Rahman ve rahim olan Allah’ın adıyla başlıyoruz.
Tüm övgüler-tüm takdirler-tüm beğeniler, Alemlerin sahibi, alemlerin besleyeni ve terbiye edip yetiştiricisi olan Allah’a mahsustur
Salat ve selam Kâinatın efendisi, insanlığı en doğru yola ileten, rehber ve rahmet Peygamberi, efendimiz Muhammed s.a.v’e onun seçkin ashabına ve kıyamete kadar o çizgi üzerinde şaşmadan yürüyenlerin üzerine olsun.
Abdullah r.a’denEfendimiz s.a.v şöyle buyurdu:”Benden önce hiçbir ümmete Allah’ın gönderdiği bir peygamber yokturki,kendi ümmetinden,sünnetini tatbik eden ve emrine uyan yardımcıları ve arkadaşları olmasın.Bundan sonra onların yerini alan bir nesil gelirki bunlar,yapmadıklarını söyler ve emir olunmadıklarını yaparlar.Kim,eliyle bunlara karşı savaşırsa mü’mindir,kim dili ile bunlarla savaşırsa,mü’mindir.Kim,kalbi ile bunlarla savaş ederse oda mü’mindir.Bunun ötesinde hardal tanesi kadar iman yoktur”diye buyurmaktadır.(Müslim. 679.)
Efendimiz a.s’den gelen ürkütücü ifadeler devam ediyor.
Bu iş Lanetlenme sebebidir: Efendimiz s.a.v: ”İsrail oğullarına giren zaaf şöyle başladı diyor. Onlardan bir adam, zulmeden,kötü iş yapan birine rastlar ve;sana ne oluyor, Allah’tan kork ve bu yaptığından vazgeç. Zira bu sana helal değildir, derdi. Sonra,ertesi gün aynı adama rastladığı vakit, ondan bir gün önce gördüğü bu kötülük,onunla bir arada oturup,birlikte yiyip, içmesine engel olmazdı.Böyle yapmaya başlayınca; Allah, onların kalplerini kararttı. Sonra Efendim a.s maide suresindeki şu Ayeti Kerimeyi okudu:
“İsrail Oğulları arasından Allah’ın elçilerini inkâr edenler, Davud’un ve İsa’nın diliyle lânetlenmişlerdir! Çünkü bunlar, hem Allah’ın emirlerine karşı geliyor, hem de saldırganca davranıp azgınlık ediyorlardı.” ayetini okudu. (Maide78)
Bütün bunların da temel sebebi şuydu:
Onlar, içlerinden biri kötülük yapınca, onu bundan vazgeçirmeye çalışmazlardı.
Kendileri ibadetlerini eksiksiz yapar, fakat bunu başkalarına tebliğ etmezlerdi; kendileri kötülüklerden uzak durur, fakat kötülük yapanları engellemeye çalışmazlardı. Böylece kötülükler karşısında susmakla onu onaylamış ve işlenen suça iştirak etmiş olurlardı. Bu davranışları, gerçekten ne kadar çirkindi! (M.79) Okuduktan sonra efendimiz s.a.v:
“Dikkat edin vallahi ne pahasına olursa olsun, iyiyi emredecek, kötüyü de yasaklamaya çalışacaksınız, zalimin zulmünü önlemeye çalışacaksınız, onu hakka yöneltecek, onu hakka bağlayacaksınız. Yoksa Allah kalplerinizi karartacak ve İsrailoğullarını lanetlediği gibi, sizi de lanetleyecektir” buyurdu. (İbn Davud-Tirmizi).
Halkın bütününe inecek bir azaba sebebiyet verir.
Cerirr.a’den.Resulullahs.a.v. ”Hiçbir adam yoktur ki, bir halk arasında bulunup günah işlesin ve bu halk, onu değiştirmeye muktedir olduğu halde değiştirmesinde, Allah o halkın, ölmeden önce, bütününü azaba duçar etmesin.”. buyurmuştur.(Davut,684,)
Ebu Hureyrer.a’dengelen başka bir rivayette, Efendimiz a.s şöyle buyurmuştur: ”Bir kötülük gizli kaldığı vakit, zararı yalnız sahibine olur, açıktan yapılıp, çevre tarafından değiştirilmediği vakit ise, zararı umuma şamil olur.”buyurmuştur.
(Taberani.686)
Allah muhafaza etsin. Açıktan işlenen günah hemen hemen yok gibi. Sebebi de biz anne,babalar ve sorumluluk sahibi olanlardır, başkaları değil. Üzerimizdeki uyarı farziyetini rafa kaldırdığımızdan ötürü bu gün toplum bu haldedir. Topluma baktığımız zaman alenen,çok rahatve açık bir şekilde ve çekinmeden işlenen dünya kadar yanlış ve kötülükleri görüyoruz. Sadece eleştirmek ve konuşmaktan başka yaptığımız bir şey yok. Herkes sorumluluğu altındakilere sahip çıkarsa, onu kontrol altına alırsa, erkek çocuğunun ve özellikle kızının açık ve saçık bir şekilde, uygunsuz ve ahlak bozucu bir tarzda gezmesine, arkadaşlarıyla, parklar da, kafeler de, sinemalar da, köşe bucak, sarmaş dolaş dolaşmalarına engel olursa ve dini bir terbiyeyle terbiye etme çabasına girerse, toplumdaki bu günah yükü azalır. Dünün çocukları bugünün toplumunu oluşturduklarına göre, yarının toplumunuda bugün ki çocuklar ve gençler oluşturacaklardır. Ve bunu da yapmak zorundayız kıymetli okurlar.
Efendimiz a.s buyuruyor:
”Hayatımı kudret elinde tutan zata yemin ederim ki, iyiyi emredecek, kötüyü yasaklamaya çalışacaksınız veya Allah, size tarafından bir azap gönderecektir, sonra ona dua edeceksiniz, fakat duanız kabul olunmayacaktır.” diye buyuruyor efendimiz a.s