- 08-09-2014 20:08
- 144
Bu haftaki yazım, ilimizde yaşanan durumlar ile ilgilidir. Yaşadığımız şehri güzel görmek beni ne kadar mutlu ediyorsa, kötü görmek de o derece üzüyor.
Hepimizin ilimiz ile ilgili konularda hassasiyet göstermesinde fayda vardır. İlimizin yaşamaktan keyif alınan bir hale dönüşmesi, hayatımızın keyif alınan bir hale dönüşmesi ile eşdeğerdir.
Bu amaçla Batman’la ilgili yaşanan birkaç durumdan bahsedeceğim. Bunları üç kategoriye ayırdım. “iyi, kötü ve çirkin” şekilde tasnif ettiğim bu durum ve olaylar sizlerin de dikkatini çekmiştir.
Öncellikle iyi örnekten başlayalım. Yıllardır gündemimizde olan ve muzdarip olduğumuz kaldırım işgalleri, ilk örneğimiz olsun.
Önceki yazılarımda kaldırım işgallerinden dolayı kaldırımlarda yürümenin imkânsız olduğunu, ailelerin alışveriş yapamadığını, bu durumdan esnaflarında şikâyetçi olduğunu, ilimiz için çok kötü bir örnek olduğunu, yayaların kaldırım yerine yollarda yürümek zorunda kaldıklarından bahsetmiştim.
Çok şükür ki bu durumun ortadan kalktığını görüyoruz. İnsanlar ile görüşüldüğünde durumdan memnun kaldıklarını müşahede ediyoruz. Belediyeye bu konuda teşekkür etmemiz gerekir.
Zabıta önceleri kahvehane sahipleri ile karşı karşıya gelmiş olabilir. Ama yıllarca alışılmış hale gelen ve kronikleşmiş sıkıntıların kolaylıkla çözülmeyeceği de bilinmektedir.
Sanırım yeni Belediye Başkanı Sabri Özdemir’in bu konuda gayretleri ve varlığı ortaya çıkmaktadır. Belediye Başkanımızın iyi ve güzel örneklerinin devamını dileriz. Elbette toplumsal menfaatleri ve güzellikleri ön plana çıkardıkça takdir ve teşekkürlerimizi devam ettireceğiz.
Şimdi de kötü örneğimizi açıklayalım. Bu örneğimiz de aylardır trafiğin tıkanmasına neden olan, esnafı iş yapamaz hale getiren Eski Devlet Hastanesi Bat-Çık çalışmasıdır. İki ayda tamamlanacak denilen çalışmalar dört ayı aşkın devam ediyor. Maalesef bitmedi ve belki de iki ay sonra da bitmeyecek.
Trafiğin kontrolsüz şekilde devam ettiği kavşakta nerede ise her gün trafik kazaları yaşanmaktadır. Zaten toz duman olan ilimizin bu çalışmalar ile nefes alınamayacak şekilde tozu artırmasına vesile olması ve hepimizin sağlığının bozulmasına sebep olması işin en kötü yanıdır.
Sayın Valimizin Karayolları yetkililerini uyarması, işlerin bitmesine ve her gün sıkıntılar ile boğuşan vatandaşların rahat bir nefes almasına yol açacaktır. Bize bu tür kötü örnekleri yaşatan Karayolları yetkililerini bu sıkıntıları yaşayan hepimiz adına kınıyorum.
En son örneğimiz, Çevre ve Şehircilik İl Müdürlüğü tarafından kontrol edilmesi gereken okul İnşaatlarında başıboş şekilde yapılan çalışmalar ile ilgilidir.
Cumartesi -Pazar günleri tatil günleri olmasına rağmen iş makinelerinin sabahın erken saatlerinde çevreyi rahatsız edecek şekilde çalışmaları kontrolsüzlüğü ortaya çıkarmaktadır.
Geceden sabaha kadar Okul inşaatları bekçiliğini yapanların orta yerde Televizyon sesini son derece yükseltip çevrede yaşayanları uyutmamaları, sabahın erken saatlerinde de Kırıcı iş makineleri ile çalışılması çevrede yaşayanları bezdirip bıktırmıştır.
Bu örnek, çevrede yaşayan insanlar tarafından saygısızlık yapılması yönünde çirkin bir örnek olarak telaki edilmiştir.
Çevre ve Şehircilik İl Müdürlüğü kontrol ekiplerini, müteahhit firmaya iş programı ve düzeni sunmadıkları ve kontrol etmedikleri dolayısıyla bu tür sıkıntıları bizlere yaşattıkları için rahatsız olan çevre sakinleri adına kınıyorum.