Çok değil daha 2 gün önce bir arkadaşım bindiği minibüsten indiği an kendini bilmezin teki tarafından kullanılan bir arabanın çarpması sonucu yaralandı.
Kazanın sorumlusu kim dersiniz?
İlk önce onu durakta indirirken yolun durağa yanaşmayıp yolun ortasında indiren minibüs şoförüdür.
İkincisi kiraladığı araçla hız yaparak durağın önünde yolcu indiren minibüsün sağından geçmeye çalışarak iki yayanın hayatını tehlikeye atıp üstüne üstlük kaçan serseridir. Üçüncüsü de her ne kadar o serseriyi yakalasa da hala yaralı arkadaşımın ifadesine başvurmayan trafik ekipleridir.
Malumunuz minibüs şoförlerinin trafikte başına buyruk hallerine itiraz etmek cesaret ister.
İş tartaklanamaya kadar gider.
Toplu ulaşım sorunu gerek karman çorman minibüs ve belediye otobüslerinin hatları gerekse de saatlerin hala bir düzene oturtulmaması ve bunu gerek belediye gerekse de trafik ekiplerinin denetlemeleriyle bir hizaya getirmemesi.
Bunun yanı sıra yukarıda bahsettiğim kaza ve benzerlerinin daha çok yaşanmaması için alakalı kurumların bir an evvel şoförleri bir eğitimden geçirmelidir.
Özetle
1. Toplu taşıma araçlarının saatleri yeniden düzenlenmeli ve saatlere uyulması konusunda daha disiplinli olunmalı. 15 dakikada ulaşılabilecek bir mesafeye bir saatte ancak varabiliyorsak bu ciddi bir sorundur.
2. Toplu taşıma araçlarının trafikteki seyriyle ilgili trafik ekipleri denetimlerini sıklaştırmalı yolcu indirme bindirme konusunda usulüne göre çalışmayan hatların iptaline kadar yaptırımlarda bulunmalı.
3. Minibüs ve otobüslerin güzergâhlarına yeni düzenlemelerle işlerlik kazandırılmalı.
4. Duraklarda park etmiş araçların cezalandırılması konusunda trafik ekipleri daha sıkı çalışmalı.
5. Toplu taşıma araçlarının fazla yolcu alması önlenerek yolcunun can ve mal güvenliği sağlanmalı
6. Toplu taşıma araçlarının sayısı arttırılmalı.
7. Toplu taşıma araçlarının şoför ve muavinlerine kurallara uymaları ve daha nazik olmalarıyla ilgili gerekli eğitim verilmeli.
8. Toplu taşıma araçlarının gerek dış gerekse de iç temizliği denetlenmeli.
Tüm yukarıda saydıklarım ve şimdi aklıma gelmeyip daha eklenebilecek başka konularda artık belediye, trafik, şoförler ve otomobilciler derneği, bilmem ne odası adı neyse artık üstüne düşeni bir an evvel yapmalıdır.
Aksi halde bizden ne köy olur ne de kasaba.
Umuyorum ki 30 Ocak Cumartesi günü sabah saatlerinde Yılmazlar Center’ın karşısındaki durakta yaşanan kazanın mağduru yaralı arkadaşımın ifadesini almayı unutmaz trafik ekipleri.
Şayet unutur da yaralının ifadesini ve şikâyetini almaz ise o zaman bu ve benzer kazaların ardı arkası gelmez.
Minibüsler yolcuyu yol ortasında indirmeye devam eder kendini bilmez serseriler de minibüslerden inen yolcuları ezmeye devam eder.
Bunun sorumlusu da trafik ekipleri olur.
Allah’a emanet yaşamaya devam..
Bakın Gültepe Köprülü Kavşağa doğru giden yola iki yolun ortasına ki biri çevre yolu döşenen kaldırımdan hangi anne baba çocuklarıyla yürümeye cesaret edebilir.
Haber de yapsanız gözlerine gözlerine de soksanız boş, kimin umurunda
Dedim ya Allah’a emanet yaşıyoruz.