Seçim yaklaştıkça stres, baskı, merak ve gerginlik katsayıları artıyor!
Liderler kürsülerden, tabanlar sokaklardan, derin güçler perde arkasından saydırıyorlar…
Özellikle HDP üzerinde ciddi oyunlar oynanıyor!
HDP’nin iddiası “hükümet bizim barajı aşmamamız için elinden gelen her şeyi yapıyor, yapacak…”
Hükümetin, HDP’nin barajı aşmaması noktasındaki arzusu aşikâr! Ancak yaşananlarla hükümeti ilişkilendirmek, imkânsız ve mantıksız!
Çünkü seçimler yaklaşırken, ülkenin en büyük dördüncü partisinin evine polis gönderip baskın yapılması, bürolarına bomba atılması, üyelerine saldırılması, hükümete kazandırmaz kaybettirir.
Üstüne bir de en önemli rakibine ciddi bir sempati ve ilgi uyandırır…
AK Parti kurmayları ve hükümet yetkilileri bunu bilecek derinlikteler.
Bunun önüne geçmek için bu olayları çözmek, sonra ki saldırıları da engellemek zorundalar!
Hepimiz biliyoruz ki bu seçim ülkenin seçimi değil!
Sonucu itibari ile dünyanın çok büyük ve uzak coğrafyalarını etkileyecek olması, hesapların da buralardan geçiyor olmasını beraberinde getiriyor.
Destek, strateji, sermaye imaj, reklâmdan tutunda fiziki müdahaleye kadar birçok seçenek masada ve bu masalar her yerde! İçerde, dışarıda…
Bunun için de ben Selahattin Demirtaş’ın evine yapılan baskının tesadüf veya basit bir ihmal olduğu kanısında değilim. Sadece senaryoyu kuranlar, aktör değil, figüran kullanarak kendilerini iyi perdelemişler.
Mersin ve Adana’daki saldırılar da öyle!
Düşman çok farklı yerlerde aranıyor!
Bu saldırıların kime yaradığına bakmak, bundan kimin nemalanacağını anlamak, asıl mevzuuyu anlamamıza yardımcı olacaktır.
Zaten böyle saldırıların olacağını daha önce yazmıştım. Farklı kişilere, farklı değerlere, farklı gruplara tahrik edici saldırılar yapılarak, algı operasyonu yapılacağını ve halkın bir şekilde yönlendirileceğini söylemiştim.
Umarım bu son olur derken bile bunun çok zor bir ihtimal olduğunu biliyorum. Çünkü derin güçler barajın altını da üstünü de sandığın içini dışını da karıştıracaklar. Herkese farklı şekilde değecekler…
Tek şansımız, halkımızın uyanmış olması, eski oyunlara kolay gelmemesi…
Son olarak, saldırıyı yapanlar şayet benim öngörümün tersine “HDP’nin bu saldırılardan zarar göreceğini düşünüyorlarsa, yanılıyorlar!”
Bu tür saldırılar, her zaman “saldırıya uğrayana” kazandırır…
Tüm partiler, gruplar ve devlet kuruluşları uyanık olmalı, yetki ve sorumluluklarını yerine getirmeli, bu tür saldırıları olmadan önlemelidirler.
Yaşananları da tüm yönleriyle aydınlatmalıdırlar!
Huzurlu bir seçim süreci dileğiyle, sağlıklı ve mutlu kalın…