KALDIRIMA ÇÖZÜM ŞART

KALDIRIMA ÇÖZÜM ŞART

Okulu bitirip işsiz güçsüz dolaşanlara, kaldırım mühendisi diye hitap ediliyor.

Çünkü üniversiteyi bitirip henüz işini kuramayan veya kamuda işe giremeyenlere ‘ne yapıyorsun’ dediğinde ‘kaldırımları ölçüyorum’ diyerek cevap veriyor.

Her gün can sıkıntısından sokak ve caddeleri turladıkları için böyle bir cevap veriyorlar.

Tabi Türkiye İstatistik Enstitüsüne göre en çok işsiz şehrimizde olduğuna göre, en çok kaldırım mühendisi de bizdedir.

Bunca mühendise rağmen şehrimizde kaldırımlarımız yarım asırdır sorunlu ve kusurludur.

Kimi kaldırım o kadar yüksek yapılmış ki adam bir tarafını kırar.

Kimi kaldırım, tuzak gibidir.

Kimisi kademeli olarak indirilmiştir, birden dengeni kaybedebilirsin.

Hatta bazı kaldırımlardan inmek için basamak bile yapılmış.

Düzgün olan kaldırımlar ise işgal altında.

Kaldırımı balkon gibi korkulukla kapatanlar da var.

Hükümet konağının karşısında bir esnafın yaptığı gibi.

Birçok esnafın kapalı alanı, işgal ettiği kaldırım kadar bile değil.

Çayhanelerin durumuna baktığında onlar da ayrı bir dert.

Eskisi kadar olmasa da halen kaldırıma sandalye koyan çay ocakları var.

Kaldırımlara sadece tezgâh ve sandalye konulmuyor, utanmadan araba park edenler de var.

Bu sorun bu günün sorunu değil, yılların ihmali ve sorunudur.

Sadece kaldırımların üstü değil, kenarında kullanılan taşlar da problemli.

Her sene yüzlerce aracın lastikleri, kılıç gibi keskin kaldırım kenarları veya yanlarındaki bordür taşları yüzünden parçalanıyor.

Yani bazı kaldırımlar yaya yolundan başka her şeye benziyor.

Çoğu estetik değil.

Her dönemde ayrı zemin döşeme taşı kullanılmış.

Ne yükseklikte ne de mimaride bir standart yakalanmamış.

İşgaller ise her adımda.

Başta dediğim gibi esnafın çoğu kira ödediği kapalı alandan daha çok açık alanı işgal ediyor.

Bazı kaldırımlar, seyyar büfe ve seyyar satıcılar tarafından da işgal ediliyor.

Yani anlayacağınız kaldırımlarda acil bir temizliğe ve düzene ihtiyaç var.

Belki bu önemli bir sorun için kaldırım müdürlüğü bile kurulabilir.

Kaldırımların projelendirilmesi ve yapılması, elbette mühendislik isteyen bir uğraştır.

Kaldırımlardaki dağınıklığa ve keşmekeşliğe bir çözüm şarttır elbette.

Bu sorun sadece Belediyeyi ilgilendiren bir sorun değildir.

Başta Esnaf Sanatkârlar Odası olmak üzere hepimizi ilgilendiren bir sorundur.

Hiçbir esnafın veya yapı sahibinin kaldırımları işgal etme hakkı yoktur.

Kaldırımlar kamusal alanlardır ve sadece yayaların hakkıdır.

Bunun dışında kullanılmaması gerekir.

Her soruna yaptırım ve ceza uygulamak yetmiyor, her şeyden önemlisi kurallara uymak ve kamusal çıkarları savunmak gerekiyor.

Esnafta, araç sahibi de, iş yerleri sahipleri kurallara riayet etmeleri gerekmektedir.

Hiç kimsenin kaldırımları işgal etme hakkı yoktur.

Kaldırım işgali yaya haklarının gasıbıdır.

Dolayısı ile Kaldırımların yüksekliğinden tutun, işgaline kadar bir çözüm şarttır.

SİZİN DÜŞÜNCELERİNİZ