KOÇ BURCU PSİKOLOJİK SÜRECİ

 

 

Öncelikle belirtmem gerekir ki sizinle paylaşacağım burçların pisikolojik özellikleri güneş burcu dikkate alınarak hazırlanmıştır, elbette önce ki yazılarımda belirttiğim gibi güneş burcundan ibaret değiliz doğduğumuz andaki kozmik enerjiler farklı burçlardaki gezegen yerleşimleri ile doğum haritamızı harmanlanmaktadır, burada bize yaşam enejisi veren güneşin daha baskın bir rol üstlendiğini belirtmek isterim. Bu başlık çeşitli astroloji kaynaklarından derlemeler yapılarak sizlere sunulacaktır. Keyifli okumalar dilerim.

KOÇ BURCU
21 MART - 19 NİSAN
ÖNCÜ, ATEŞ

‘Var olmak – Koç’un hedefi budur.

Koç dünyaya savaşçılık, canlılık ve hayatta kalma güdüsü ile silahlanmış olarak gelir. Her türlü yıldırmaya, pürüze ve kuşkuya rağmen istek ve iradenin üstün gelebilmesi yeteneğini temsil eder.
Dürüstlük, didişmecilik, heveslilik, bağımsızlık ve cesaret Koç’un kaynaklarıdır. Boş teorilere kafa yormayan, gereksiz duygusal inceliklerle vakit harcamayan, dışa dönük bir idealisttir.
Gelişimsel hedefleri; yaratmak, yenilikler ortaya koymak, ilerlemeyi, öncülük etmeyi sağlayacak değişimi üretmektir. Stratejisi hemen eyleme geçmektir. Koç tecrübesi yaşayan kişinin sürekli hissettiği “şu an” düşüncesidir. Geçmişe dair bir kaygı taşımaz. Geleceğin neler getireceği ile ilgilenmez, çünkü gelecek henüz yoktur. Ürettiği çok sayıda düşünceyi uygulamakta gösterdiği isteklilik Koç’un sabırsızlığını ortaya çıkartır. Bu sabırsızlık Koç’un gölgesini oluşturur. Hevesini kaybettiği anda yeni bir projeye yönelir. Ancak ateş ettikten sonra nişan alma eğilimi nedeniyle girişimlerini ve projelerini sonuçlandırma olasılığı düşük olur. Kaynağı olan cesaret ve mücadeleyi yaşamdaki amacını gerçekleştirmek için kullanamazsa ateşliliğini ilgisiz bir hedefe yöneltip işe yaramaz hale gelebilir.
Öğrenmesi gereken; doyum için sabretmek, hiçbir çıkar gözetmeden yaratmak ve gelişimine yardımcı gerilimlerden kaçmamaktır.’1

ATEŞ :  Spiritüel eğilimli - Çabuk uyarılan - Enerjik - Dinamik - Aktif - Yaratıcı - Kendini bilen. Ateş elementi kişiyi yaşamında kendisinden başkasının yönetmesine izin vermemeye yönlendirir. Daha çok kişi kendi kendisinin yöneticisi ve öncüsüdür. Koç Burcunda bu davranış biçimi kişinin kararlılığını, kendisine güvenini, aktif olma yani faal olma dürtüsünü ve riske atılma isteğini yoğunlaştırır. Bununla birlikte çevresini genişletmeye yönelik davranışlar gösterir. Ateş grubunun yoğunluğu kişide initcılık ve buna bağlı agresif tutumların ortaya çıkmasına sebep olur. Ayrıca yaratıcılığın iyi kullanılmasını, sert davranışlarda (erkeksi) bulunma isteğini de göstermektedir. Bu özellikler kişinin haritasında bu burçların düştüğü evlerde daha yoğunlukta ortaya çıkarlar.

