- 31-12-2015 19:54
- 170
Şehir içi yol çalışmasının aylarca sürdüğü nerede görülmüş? Maalesef bizim ilimizde sürüyor. Aylardır bir yol bitmiyor. Üstelik normal bir şeymiş gibi kimsenin gıkı çıkmıyor.
Hangi yoldan bahsediyorum? Protokol yolu, Havaalanı yolu, Gültepe yolu, Silvan yolu, Kozluk yolu v.s daha bilmem ne yolu. Nedense orada yapılan çalışmalar bitmiyor.
Aslında şunu da irdelemek lazım. Neden sabit bir çalışma yapılamıyor? Daha önce yapılan çalışma üzerinden 1-2 yıl geçmeden ikinci bir çalışmaya neden gerek duyuldu? Ya da şimdi yapılan çalışma daha önce yapılamaz mıydı?
Yazık günahtır, her çalışma büyük bir maliyet gerektiriyor. Daha önce yapılan çalışma ile, Esentepe Sosyal Tesislerinin yol güzergahında yüksekçe bir duvar örülmüştü, kaldırımlar geniş ve yüksek yapılmıştı.
Tüm bunlar için ne kadar masraf yapıldı? Bu çalışmalarda ayrıca yollar uzun süre kapatılmıştı. Defalarca yazılmasına, çizilmesine ve söylenmesine rağmen üst geçit de yapılmamıştı ya da yapılamamıştı.
Şimdi devam eden yol çalışması ile daha önce yapılan kaldırımlar söküldü, birkaç sene önce dikilen elektrik direkleri sökülmeye başlandı. Elektrik direklerine bağlı elektrik hatları yerine yeraltı kablosu çekildi. Havai hatlar atıl kalarak yeraltı kablosu kullanılmaya başlandı.
Evet, yapılan çalışmalar ve malzemeler çöpe atıldı. Tüm masraflar milletin cebinden çıkıyor ve çıkacak. Ayrıca aylarca insanlar trafik yoğunluğu ve karmaşası içinde çile çekiyor. Yoldan geçenler çamurlu yollara mahkum, geçiş yok ve ne yazık ki kaldırım yok.
Yollar ikide bir kapatılıyor. Sanki Karayolları olmuş “Kapatyolları”
***
KÜLLİYEN ZARAR
Sivil Toplum Kuruluşları toplumun, Meslek Odaları hem toplumun hem de hitap ettiği üyelerin faydasına iştigal etmelidir. Günümüzde ve toplumumuzda aksi örneklerini çokça görüyoruz.
Mühendisler odası bugüne kadar üyelerinin özlük hakları adına herhangi bir gayret göstermediği gibi toplumun lehine de çalışma yapmamıştır. Enerji ihtiyacının giderek arttığı günümüzde; “Nükleer enerjiye karşıyım, Hidroelektrik santrala karşıyım v.s” diyerek nerede ise elektriğe karşıyım diyecek. Söz konusu oda, herhangi bir proje üretemediği gibi yapılan projelere de karşı çıkmaktadır. Toplumu geri bırakmak ya da sırf muhalefet için yapılanlar toplum için “Külliyen zarar” olarak görülmektedir.
Sendikalar esas varlıkları olan üyelerinin hakkını-hukukunu savunmak yerine eylem ve siyaset yaparak varlıklarını sürdürmektedirler. İyi hoş da “hep bağcıyı dövmek niye?”, biraz da “Topluma üzüm yedirin!”
“Eylem yapmak bahane, yatmak şahane” ise de siyaset ve eylemden bihaber yavrucakları eğitimsiz bırakmak niye?
Çocukları eğitimsiz, hastaları tedavisiz, memleketi işsiz bırakanlar ne zaman bu toplumun lehine işe başlayacaklar?