- 01-02-2018 22:09
- 10012
Kadının anne yahut eş veya kız kardeş olduğundan yola çıkarsak, bana göre Allah onları çok özel ve değerli yaratmıştır.
Bayan arkadaşlarım şöyle kısa bir an için olsa da kadını objektif, realist ve bir insan olarak analiz etsinler.
İnanıyorum ki kalben bana hak vereceklerdir.
En uygar, en kalkınmış toplumlarda, ülkelerde bile zordur kadın olmak.
Düşünsenize bir doğum olayı neredeyse ölümle eşdeğer bir olaydır tıbben.
Doğum anında ve hamilelikte doğumdan kırk gün sonrada Allah korusun ölümü halinde şehit mertebesindedir derlerdi büyüklerimiz.
Kaynak veremiyorum ama çocukken hep duyardık biz bunları büyüklerimiz kendi aralarında konuşurken.
Üstelik yüce dinimiz ve peygamberimiz Allah’ımız kadına verdiği değerler kutsal kitabımızda ayetlerle sabittir ki kadına çok büyük değerler verilmiş.
İnanmayanlara hodri meydan okuyup araştırabilirler hadis-i şerifler, ayetler, bilim ve bilim üstü açıklamalar, belgeler var bu konuda.
İşte bu tezlerle yola çıkarak kadının çok değerli çok kutsal olduğuna ben inanıyorum değer veriyorum, zaten değerli olduğundan ötürü bunu anlıyorum.
Ama anlamak yetmiyor bir de anlatmak gerek adeta siyasilerin dikkatlerini bu konuya kamuoyuna çekmek gerekir diye düşünüyorum.
Birey olarak, yazar olarak hiç bir şey yapmamaktansa yazmak da iyi olur yazmalıyım yazmalıyız yazmalılar bu konu hep güncel olarak kalmalı.
Bakın en önemli olan ne biliyor musunuz?
Yüce yaradan bile cennetini annelerin ayaklarının altına seriyor her anne de bir kadın olduğuna göre…
biz buna rağmen kadını tanımıyorsak kadrini kıymetini bilemiyorsak çıldırmamak elde mi? Daha enteresan bir olaydan söz etmek istiyorum kadın ve kadın haklarıyla ilgili biri olduğum için araştırmalarım var bu konularda.
Çarpıcı bir örnek vermek istiyorum.
Yeryüzünde hiç bir gıda mineral yiyecek anne sütü kadar yararlı değil zaten hepiniz bu gerçeği biliyorsunuzdur.
Buna rağmen kadının çocuğuna dinen süt verme mecburiyeti yok.
Baba, sütannesi tutmakla yükümlüdür.
İsteyen bu yazdıklarımı bu tezi mi gidip din adamlarına sorabilir.
Bunu muhtemelen birçok anne bilmeyebilir hem bilseler bile mutlaka ve kesin olarak ne pahasına olursa olsun anneler her fedakârlığa rağmen çocuklarına süt verirler.
İnsanlık tarihinden günümüze değin bu hep böyle olmuştur.
Kadın konusunda şiirler şarkılar destanlar öyküler cilt cilt ciltlerce kitaplar yazılmış.
Bu kadar önemli olan kadın yahut anne ve annelik konusunda.
Peki, önemli ve kayda değer bir konu olamasaydı hiç yazılır mıydı?
Üstelik değer miydi?
Demek ki önemli ve değiyormuş ki popüler olmuş ve yazılmış.
Peki, buna rağmen kadına şiddet, kadını yaralamak, kadını üzmek hatta şiddete başvurmak onu öldürmek vahşet canilik değilse, psikiyatrilik vaka değilse ne olabilir ki?
En önemlisi de asırlardır kadın her zaman mağdur ediliyor, cinsel obje olarak görülüyor.
İnsan olarak görülmeyip bir mal olarak bir tapuyla elde edilmiş varlık olarak görülmesi aptalca adi ve yobazlık değil mi?
Daha ne zamana kadar kadın mağdur edilmeye ve şiddete uğramaya, yaralanmalara öldürülmelere hedef olacak?
Ne zamana kadar ve neden?
Failler bu hakkı nereden, kimden alıyorlar?
Yine bu hasta ruhlu cahiller bu tür vahşete başvurmaları sonucunda kadın ağır ve büyük bedeller ödüyorsa, bu büyük suçlara büyük cezaların ağır yaptırımların ve caydırıcı önlemlerin alınması gerekmiyor mu?
Bu konuda en büyük görev kanun koyucuları ile siyasi iktidarların çözmeleri kompanse etmeleri gerekmiyor mu?
Bu hayati eylemlerin çarelerini mi bulmalıyız yoksa edebiyatını mı yapsak sorgulamak gerekmiyor mu, diye yazmadan bu acı olaya eylemlere dokunmadan yazmadan geçemiyorum.