Geç gelen Adalet, Adalet değildir diye güzel de bir söz var.
Deprem üzerinden Epey zaman geçti depremde yıkılan binlerce bina var bu binlerce binaların arasında kusurlu görülen Müteahhitler yargılanıyordu ve o yargılamalar hala devam ediyor bazıları da cezalar yediler.
Şubat’ta cezalar açıklandı bazı Müteahhitler Mühendisler ve Mimarlar 22 yıl cezasına çarpıtıldılar.
Kamuoyunun bu cezalardan bihaber olduğunu düşünüyorum.
Verilen cezalarda bana sorarsanız çok komik ülkede insan hayatının ne kadar ucuz olduğunu da gözler önüne seriyor.
Kartalkaya'da Bir otelde çıkan yangında yaklaşık 78 kişi yaşamını yitirdi bunlardan 35 tanesi çocuktu ve kamuoyu vicdanını yaraladı.
Olay ile ilgili daha yeni bilirkişi raporu hazırlandığı yargılama ne zaman olacak kimler yargılanacak o bile henüz çok net değil.
Ve acaba 78 canın karşılığında verilen cezalar ne olacak.
Açık ve net bir şekilde söyleyeyim Türkiye'de hiç kimse hukuka inanmıyor adalet olduğuna inanmıyor, adaletin doğru işlediğine inanmıyor.
Ve mahkemelerin bu kadar uzun yıllar devam etmesi insanların vicdanlarını yaralıyor insanların adalete olan güvenini kırıyor hele hele ölümlü olaylarda verilen komik cezalar insanları iyice hukuktan soğutuyor.
Boşanma davaları uzun yıllar devam ediyor hele Eğer çekişmeli ise o kadar uzun sürüyor ki bir türlü bitmiyor.
Mahkemede hakimlerin sık sık değişmesi davaların hakimden hakime transfer olmuş olması yine davaların uzun süre devam etmesine neden oluyor.
İnsanlar mahkemeye gitmektense kendi aralarında sorunu çözmeyi doğru buluyor. Ve çoğu zaman çözüm çok daha kötü sonuçlar ortaya koyabiliyor.
Anayasa mahkemesinde bireysel davalar yıllarca bitmiyor binlerce dava şu an beklemede.
Bu şekilde Yargıtay ve danıştaydı binlerce dava bekliyor.
Mahkeme kuyruklarında ömür çürütüyor. Gerçekten de öyle geç gelen Adalet, adalet değildir.
Hele de vicdanları yaralayan kararlar hukukun kararlılığını ve hukukun adil olma durumunu gerçekten ortadan kaldırıyor.
İşte Bütün bunların sonucunda insanlar kendi hukuklarını belirlemeye çalışıyor ki şiddet dediğimiz sarmal işte tam da burada ortaya çıkıyor.
Hukuk sistemimiz ülkenin kanayan yarası durumunda.
Yeni bir anayasaya ihtiyacımız var ama sadece yeni bir anayasa mı hukuk sistemimizin tamamının gözden geçirilmesi gerekiyor.
Hani deveye sormuşlar ya neren eğri diye nerem düz ki demiş.