KURBAN ALLAH’A ADANIŞTIR

 

Alemlerin RABBİ ALLAH(c.c.) Hayat kitabı Kur’an-ı kerimin Hac suresinin 34. ayetinde Kurbanın farz olduğu bildirmiştir. Bu yıl kurban bayramı 31 temmuz Cuma  günü dür. Maddi gücü yeten her mümine kurban  ibadeti  farzdır.  Yaklaşmak anlamına gelen Kurban ibadeti Hz. Ademin  oğullarının ardından Hz.İbrahim ile ilgili kurban Kur’an-da yer almaktadır. Kurbanın sen bolü Hz.İsmail ‘dir. Hz. İbrahim  oğlu İsmail’e ’’Yavrucuğum, rüyamda seni kurban ettiğimi gördüm. Bir düşün ne dersin.’’diyor. O güzel dilde işte ALLAH’A teslimiyet.’’ Babacığım emredildiğin şeyi yap. ALLAH’IN dilemesiyle beni sabredenlerden bulacaksın.’’(Saffat suresi;102.ayet). Ahde vefa erdemiyle anılan Hz. İsmail  Kur’an-da övülmüştür. ‘’Kitap da  İsmail’i de an. Şüphesiz O, sözünde duran bir kimseydi. Bir Resul, bir Nebi idi. Ailesine namaz ve zekatı  emrederdi.  RABBİNİN katında hoşnutluğa ulaşmıştı.’’(Meryem suresi;54-55.ayet) Hz.İsmail; ALLAH’IN verdiği nimetlerin kadrini bilerek, ruhunu güzelliklerle bezemeye ve RABBİNİN buyruklarına mutlak teslimiyet, kulluk görevini yerine getirmeye çalışmış, böylelikle ALLAH’IN rızasını kazanmıştır. Hz. İsmail’in kurban edilmek üzere başını uzatması, başta ALLAH’A sonrada babasına itaat etmesi, Müslüman gençlere iman ve itaat, teslimiyetin mükemmel örneğidir. En büyük ibadet;  müminin kulluk bilinciyle ALLAH’A teslim olmasıdır.
Kurban semboldür:  ALLAH’A  giden yoldur. ‘’ Evet, her kim ALLAH’IN Şiarlarına,( onun dininin sen bolleri olan Kurban, namaz, hac, zekat  gibi ilahi emirlerine yürekten) saygı gösterirse, hiç kuşkusuz bu, kalplerdeki derin bilinç ve duyarlılıktan kaynaklanmaktadır.’’(Hac suresi;32.ayet ‘’ Biz her ümmete, kurban kesmeyi (bir ibadet olarak) belirledik ki, ALLAH’IN kendilerine bahşetmiş olduğu evcil hayvanları (kurban ederken, onların)  üzerine O’nun adını ansınlar. Çünkü hepinizin ilahı (eşi ve ortağı olmayan) tek bir İlahtır. Öğleyse yalnız O’na boyun eğin! (Ey Resul!  ALLAH’A  yürekten boyun eğen o) alçak gönüllü insanları! Dünya ve ahiret nimetiyle müjdele!’’(Hac suresi;34.ayet).’’(onlar) ALLAH’IN adı anıldığında yürekleri titreyen, (ALLAH(c.c.) yolunda ortaya koydukları mücadelede) başlarına gelebilecek her şeye sabırla göğüs geren, namazı dost doğru kılan ve kendilerine verdiğimiz nimetlerden ( bir kısmını ALLAH(c.c.) yolunda yoksullara) harcayan kimselerdir. ’’(Hac suresi;35.ayet.) 
