Lider, aydın kişilik; toplumu yani kitleleri etkileyen, (kitlelerden etkilenen değil), olumlu düşünüp, düşündürebilen, realist bir ibreyle; gidilmesi gereken hedeflere katkıda bulunan ve pusula, projektör misyonu üstlenen hatta norm olarak üstün yani “dahi” kişiliğe sahip güçlü bir birey olarak algılanan diyebilirim. Yoksa yanılıyor muyum?
Bir zamanlar seçim öncesi MHP'nin Bursa mitinginde “vur de vuralım, öl de ölelim” sloganı MHP'ye hiç de yakışmamıştı. Hele kitleyi etkilemesi, rehabilite rolü üstlenmesi gereken Devlet Bahçeli'ye hiç mi hiç yakışmadı. Sanırım şimdilerde yolcu. Kongrede gideceğe benziyor büyük bir aksilik olmazsa.
Zaman vurmanın, an ölmenin, öldürmenin anı ve zamanı olmamalıydı. Niçin öleceksin? Kimin için öldüreceksin? Milli duygular, ülkeye sevdalı olmak, öldürmek ve ölmekse gazanız mübarek olsun mu diyeceğiz.
Sevgili bozkurtlar, ölecek olan ile öldürülecek kitleyi ayırt etmeye çalışıyorum, bir türlü kalemim, vicdanım, almış olduğum eğitimim, özellikle inançlarım bu ayrımcılığa asla izin vermiyor. Çünkü bizler kardeşiz. Kardeş olarak da kalmalıyız.
Osmanlı İmparatorluğunu örnek alsalardı atalarına sadık kalsalardı böyle düşünmezlerdi. Partileri de bu hale gelmezdi. Herkes hatalarından uygarca ders almasını bilmeli.
Ben Kürt kökenli bir yazarım. Onlarca MHP'li, Solcu, Gayrimüslim dostlarım var. Hiç birini, diğerinden üstün tutmadım, tutmam da. Hepsini seviyorum.
Niçin insanları seviyorum biliyor musunuz?
Bir- ''Eşrefi Mahluk'', ''Yaradılmışların en şereflisi, en kıymetlisi'' oldukları için seviyorum.
İki- Gerçek demokrasi hayranı ve özlemi içinde olduğum için seviyorum.
Üç- ''The Creator'' (yaradılış), biz insanların marifeti, yetkisi, becerisi dâhilinde olmadığı için ''To kill human'', ''insanı öldürmek'' de asla bize ait olmamalı, savaşlar da dahil olmak üzere.
Dört- En önemli faktör Allah'ı (c.c) sevdiğim için eserleri olan insanı da seviyorum. Eser'den müessir'e gidilmesi gerekmez mi?
Kaldi ki barış, huzur, birliktelik, yalnız ve yalnız AKP'nin tek başına görevi mi?
Doğacak olan Güneş'ten, gelecek olan bahar'dan sadece AKP mi? Yararlanacak, kar edecek. Bana kalsa Türkiye'nin huzuru yetmiyor narsist kişiliğime.
İnanın tüm Dünya huzur bulsun, barış içinde yaşasın, hayvanlara bitkilere kadar, doğaya kuşlara, ağaçlara, denizlere varıncaya değin her şey olması gerektiği gibi olsun. Pozitif olsun. Bu benim en önemli düşünce tarzım, pembe hayallerim ve özlemlerimdir.
Mevlana Hz. “merhamette güneş gibi ol” deyişi,
Yunus Emre'nin “Yaradılanı sev, yaradandan ötürü” fikri, yorum götürür mü? Gün gibi aşikâr, ap-açık değil mi?
Bir birey oy kullanan bir vatandaş olarak meclise girmiş olsun girmemiş olsun tüm parti Lider'lerinden beklentim ve dileğim o ki; huzur için, kardeşlik için, barış için ve yaşamakta olduğumuz ülkemiz başta olmak üzere bu gezegenimizin yararına düşünmek, onu yüceltmek, korumak, daha güzel yaşanır hale getirmek için çalışmalıyız.
Sayıları milyonları bulan, bu seçmen denilen vatandaş sizlere oy verdi. Adam öldürme, ölme, kırma, ülkeyi kan gölüne çevirme yetkisi vermedi diye hatırlatırım.
Kalın saygı ve sevgiyle huzurlu, mutlu barış içinde siz saygın Sonsöz Gazetesi okurlarımız.