- 09-01-2025 00:00
- 08-01-2025 17:37
- 472
Allah kadın ve erkeği farklı fıtratlar üzerinde yaratmıştır.
Doğru evlilik nasıl olmalı, sorusu birçok kültür ve toplumda en çok tartışılan ve merak edilen konular arasındadır.
Psikoloji bilimi, kadın ve erkeği birbirinin zıddı ve rakibi olarak değil, birbirlerini tamamlayıcı varlıklar olarak görüp değerlendirmiştir.
Sosyolojide ise bir toplumun sağlam temeller üzerinde inşa edilmesinin yine güçlü aileler ile mümkün olduğu belirtilmiştir.
Hem insan ırkının devamlılığını hem güçlü toplumların oluşması için sağlam evliliklerin yapılması öncelikli kıstaslardan biridir.
Geçmişten günümüze evlilik çeşitlileri farklılık göstermiştir.
Sadece Türkiye’de 33 evlilik türü vardır.
Yaygın görülen evlilik çeşitleri arasında görücü usulü ile evlenme, kız kaçırarak evlenme, beşik kertme yolu ile evlenme, berdel evlilik, çok eşli evlilik vb. sıralanır.
Evlilik türünüz hangisi olursa olsun, önemli olan bu evliliği nasıl sürdürdüğünüzdür.
Bu birlikteliğinizde umduğunuzu bulabildiniz mi?
Hayallerinizdeki anları yaşıyor musunuz?
Ve en önemlisi mutlu musunuz?
Yoksa keşkeler ile dolu bir ömür mü geçiriyorsunuz?
Hüsrana uğramamak için evlilik kararı vermeden önce ilk yapmanız gereken şey, kriterlerinizi iyi belirlemektir.
Bu kriterler çok önemlidir.
Gerçekten ne istediğinizi iyi belirlemeniz gerekiyor.
Kriterler yöreden töreye, kültürden kültüre ve kişiden kişiye değişiklik gösterse de asıl ulaşılmak istenen şey, evlilikte gerçek mutluluğu, hazzı ve huzuru bulmaktır.
Evlilik kararı öyle bir karardır ki hayatınızın geri kalan yıllarını ve yaşam şeklinizi kökten değiştirecek bir inkılâp niteliğindedir.
Hz. Peygamber (s.a.s) insanların eş seçiminde genellikle zenginlik, güzellik, soyluluk (asalet), dindarlık gibi özelliklere bağlı tercihlerde bulunduklarını ifade ettikten sonra “sen dini değerlere bağlı, ahlakı güzel olanı seç ki tercihin sana bereket ve hayır getirsin” diye buyurmuştur.
Kıymetli okurum;
Her birimiz farklı karakterleriz ve farklı beklentilerle evleniriz.
Bu yüzden evliliklerde ‘doğru evlilik ve doğru kişi kesin olarak budur’ demek imkansızdır.
Her birimizin dünya görüşü, yaşam tarzı, eğlenebildiği alanlar, dinlenebildiği alanlar, hatta olaylara verdiğimiz tepkiler dahi farklıdır.
Durum böyle iken öncelikle yapmanız gereken ilk iş, kendinizi gerçekten iyi tanımak ve ne istediğinizi bu minvalde belirledikten sonra evlenmeye karar vermektir.
Diyebilirsiniz ki kendini tanımak ne demek?
İnsan kendini tanımaz mı?
İnanın birçoğumuz gerçek anlamda tam olarak kendini tanımıyor ve ne istediğini bilmiyor.
Size ‘kendinizi tanımlamak için birkaç cümle yazın’ diye sorulsa, bunu yazmakta zorlanmanız dahi mümkündür.
İşe bu yüzden önce kendinizi iyi tanımlamalısınız.
Sonra da‘eşime ne vaat edebilirim ve ondan beklentim nedir’ gibi sorular sorarak adım adım bu kararı vermelisiniz.
Bir birliktelikten ne alacağımız kadar, ne vereceğimiz de önemlidir.
Hayat denge üzerinde kuruludur ve bu alma/verme dengesi evliliklerde daha büyük önem taşır. Olayların duygusal boyutunu şimdilik bir kenara bırakıyorum.
Bu konuya başka bir yazımda ayrıntılı olarak değineceğim.
Öncelik, kişinin evlilik kararı verdiğinde kendini iyi tanıması, ‘ben buyum’ demesidir.
Sonra da ‘eşimin hayatına ne katabilirim’ yani vaatlerinizi ve beklentilerinizi belirlemenizdir.
Şimdi al eline kalemi ve kâğıdı, yazmaya başla…
Sen kimsin?
Nelerden hoşlanırsın?
Seni mutlu eden ya da öfkelendiren durumlar nelerdir?
Tahammül seviyen nasıldır?
Zamanını, mutluluğunu, hayallerini, en önemlisi paranı (kadın veya erkek fark etmez evliliklerde gelir/gider paylaşımı ne yazık ciddi sorunlar doğurabiliyor) biriyle paylaşmaya hazır mısın?
Bu soruları kendine sor.
Evet, hazırım diyorsan, şimdi de evlilikten beklentin nedir?
Ve bu birliktelikte senin katkın ne olacak?
Bunları yaz.
Tüm bunlardan sonra kendinden eminsen evlenebilirsin.
Yoksa sırf evli olmak için ne kendinin ne de başkasının hayatını mahvetme!