Size tavsiyem bu yazıyı sonuna kadar okumanızdır.
Sonuna kadar okumazsanız kaskonun en iyisinin hangisi olduğu tüyosunu kaçırırsınız.
Kasko yapmadım hayatım boyunca.
Gerçek kasko ile hiçbir işi olmamış biri olarak imamın tüyosu, doğrusu en avantajlı ve uygun fiyatlı kaskodur bence de.
Araç kaskodan da hiç anlamam.
Araç sahiplerinin araçları ile ilgili ödeme kalemlerinden biri kasko ücreti olduğu için çoğunluğu bu konuda kafa yoruyor.
En avantajlı, en iyi kasko hangisidir diye büyük bir araştırma içerisine giriyorlar.
Araçların kasko yaparken işlerini garantiye alıyorlar.
Araca kasko yapılarak kişiler hem kendilerini hem de araçlarını korumaya alıyorlar.
Kasko poliçesi sayesinde aracın çarpma, devrilme, yanma, hırsızlık gibi temel hasarlarını sigorta karşılıyor.
Tabi kasko yapma kalemleri doğal afet ve terör olaylarına kadar isteğe bağlı olarak arttırılabiliyor.
İlave avantajlara göre araçta meydana gelen hasar durumunda da aracın aldığı zararı karşılamakla beraber aynı zamanda araç içinde bulunan özel eşya ve aksesuarlar da kasko teminatı kapsamına eklenebilir.
Herhangi bir kaza anında araçta bulunan üçüncü şahıslarda meydana gelen bedeni hasarlar da teminat limitleri dâhilinde karşılanmaktadır.
Araçların kazalara karşı güvenceli olması için trafik sigortası zorunluluğu de var.
Tabi kaskonun, bazı özel durumlar hariç trafik sigortası gibi zorunluluğu yok.
Kasko zorunluluğu, kamu kurumlarında kiralık olarak çalıştırılan araçlar, kredi çekilerek satın alınan araçlar gibi bazı durumlarda kullanılıyor.
Kaskonun sağladığı hizmet ve koruma kalkanının çeşitlenmesine göre de ücret belirleniyor.
Kasko poliçesi bedeli de marka, model ve model yılına göre belirlenmektedir.
Kasko bedelleri dönemsel olarak sürekli artmaktadır.
Şu anda en düşük kasko ücreti yıllık üç bin liradan başlıyor, yıllık 20 bine kadar çıkabiliyor.
Tabi bir de madalyonun diğer yüzü var.
Kasko şirketleri şüpheli durumlarda veya risk bölgelerinde kendini garantiye alarak, her aracı kasko yapmıyor.
Genelde 15 yaşından küçük araçlar kendilerine iş çıkarmasın diye sigorta yapılmıyor.
Sık sık kaza yapan sürücülerin araçları kara listeye alınıyor.
Kaza yapan araç sahibine bir sonraki sene ‘kaskoya masraf çıkardın’ yani halk dili ile deldin denilerek daha fazla ücret talep ediliyor.
Kasko delinmesin ve fazla masraf çıkmasın diye araç sahipleri araçlarına gözleri gibi bakıyor ve masraf çıkarmıyor genelde.
Yani ödedikleri paralar da bir nevi birilerine kazanç olarak gidiyor.
Tüyoya gelince;
Geçen hafta Cuma Namazındaydık.
İmam, vaazı birden sözü kasko ücretlerine getirdi.
Cemaate dönerek en iyi ve en avantajlı kasko hangisi biliyor musunuz, dedi.
Cemaatten araçları olanlar pür dikkat imamı dinlemeye başladı.
Aracı olmayanlar ise ‘burası yeri midir?’ dercesine imama baktı.
Ama onlar da imamın ne diyeceğini merak etmeye başladı.
İmam “özelikle araç sahiplerine sesleniyorum. her sene üç, beş, on bin lira ödeyerek poliçe adı altında bir belge alıyorsunuz. Buraya ödediğiniz bu para yerine size daha sağlam bir kasko önereyim. Kasko şirketine ödediğiniz parayı sadaka olarak fakir fukaraya öderseniz, bu yöntem hem sizi hem de aracınızı daha iyi korur. Bu para ihtiyaç sahiplerine ilaç gibi gelir” dedi.
Herkes imamın kasko ile ilgili tüyosu karşısında şaşkına döndü.