- 08-03-2022 08:15
- 08-03-2022 11:53
- 3942
Bu gidiş nereye? İnsanlık nereye gidiyor? Rusya Yağ Gemisini durdurmuş hikâyesi ile başlayan barbarlık, marketlerde ayçiçeği yağına saldırı ile devam etti.
İnsanlar bu kadar mı aç? Bu kadar mı doyumsuz? İkişer, üçer, dörder alabilen, alabildiği kadar almaya çalışınca izdiham oluşturuyor.
Ayçiçeği almak için itiş, kakış ve birbirine saldırı görüntülerini izleyince insan, insanlığından utanıyor.
Fazla fazla alınan ayçiçeği tenekelerinde diğer insanların hakkı yok mu zannediyorsunuz? Su, Elektrik, Doğalgaz hâsılı her şey amme kaynakları olup israf edilmesi haramdır.
O yüzden ortak kaynaklarda herkesin hakkı vardır. İnsanın ihtiyacından fazlasını alması uygun olmayıp, alamayanın hakkı çiğnenir.
Hz.Ebubekir döneminde yaşanan Yermuk muhaberesinde yaralanan üç sahabenin yaralı iken sırayla su diye inlemesi karşısında orada bulunan Hz. Huzeyfe ilk seslenene su götürür.
İlk seslenene su içirilmeye çalışılırken, ikinci bir yaralı sahabe su diye inler. İlk isteyen su içmeden ikinci isteyene su içirilmesini ister.
Su ikinci isteyene götürülür. İkinci yaralı sahabe su içecek iken üçüncü yaralı sahabe su ister. İkinci yaralı sahabe suyun üçüncü su isteyene götürülmesini ister.
Su üçüncü isteyene götürülür. Ama su içilemeden üçüncü sahabeye götürülürken üçüncü sahabe şehit düşer. Ardından ikinci ve birinci su isteyen yaralı sahabeler şehit düşer.
Böylelikle üç yaralı sahabede su içemeden şehit olur. O gün yaşananlar ile bugün yaşananlar arasında ne kadar da tezat vardır.
Asrı Saadet dönemindeki huzur, mutluluk ve inanç ile bugünkü huzursuzluk, açgözlülük, mutsuzluk, tatminsizlik aramızda ne kadar fark olduğunu göstermektedir.
Diğer taraftan internet sitelerinde ayçiçeği yağı taksitle satışa çıkarıldı. Üstelik 470 lira civarında olan 18 litrelik yağ 1100 liraya çıkarıldı.
Birkaç günde yağ fiyatının iki katından fazla artması ne ile izah edilebilir? Piyasayı denetleyen yok mu? Bu gidiş nereye?
Savaşta olsak bu kadar artmaz diyeceğin kadar piyasadaki mallar artmış ve artmaya devam etmektedir.
Yakıt fiyatları sanki rüyadaymışız gibi artmış ve artmaya devam etmektedir. Yıllık artış oranı günlük hale gelmiş.
Halen insanlar yakıta hücum etmektedirler. Halen insanlar yakıt kuyrukları oluşturmaktadırlar. Halen insanlar har vurup harman savurmaktadırlar.
Piyasada isteyen istediği zammı yapmaktadır. Yakıt tırmandıkça tırmanıyor. Buna bağlı olarak zammı yapan da istediği şekilde yapıyor.
Ne bir kontrol, ne bir denetim var. Tüketici kendi kaderine terk edilmiş durumdadır. Ekmek fiyatı yeni artmış iken tekrar arttı.
Süt fiyatı yeni artmış iken tekrar arttı. Sebze ve meyve alınmıyor. Et fiyatı durdurulamıyor. Ulaşım arttıkça artıyor.
Orta kesim yoksulluk sınırının altına düştü. Yakında açlık sınırının altına da düşecek. Kısacası mutlu azınlık dışında herkes açlık sınırının altına düşecek.
Arabamız var kullanamıyoruz, kombimiz var yakamıyoruz, elektriğimiz var kullanamıyoruz. Tenceremiz var istediğimiz şekilde kaynatamıyoruz.
Okumaya bile cesaretimiz kalmadı. Kitap fiyatları almış başını gidiyor. Herkes elindeki malzemeyi istediği şekilde artırıyor, fırsatı kullanıyor.
Zincir marketler stokçuluk yapıyor diyorlar. Oysaki sadece zincir marketler değil yerel marketler de stokçuluk yapıyor, fırsat kolluyor.
Fırsatçılık yapanlar, stokçuluk yapanlar ne kadar suçlu ise onları kontrol etmeyen piyasayı denetlemeyenler de en az o kadar suçludur.
Piyasayı bu hale getirenler kıyameti yaklaştırmaktadırlar. Kıyameti yaklaştırmaları kendi aleyhlerine olacak.