ÖNCÜ : Aktif - Yaratıcı - Teşebbüs etmeyi seven - Verimli. Öncü grubundaki yoğunluk kişinin karakterinde belirli, daha doğrusu kendisinin seçtiği konularda önde olma ve bilgili olma isteğini göstermektedir. Buradaki yoğunluk kişinin bulunduğu çevreye etki etmesini gelişen olalayların içinde aktif olmasının işaretidir. Gerçekçilik ve mantığın her türlü ilişkileri ve çevrede iyi kullanımını da simgeler. Ayrıca bir şeyler yapabilme, aktif ve faal olma dürtüsünün yoğunluğunu da göstermektedir.

‘NEGATİF YANI: Sonuçta öznel varlığını oluşturma ve koruma çabasının bir sonucu olan sübjektifliği, yaşama karşı nesnel bir bakışa dönüşmez ise onun başının en büyük belası olur. Koçun paradoksu budur. Kendi var edebilmesinin ve “Ben de bu yaşamda varım” olgusunu çevresine dayatabilmesinin ana kaynağı olan sübjektif algısı, onun olaylara ve yaşama sürekli kendi gözünden bakmasının da kaynağıdır. Subjektif algı öyle bir algıdır ki, insan, diğer insanların farklı düşünebileceğini, farklı hissedebileceğini, farklı yollardan yürümek isteyebileceğini bir türlü anlayamaz. Herkesin kendi gibi olduğunu ve herkesin kendisi ile rekabet içinde “ben de varım” savaşı yürüttüğünü zanneder. Subjektif algının başka bir gerçeklik boyutuna ulaşması zordur. Sonuçta idealizmini ve cesaretini kaybeder,  ruhun gerçek amacını unutur.  Cesaret korkuya, iyimserliği kötümserliğe, varoluşunun çocuksu bencilliği kendini dayatmaya, varoluş savaşı aktif veya pasif saldırganlığa ve öfkeye, idealizmi ise amaçsızlığa dönüşür. Yolunu kaybeder. Artık ardından gelen kimse yoktur. Geriye sürekli ortalıkta dolaşan, bencil, gürültücü ve duyarsız kişi kalır.

KENDİNİ GERÇEKLEŞTİRME YOLU  : Kendini gerçekleştirmek için sübjektif algısını terbiye etmek zorundadır. John Barth’ın da dediği gibi “Herkes kaçınılmaz olarak, kendi hayat hikayesi nin kahramanıdır” Koç insanının, yaşamın diğer unsurlarının da olduğunu fark edip algısını nesnelleştirmesi,  kendi dışındaki insanların kendilerinin ifade ediş şekillerinin her zaman onun için bir tehdit oluşturmadığını kavraması,  varoluşun tüm biçimlerine saygı duyup, onlarla korkmadan uzlaşması gerekir. Duyarlılığını arttırması ve farklılığın onun için her zaman bir tehdit anlamına gelmediğini kavraması, kendini yaşamın içinde savaş ve dayatma temelinde değil, ancak uzlaşma ve denge arayışı ile sağlıklı ifade edebileceğini anlaması gerekir. Bunun için bilinçli farkındalık, sabır, empati ve yaşamın diğer unsurlarına karşı saygı ve nezaket geliştirmeyi öğrenmelidir.  Yaşam da, mutlaka kendilerini ortaya koyacak bir amaç, bir ideal bulmalı ve kendilerini bu yolla değerli hissetmelidirler.

Amaca ulaşmak için kullanılan araçların en az hedefler kadar değerli olduğunu, süreçlerin de sonuçlar kadar kıymetli olduğunu, ne yaptığının yanı sıra nasıl yaptığı konusunda bir farkındalık ve strateji geliştirmesi gerektiğini öğrenmelidir. Ancak bu şekil de amaca giden yolda maddi değerlerini sağduyu ile yönetip, özlem duyduğu saygınlığı kazanabilir.
Zaten,  evrenin büyük planı içerisinde her şey olması gereken zaman da ve olması gereken şekilde olacaktır. Koçlar sabırla beklemeyi,  uğruna savaştığı her şeyin, harcanan enerjiye değip değmeyeceğini hesap etmeyi öğrenmelidir .’2
Kaynaklar:Astroloji dergisi Aysem Aksoy ,Psikolojik astroloji :Nalan yıldırı

 

SİZİN DÜŞÜNCELERİNİZ