında Batman’da yazmak için çok fazla düşünmeye de gerek yoktu. Çünkü her yerde ve her tarafta malzeme var. Ne tarafa bakarsanız bakın malzeme bulursunuz. Seçim, geçim, arsa, para, araba v.s. derken yöneticilerin aklına hizmet gelmez mi?
Yollar, kaldırımlar, trafik keşmekeşi, elektrik kesintileri, üst geçit, alt geçit, toz toprak, çamur deryası, çöpler hasılı her taraf sıkıntılı bu şehirde. Hiç mi iyi tarafı yok derseniz var elbet ama kötü taraflar iyileri gölgelemiş durumda.
Çevre yollarını sıkça işledik. Her gün kaza oluyor dedik. “Bir alt veya üst geçit yapılamaz mı?” dedik. Ölümlü kazalar oldu. “İnsan canı bu kadar ucuz mu?” dedik. Dinleyen olmadı. Kazalar hem de can alıcı kazalar tekrar yaşandı. “Hak dedik, hukuk dedik”
Ama değişen bir şey olmadı. Yine trafik kazaları, yine yaralanmalı ve ölümlü kazalar yaşandı. Karayollarına söyledik ama umursayan kim?
Sonuç itibari ile nereye geldik biliyor musunuz? Görenleriniz ve yadırgayanlarınız vardır mutlaka. Efendim bir de baktık ki, çevre yolu orta refüjü kapatılıyor.
İyi hoş orta refüjü kapatıyorsunuz da insanlar, karşıdan karşıya nasıl geçecek?
Hangi mantık ve hangi akıl ile bunu yapmaya çalışıyorsunuz? Ortada ne alt geçit ne de üst geçit var iken bunu nasıl yaparsınız?
Karşıdan karşıya nasıl geçilecek bunu düşündünüz mü?
Halkı önemsemeyenleri de bir gün gelir kimse önemsemez.
Şimdi bakıyorum da eskisine oranla daha tehlikeli bir duruma gelindi. İnsanlar; iki yüz, üç yüz metrelik kapalı olan kısmı yürümek yerine bat-çık içindeki yola girip öyle karşıdan karşıya geçmeyi tercih ediyor.
Bu da aslında kaza riskini eskisine oranla artırmış durumda. Çünkü bat-çık içinde araçlar daha süratli bir şekilde geçmektedir.
Aslında insanlar niye buradan geçiyorlar? İki yüz üç yüz metre yürüsünler de diyemezsiniz.
Çünkü sürekli karşıdan karşıya geçen insanlarda bir bıkkınlık oluşmaktadır. Hele hele ellerinde eşya var ve bu şekilde karşıdan karşıya geçiyorlarsa o zaman kısa mesafeden geçmek elzem oluyor.
Sonuç olarak; ileriyi düşünmeden, empati kurmadan yapılan bu çalışma kaza riskini artırmıştır.
Her an ölümlü kaza veya kazalar olabilir. Hala başlanılmamış olunan üst geçitlere bir an önce başlanılmalı ve kısa sürede bitirilmelidir.
Ayrıca ara geçiş için orta refüjden bir kapı açılmalıdır. Ne diyelim inşallah o zamana kadar kimse ölmez ya da yaralanmaz. Yoksa vebalini, günahını ve cezasını buna sebep olanlar öder.