Hayvanların kurban edilmesine gelince: ‘’Bu kurbanlık hayvanları, size (kulluk bilinci ve fedakarlık duygusu kazandırarak, malın ve canın ALLAH’A ait olduğunu anlatan) ilahi sembollerden biri yaptık ki, bunda sizin için nice yararlar vardır. O halde (bu kurbanlık hayvanlar) sıra sıra dizildiğinde onları boğazlarken (Bismillahi ALLAH’U Ekber! Diyerek) ALLAH’IN adını anın; yan üstüne devrilip can verdiklerinde de onların etinden hem  kendiniz  yiyin, hem de gerek başkalarına el açmaktan çekinen, gerekse istemek zorunda kalan yoksullara yedirin. İşte böylece kurbanlıkları sizin yararına sunuyoruz ki,(onları emrettiğimiz amaçlar doğrultusunda kullanarak bize) şükredesiniz.’’(Hac suresi;36.ayet). Sakın bu ibadetleri, gerçek amacından uzaklaştırarak birer gösteriş malzemesi haline getirmeyin. Unutmayın ki; ‘’ Bu kestiğiniz hayvanların etleri de, kanları da   ALLAH’A  ulaşmaz. Fakat asıl ona ulaşan, sizin (iyi bir kul olabilmek için gösterdiğiniz samimi gayretleriniz, yani) Takvanızdır. İşte böylece ALLAH(c.c.) bu hayvanları size boyun eğdirdi ki, sizi doğru yola ilettiği için (RABBİNİZİ saygıyla anıp yüceleceksiniz, özellikle kurban günlerinde tekbir getirerek) O’nun (sınırsız kudret ve) Yüceliğini (hem kendinize, hem de tüm insanlığa) ilan edesiniz.(o halde) iyilik edenleri müjdele! ‘’(Hac suresi;37.ayet.) ALLAH’IN verdiği nimetlerin şükrünü yerine getirmek için Kevser suresinin buyruğunu yerine getirelim.’’ Gerçekten biz sana,(dünyada her türlü iyiliğin, güzelliğin ve bereketin ; ahirette ise ebedi cennet nimetlerinin kaynağı olan bu Kur’an-ı vahyetmekle, insan oğlunun sahip olabileceği en büyük nimeti,) Kevseri verdik.’’(kevser suresi;1.ayet)’’ Öyleyse,(sana bu nimeti bahşeden RABBİNE hakkıyla şükretmek için, kulluk ve itaatin ruhi ve bedeni ifadesi olmak üzere ve sadece O’nun huzurunda secdeye kapanarak) RABBİN için namaz kıl. Ve(malını, canını aile efradını ve tüm varlığını O’nun uğrunda feda etmeye hazır olduğunun göstergesi olarak, yalnız O’nun adına) Kurban kes! (eğer bunu başarabilirsen sana müjdeler olsun)’’(Kevser suresi;2.ayet)
Mümin kurbana Kur’an-ı kerimin ışığında baktığında, mana ve maksadını daha iyi anlar. Kurbanın ALLAH’A adanış olduğu bilincine ulaşır. ‘’ Sevdiğiniz şeylerden infak edinceye kadar asla iyiliğe erişemezsiniz. Her ne infak ederseniz,   şüphesiz  ALLAH(c.c.) onu bilir.’’(Al-i imran suresi;92.ayet.) Gerçek iyiliğe, fazilete kendi görüş ve düşüncelerimizle, ibadetleri yapar gibi görünmekle ulaşılamaz. Her hangi bir dünyevi şeyi ALLAH’TAN daha çok seven kişi için fazilet kapısı kapalıdır. ALLAH(c.c.) aşkı için sevdiği şeyleri feda etmeye hazır olmayan bir kimse iyiliğe ulaşamaz. Bu sevgi ruhu olmaksızın yapılan ibadetler kişinin kendisini aldatmasıdır. ALLAH’I aldatması  imkansızdır. RABBİM cümlemizi: kurban ibadetini ALLAH’A adanış olarak  anlayarak , yapmayı nasip etsin. İnşallah. Selam ve dua ile.

SİZİN DÜŞÜNCELERİNİZ