Tren deyince, anılarımız canlanır, gözlerimiz dolar, burnumuz tüter…
Halbuki tren de istasyon da aynı yerinde.
Eskiden neredeyse tek ulaşım aracımızken, şimdilerde alternatif çokluğundan unutuldu gitti. Ama çoğumuzun çocukluğunda yaşadığı anılar hep gözlerinde tüttü.
Ezanla kalkılırdı, erkenden istasyona gidilirdi. Yürüyerek gidilirdi, çünkü sizin veya komşunuzun bir aracı yoktu. Taksi çağırmakta çok büyük lükstü.
Sokaklarda bekçiler, kediler ve tatlıcılar vardı sadece, “tatli var tatlii, şireli kurmeli tatliiii” diye bağırırdı avazı çıkana kadar küçük çocuklar.
Tatlıların kokusu gelirdi burnunuza, çarşıya doğru yaklaştıkça, simitçiler görülmeye başlardı. “Sıcak simiiiit” diye bağırırdı onlarda. Sonra tıkış tıkış trene biner, çekirdekçi, eskimocu, dondurmacı ve daha birçok seyyar satıcı…
Kompartıman muhabbetleri…
Ne günlerdi ama!
Teknolojinin gelişmesiyle, mazide kaldı hepsi. Lakin tren teknolojisinin gelişmesiyle de mazi canlanmaya başladı.
Hızlı tren projesi hepimizi heyecanlandırdı. 2015 yılında cumhurbaşkanımızın Malatya Elazığ Diyarbakır’a hızlı tren sözü vermesi bizi de umutlandırdı.
Çünkü Diyarbakır hemen dibimizde. Oraya geldi mi bize de gelir. Lakin biraz bastırmak gerekir.
Batman potansiyel olarak uygun, teknik alt yapı olarak uygun, fiziki şartlar hayli hayli uygun.
Aslında siyasi zeminde uygun, eeee?
Uygun olmayan durum, Diyarbakır’a kadar gelen hızlı terenin Batman’a uzanmaması. Bunun için herkesin, siyasetçi, bürokrat gazeteci iş adamı herkesin elini taşın altına koyması ve baskı uygulaması gerekir.
Çünkü hızlı tren en az uçak kadar konforlu ve kullanışlı. Direk uçuşun olmadığı yerlere sizi çok daha hızlı ve ucuz şekilde ulaştırır. Direk uçuşun olduğu yerlere de daha hızlı olmasa bile daha ucuz ve belki de daha konforlu…
Bu durum ticaret ve turist hareketliliğini de artıracak, bölgeler arası geçirgenliği de. İnsanlar çok daha rahat şekilde seyahat edecek.
Bunu daha öncede gündeme getirmiştik, bazı girişimler de olmuştu. Lakin elimizde hala somut bir şey yok. Çalışma yapıyoruz, görüşüyoruz, bakıyoruz…
Bakmanın ötesine geçmek lazım artık. Sınırları atmamız gerekir, hızlı treninin bölgeler arası değil ülkeler arası sınırları da kaldırması gerekir. Bu sınırların kalkması sizce kimi kalkındırır?
Hasap kitabımızı iyi yapalım. Sadece Batman için değil tüm bölge ve sınır ötesi için bu projenin uygulanması gerekir. Batman ayağı basit, yaklaşık 80 km ve tünel yok doğru dürüst köprü bile yok. Hazır demir yolu da var. Güçlendir yada yanına döşe gel.
Hepimiz bir taraftan bastıralım. Seçim ağzı sözünü aldık mı bir sonraki seçime kadar bineriz inşallah. Sonrasında devamı için mücadele ederiz.
Mesele Batman olunca, Batman’ın ekmeğini yiyen, suyunu içip havasını soluyan herkesin harekete geçmesi dileğiyle, sağlıklı ve mutlu kalın…