Kendi kendini asimile etmek

Kendi kendini asimile etmek
01-07-2024

Asimilasyon, bir topluluk ile birlikte yaşayan başka bir topluluğun dil, din ve kültür gibi kimlik unsurlarını değiştirip kendine benzetmesi şeklindeki etki ve baskı şeklidir.

Asimilasyonun en etkili olanı ise toplumdaki halklar, azınlıklar ve kültürlerin çoğunluğa benzemesi için devletin sistematik hale getirdiği  politikalara ve baskıya maruz bırakılmasıdır.

Devletlerin asimilasyonu nedeni ile dünyada birçok azınlık, kültür ve halk, potada eritilerek yok edildi.

Asimlasyona uğrama noktasında bir halk örnek verilecek olursa o da Kürt halkı olur.

Sadece Türkiye'de değil Kürtlerin yaşadığı tüm coğrafyalarda Kürtler yıllardır asimilasyona uğruyor.

Asimilasyona en çok uğramış, baskı görmüş, yok edilmeye çalışılmış halklardan biri olan Kürtler her türlü baskıları yaşadı, dilleri, şarkıları,  hatta kendi aralarında şarkı söylemeleri bile yasaklandı.

Kürtler sadece başka güç ve aktörler tarafından asimile edilmedi, kendi kendilerini de asimile etti.

Dilleri yasaklanan ve eğitim hakları ellerinden alınan Kürtler gittikçe kültürlerinden ve kimliklerinden uzaklaşmaktadır.

Gelinen noktada bazı Kürtler asimile olduğunu fark edemeyecek noktaya varmıştır.

Bu çok tehlikeli bir durum.

Asimilasyon, kendini kişiliksizleştirme, başkasından düşük ve küçük görmedir.

Başkasının baskısıyla kendi kendini asimle etme yöntemiyle;

Kimliğini,

Dilini,

İnancını,

Kültürünü,

Ahlaki duruşunu değiştirmek inkardır.

Bir insan benliğini yitiriyorsa kişiliğini de yitirir.

Bir insan önce ecdadını, nereden geldiğini ve kim olduğunu bilmelidir.

Belki dünyada çok ender görülen uygulamalarla karşı karşıya kaldı Kürtler.

Dili, kimliği, inanç ve kültürel değerleri yasaklayıp inkar etmek,  yerinden yurdundan edip zorla göç ettirmek kolay değildir.

Buna karşı varlığını, dilini, inancını korumak elbette kolay değildir.

Geçmişe oranla asimilasyonun en acımasız yöntemi olan baskı, inkâr, köy boşaltmaları sistematik olarak yapılmıyorsa da halen Kürtler kimliklerini koruma noktasında gerekli güvencelere sahip değiller.

Farkında olarak ya da farkında olmadan Kürtler asimile olmaya devam ediyor.

İşin en acısı ise Kürtlerin kendi kendilerini asimile etmesidir.

Aile içerisinde, sokakta, telefon yazışmalarında dahi Kürtçe dilini tercih etmiyorlar.

Anadilin sahiplenilmesi, korunması ve geliştirilmesi konusundaki çağrılar ise karşılık bulmuyor.

Anadil konusunda hassas olanlar bile asimile olduklarının farkında değil.

Tabi millet olmak, bir dilden ibaret değildir.

Yaşam biçimi, inanış, gelenekler, görenekler ve bayramlar; millet olmanın en önemli unsurlarıdır.

Çağımızın belalardan biri olan modernleşme ve özenti, değerlerimizin birer birer yok olmasına neden oluyor.

Kendi kendini asimile eden Kürtler, değerlerden ve kimliklerinden uzaklaşıyor.

Bir halk, değerleri, inanışları ve dili ile vardır.

Bunlar mevcut değilse, senin kendini kim ve ne sanmanın bir önemi yoktur.

Yaşam biçimleri ve inançları ile özdeşleşmeyen ideolojik yaklaşımlardan dolayı Kürtlerin değerleri zarar gördü. 

Kültürel yozlaşmaya yol açan felsefik ve ideolojik yaklaşımlar ile değişimi dayatan özgürlükler; Kürtlerin değerlerini birer birer yok etti.

Şimdi, kendi kendini asimile etmenin ne ve ne kadar zararlı olduğunu anladınız mı?

SİZİN DÜŞÜNCELERİNİZ?